Dha Yurt Bülteni-13

Yavrularıyla gezen köpeği pompalı tüfekle yaraladı

ŞANLIURFA'nın Siverek ilçesinde kimliği henüz belirlenemeyen saldırgan, 3 yavrusuyla dolaşan dişi köpeğe pompalı tüfekle ateş etti. Yaralanan köpek tedaviye alınırken, saldırganın yakalanması için çalışma başlatıldı.

Olay, öğle saatlerinde Hayriye Mahallesi'nde meydana geldi. Türk Telekom Lisesi yanındaki boş arazide 3 yavrusuyla gezen dişi köpeğe, bir saldırgan pompalı tüfekle ateş etti. Köpek vücuduna isabet eden saçmalarla yaralanırken, saldırgan kaçtı. İhbar üzerine olay yerine gelen belediye ekipleri, yaralı köpeği tedavi için barınağa götürdü. Olay yerinde inceleme yapan polis, saldırganın kimliğinin belirlenip, yakalanması için çalışma başlattı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

------------------------------

Yaralı köpek

Görevlilerin köpeği araca koyması

Yavru köpekler

Araca alınan yavru köpekler

Çevrede inceleme yapan polis ekipleri

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Mehmet SEZGİN-ŞANLIURFA-DHA)

==================================

Müteahhitten aldıkları ev ipotekli çıkınca 4 çocuklu aile perişan oldu

Kayseri'de, oturan bir çocukları otizmli, bir çocukları ise epilepsi hastası 4 çocuklu Osman-Ayfer Seyfi çiftinin 3 sene önce aldıkları daire, teslim tutanağı ve 400 bin liralık teminat senedi olmasına karşın, müteahhittin bir bankaya olan kredi borcu nedeniyle icra kanalıyla satıldı. Dairenin daha önce ipotekli olduğunu öğrendiklerini belirten aile, zor durumda olduklarını belirterek yardım istedi.

Kocasinan ilçesi Barbaros Mahallesi Oymak Caddesi'ndeki Hukuk Kent Garanti Apartmanı'nda oturan Seyfi ailesi, daireyi 3 yıl önce peşin 320 bin TL'ye satın aldı. Taraflar arasında satış sözleşmesi yapılarak, daire teslim tutanağı imzalandı. Ticari adı Garanti Konut olan Sel yapı sahibi müteahhit Temur Salman, daire sahibi Osman Seyfi'ye tapu alınıncaya kadar, 400 bin TL'lik teminat senedi verdi. Ancak, bir banka, inşaat şirketinin çektiği krediye mahsuben bu daireye ipotek koydu. Bu arada, FETÖ davasından tutuklanan Temur Salman, 14 ay sonra salıverildi. İpotek işleminin, dairenin Seyfi ailesine satıştan önce yapıldığını öne süren banka, ailenin banka genel müdürlüğü ve Tüketici Mahkemesi nezdindeki tüm girişimlerine karşın, ipoteği paraya çevirmek amacıyla 1. İcra'da satışa gitti. Ancak, satışta daire 340 bin TL'ye bankada kaldı. Ayfer Seyfi yaşanan olaydan duyduğu üzüntü nedeniyle sağlığını kaybetti. Omuriliğinde ödem oluşan Seyfi, yatalak oldu. Seyfi ailesinin 8 yaşındaki kızı Berinay yıllardır otizm, ailenin küçük oğlu Burhan (17) ise epilepsi tedavisiyle boğuşuyor.Ayfer Seyfi, "2015'te yılsonuna doğru dişimizden tırnağımızdan artırarak bir ev aldık. Evi bankaya bulaşmayalım diye nakit vererek aldık. Evi alırken, tapunun üzerinde ipotek olduğunu bilmiyorduk. Bu nedenle banka, evi elimizden aldı. Bu evi yapan müteahhit FETÖ soruşturması kapsamında tutuklandı. Muhatap olacak kimseyi bulamadık. Bu süreçte mücadele verdik. Bankayla anlaşma yoluna gittik, ama anlaşamadık. Biz kesinlikle bankayı suçlamıyoruz, o hakkını aldı. Biz sadece mağduruz ve yardım etmelerini istiyoruz. Müteahhit bize yardımcı olamayacağını söyledi. Öyle olunca biz de bir şey yapamadık. Şu an evi banka satın aldı ve ihaleyle satışa çıkaracak. 4 tane çocuğum var. Bu çocuklarımdan ikisi hasta. Benim durumum da ortada. Birkaç aydır ben bu olaylardan sonra sağlık problemleri ile uğraşıyorum. Banka evi satarsa, mağdur olacağız. Bir bayan olarak Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımızdan ve ilgili bankanın sahibi hanımefendiden yardım bekliyorum. Yardımcı olurlarsa çok seviniriz. Mağdur olduğumuz durum belgeleriyle ortada duruyor" ifadelerini kullandı.

