Batı Trakya'da Azınlık Okullarının Kapatılması

Batı Trakya'da, öğrenci sayısının yetersiz olması nedeniyle kapatılan azınlık okullarında görev yapan Selanik Özel Pedagoji Akademisi (SÖPA) mezunu öğretmenler, dersleri boykot etti ve Eğitim Müdürlüğü önünde protesto gösterisi düzenledi.

Gümülcine, İskeçe ve Evros illerindeki SÖPA derneklerinin ortak kararıyla gerçekleştirilen eylemde, azınlık mensubu öğretmenler öğlen saatlerinde son iki derse girmeyerek Gümülcine'deki Bölge Eğitim Müdürlüğü binası önünde toplandı. Eyleme, Dostluk Eşitlik ve Barış Partisi (DEB), bölgedeki diğer öğretmen denekleri ile memur ve işçiler de destek verdi.

Azınlık okullarının kapatılmasını protesto eden ve bu yönde pankartlar açan öğretmenler, Bölge Eğitim Müdürü Panayotis Keramaris'in makamına giderek kapatılan okulların yeniden açılması yönündeki taleplerini içeren bildiriyi kendisine verdi.

Rodop ili SÖPA Başkanı Salih Ahmet, öğretmenlerin eylemiyle ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, öğrenci sayısının yetersiz olması gerekçesiyle 2010'da başlatılan okul kapatma uygulamasına başından beri karşı olduğunu belirterek "Bu uygulama eğitim alanında karşılaştığımız sorunlara çare değil" dedi.

Azınlık mensubu öğretmen derneklerinin bu konuda ilgili bakanlığı ve yerel makamları defalarca uyardığını ancak olumlu yanıt alamadıklarını ifade eden Ahmet, "Söz konusu uygulama daha ilk başladığında azınlık okullarının kapatılmasının doğru bir karar olmadığı konusunda bölge amirliğini uyarmıştık. Azınlık okullarının ayrı bir statüye sahip olduğunu hatırlattık. Ancak maalesef bizim bu uyarılarımız dikkate alınmadı. Bugün bu kararı protesto etmek için dersleri boykot ederek burada toplandık" diye konuştu.

Ahmet, Türk öğretmenlerin eylemine, bölgedeki Yunan öğretmenler derneği ve memur sendikalarının da destek verdiğini vurgulayarak "Biz gerek azınlık okulu gerek devlet okullarının hiçbirinin kapanmasını istemiyoruz. Kapatılan okulların bir an önce açılmasını talep ediyoruz. Okulların kapatılmasının azınlık eğitimindeki sorunlara çözüm olmadığını düşünüyoruz. Taleplerimizin kabul edilmemesi durumunda eylemlerimiz devam edecek" ifadesini kullandı.

Eyleme destek veren Rodop ili Devlet İlkokulları Öğretmenleri Derneği Başkanı Panayota Venetepulu, hükümetin, yerel toplumun görüşlerini almadan tek yanlı kapatma yoluna gittiğini belirterek sadece bölgede değil tüm ülkedeki okulların kapatılmasına karşı olduğunu söyledi.

Venetepulu, hükümetin böyle bir uygulamaya hakkı bulunmadığını ifade ederek "Yönetim, okulların ait olduğu yerel toplumun görüşlerini almadan okulları kapatıyor. Tüm bu kurumların onayı olmadan okullar kapatılamaz. Çünkü böyle bir uygulama birçok sorunu beraberinde getiriyor. Okulları kapatılan öğrenciler yasal olmayan yollarla başka okullara taşınıyor. Bu öğrencilerin sevk edildiği okullar ise gerekli altyapıya sahip olmadıkları için ciddi sorunlarla karşı karşıya kalıyor" dedi.

Yunanistan Kamu Çalışanları Federasyonu (ADEDY) Rodop Temsilcisi Yorgo Triandafilopulos, okulların sadece ekonomik kriterlerle kapatılmasına karşı olduğunu dile getirdi.

Batı Trakya'nın, ülkenin diğer bölgelerinde olduğundan daha çok eğitime ihtiyacı bulunduğunu belirten Triandafilopulos, "Bölgemizde eğitime büyük ihtiyaç var. Çünkü eğitim her türlü farklılıkların ve takıntıların aşılmasına yardımcı olmaktadır. Bu nedenle bölgemizde, ülkenin herhangi bir yerinde olduğundan daha çok eğitime ihtiyaç bulunmaktadır. Bu alanda herhangi bir kısıtlama yapılmadan önce bölgemize ve yerel topluma olası etkilerin iyi düşünülmesi gerekir. Okulların kapatılmasında eğitime ve özellikle de çocuklara olan etkilerin dikkate alınmamasını kabul etmiyoruz. Bu nedenle öğretmenlerin, okulların kapatılmasına karşı olan mücadelelerini desteklemek için buradayız" ifadelerini kullandı.

DEB Partisi Başkanı Aliçavuş da azınlık eğitiminde son yıllarda üzücü olaylar yaşandığını belirterek son 5 yılda yaklaşık 57 azınlık okulunun kapısına kilit vurulduğunu söyledi.

Türk azınlığın Lozan Antlaşması'na göre eğitim alanında özerklik hakkı bulunduğunu ancak bu gerçeğin Yunan devleti tarafından dikkate alınmadığını vurgulayan Aliçavuş, "Lozan'a göre Türk azınlığın eğitim özerkliği var. Azınlık okullarıyla ilgili karar verecek merci encümen heyetleridir. Lozan bu hakkı bize vermiş. Ancak Yunan devleti bunu görmezden geliyor ve temel sorun burada yatıyor" dedi.

Aliçavuş, azınlık okullarının kapatılmasında öne sürülen gerekçelerin Türk azınlık tarafından kabul edilmediğini belirtti.

Azınlık toplumunun, kendi okullarının giderlerini gerekirse kendisinin karşılayabileceğini ifade eden Aliçavuş, sözlerini şöyle tamamladı:

"Okullar bizimdir ve bizim kalacak. Biz, DEB partisi olarak azınlık okullarına dokundurmamakta kararlıyız. Bu konuda Yunan devletinin öne sürdüğü gerekçeleri Türk azınlığı kabul etmiyor. Ekonomik koşullar uygun değilse öğretmenlerimizin maaşlarını azınlık kendisi karşılamaya hazırdır. Gerekirse okullarımızda görev yapacak öğretmenleri biz kendimiz belirleyerek giderlerini karşılamak istiyoruz. Atılacak adımların bu yönde olması lazım. Okullarımızın kapanmasını istemiyoruz ve bu nedenle öğretmenlerimizin bu eylemini destekliyoruz."