El bileğini zorlayan ve yoran meslek grupları ile sporcularda sıklıkla görülen "karpal tünel sendromu", bilekte bulunan ve parmakların hareketinden sorumlu sinirin sıkışması sonucu ortaya çıkmaktadır. Elde uyuşma ve hakimiyet kaybına yol açabilen hastalık, lokal anestezi altında gerçekleştirilen cerrahiler ile tedavi edilebilmektedir.
Ellerini sürekli kullanan meslek grupları risk altında
Karpal tünel sendromu; elin tüm hareketini sağlayan bileğin doğru şekilde kullanılmaması sonucu, toplumun %2'sini etkileyen bir hastalıktır. Baş, işaret ve orta ve parmakların hareketinden ve duyusundan sorumlu sinirin, bilekte sıkışması sonucu ortaya çıkmaktadır. Karpal tünel sendromu; özellikle ev kadını, marangoz, berber, şoför ve çiftçi gibi meslek grupları ile mouse ve klavye kullanan ofis çalışanları; voleybol, basketbol ve golf türü sporlarla uğraşanlarda sıklıkla görülmektedir.
Hasta elini kullanamaz hale gelebilir
Sendrom, "karpal" adı verilen tünelin çatısını oluşturan yapının kalınlaşmasına neden olur. Uzun süre bilek hareketi yapılması ve bileğin zorlanması da kalınlaşmayı belirginleştirir. Bilekteki kalınlaşma; diyabet, hipotiroidi, beyin tümörü ve gut hastalıkları söz konusu olduğunda da görülür. Karpal tünel sendromu, erkeklere göre kadınlarda 4 kat daha fazla ortaya çıkar ve obezite ile gebelikte oluşma riski artar. Bilekten başlayarak parmaklara kadar yayılan uyuşma, karıncalanma ve sızlamayla belirti veren hastalık; el ve parmaklara uyuşma, elde hakimiyet kaybı ile elin kullanılamaz hale gelmesine sebep olabilir.
Belirtileri boyun fıtığı ile karıştırılmamalı
Karpal tünel sendromunun belirtileri; boyun fıtığı, kireçlenme ve boyunda daralma ya da boyundaki bir tümör oluşumuyla karıştırılabilir. Bu nedenle hastanın şikayetleri ve öyküsü ayrıntılı bir şekilde değerlendirilmelidir. Tanıyı kesinleştirmek için EMG ve MR gibi görüntüleme tekniklerinden yararlanılır. Özellikle EMG, sinir üzerindeki elektrik akımını ölçerek basının hangi bölümde olduğunu göstermesi bakımından önemlidir.
Cerrahi sonrası şikayetler ortadan kalkar
Tedavide öncelikli amaç, sinirin bası altından kurtarılmasıdır. Bu bası avuç içine yapılan 1,5-2 santimetrelik cerrahi müdahale ile ortadan kaldırılmaktadır. Lokal anestezi ile yapılan işlem sonrası hasta aynı gün normal yaşamına geri döner ve elini kullanmaya başlar. Ameliyatın küçük kesi ile gerçekleştirilmesi, hastanın iyileşme süresini kısaltır ve estetik açıdan da vücutta iz kalma riskini önler. Ameliyat sonrası şikayetlerin %97 oranında yok olduğu görülmüştür. Hastalığın cerrahi sonrası tekrarlama riski de yok denecek kadar azdır.
Son Dakika › Güncel › Bilgisayar Kullanırken Eliniz Uyuşuyorsa… - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?