Görüntü Dökümü:

------------------------

-Anne Ayfer Seyfi ile röportaj

-Aileden genel görüntü

-Genel detay

5 Dakika 04 Saniye/ 309 MB

Haber-Kamera: Olcay DÜZGÜN/ KAYSERİ,

==============================

Kayalıklardan dereye düşen çoban çocuk öldü

BOLU'nun Kıbrıscık ilçesinde ailesinin hayvanlarını otlatırken, yaklaşık 50 metre yükseklikten kanyondaki dereye düşen 15 yaşındaki Mehmet Bağatır yaşamını yitirdi. Çobanlık yapmak için okulu bırakan Bağatır'ın cesedi zor arazi koşulları nedeniyle yaklaşık 4 saatlik çalışma sonucu bulunduğu yerden çıkarılabildi.

Olay, dün saat 14.00 sıralarında Bolu'nun Kıbrıscık İlçesi Dokumacılar köyünde bulunan Dokumacılar Kanyonu'nda meydana geldi. Kıbrıscık Çok Programlı Anadolu Lisesi 9'uncu sınıf öğrencisi olan Mehmet Bağatır, yaklaşık 2 ay önce ailesine ait büyükbaş hayvanlara çobanlık yapmak için okulu bıraktı.

Mehmet Bağatır, babası Davut Bağatır ile birlikte hayvanlarını otlatmak için Dokumacılar Kanyonu'na gitti. Mehmet Bağatır, uzaklaşan hayvanların yanına gitmek için babasının yanından ayrıldı. Uzun süre oğluna ulaşamayan baba Davut Bağatır, oğlunun köye dönmüş olabileceğini düşünerek evine gitti. Oğlunun eve dönmediğini öğrenen baba, durumu jandarma ekiplerine haber verdi. Köylüler, jandarma, UMKE ve AFAD ekipleri, Mehmet Bağatır'ı aramak için çalışma başlattı. Gece saatlerinde havanın kararması nedeniyle durdurulan arama çalışmaları sabah saatlerinde yeniden başlatıldı. Arama çalışmaları sonucunda köylüler, uçurumun dibindeki akan derede gencin cansız bedenine rastladı. Durum, ekiplere haber verildi. Ekipler, cesedin bulunduğu noktaya zor arazi koşulları nedeniyle güçlükle ulaştı. Aşağı inen ekipler de birçok kez düşme tehlikesi geçirdi.

Çocuklarının bulunduğu haberini alan baba Davut ve anne Dilek Bağatır da olay yerine geldi. Uçurumdan aşağı inemeyen ve çocuğunun cansız bedenini bekleyen anne Dilek Bağatır gözyaşlarına boğuldu. Acılı kadını, yakınları teselli etmeye çalıştı. Gencin ölüm haberini alan köylüler de dik kayalıklardan koşarak cesedin olduğu yere indi.

Mehmet Bağatır'ın okulu bırakmadan önce sınıf arkadaşı olan Emre Selek, "Mehmet'in son zamanlarda bir sıkıntısı vardı ama bize söylemedi. Derslerde üzgün duruyordu. Okulu bıraktı ve Kuran kursuna geçti. Sonra Kuran kursunu da sevmedim dedi ve köyüne gitti.ö şeklinde konuştu.

İlk incelemelere göre Bağatır'ın ölüm sebebinin kayalıklardan düşme sonucu olduğu anlaşılırken, olayla ilgili detaylı soruşturma başlatıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Arama kurtarma çalışmaları

-Ailenin görüntüleri

-Cesedin çıkartılması

-Olay yerinden detaylar

HABER-KAMERA: MURAT KÜÇÜK/ BOLU

================================

Alanyalı şehidin cenazesi havalimanında karşılandı

*- DİYARBAKIR'ın Dicle ilçesi kuzeyinde PKK'lı teröristler tarafından araziye döşenen el yapımı patlayıcının infilak etmesi sonucu şehit olan Jandarma Uzman Çavuş Fatih Uysal'ın (24) naaşı askeri uçakla Gazipaşa- Alanya Havalimanı'na getirildi.

Diyarbakır'ın Dicle ilçesi kuzeyinde dün gerçekleştirilen operasyon sırasında, PKK'lı teröristler tarafından daha önce araziye döşenen el yapımı patlayıcının infilak etmesi sonucu 2 askerin şehit olduğu saldırıda ağır yaralanan ve hastanede şehit olan Lice 1'inci Jandarma Komando Tabur Komutanlığı'nda görevli Jandarma Uzman Çavuş Fatih Uysal'ın naaşı, askeri uçakla saat 14.15'te Gazipaşa- Alanya Havalimanı'na getirildi.

KIZI TABUTUNA DOKUNDU

Şehidin naaşı Gazipaşa Kaymakamı Nurullah Kaya, Belediye Başkanı Ak Partili Adil Çelik, diğer yetkililer, baba Mustafa Uysal ve anne Gülsüm Uysal, kardeşler Zeliha, Zehra ve Mehmet Uysal, şehidin eski eşi Arzu Yılmaz ve 3.5 yaşındaki kızı Ada'nın yanında çok sayıda vatandaş tarafından karşılandı. Şehit Fatih Uysal'ın cenazesi "Şehitler ölmez vatan bölünmez" sloganları eşliğinde askerlerin omzunda uçaktan indirildi. Dua okunmasının ardından şehidin yakınları Türk bayrağına sarılı tabutun yanına gelerek gözyaşı döktü. Şehidin askeri üniforma giyen kızı Ada da babasının tabutuna dokundu. 2015 yılında uzman çavuş olarak göreve başlayan Şehit Jandarma Uzman Çavuş Fatih Uysal'ın naaşı daha sonra Antalya Büyükşehir Belediyesi'ne ait cenaze aracına konularak tören için Alanya'ya doğru yola çıktı.

SOSYAL MEDYA PAYLAŞIMLARI DİKKATİ ÇEKTİ

Şehit Fatih Uysal'ın sosyal medyada yaptığı paylaşımlar da dikkati çekti. Bunlardan birinde Uysal'ın,

"Bana 'sen kimsin' diye sorma. Çünkü benim hikayem çok uzun ve kanlı. Bizim atamız Mete Han, Çin'e set döşettirendir. Atamız Atilla Han, Avrupa'ya kan kusturandır. Atamız Alparslan Han, 50 bin ile 200 bin kişilik orduyu yok edendir. Atamız Kılıç Arslan, 2 bin kişiyle 500 bin kişilik bir orduyu Hatay'a kadar kovalayandır. Atamız Kürşad, 40 çeri ile binlerce kişilik Çin'e karşı durandır. Atamız Fatih Sultan Mehmed Han, gemileri karadan yürütüp çağ açıp, kapayandır. Ha bunlar zaman aşımına uğramış diyorsan daha dün Çanakkale'de 1 metrekareye 6 bin mermi düştüğünü gören, bir dakika sonra öleceğini bile bile bir adım geri atmayan, gözünü kırpmadan 'Allah Allah' diyerek ileriye koşan, 13- 14 yaşlarında şehit düşen ama yüzlerinde tebessüm olan, kadınları cesurca cepheye giden, yüreğinde tek vatan aşkı yaşan bir milletin torunuyum. Atatürk dediğinde herkesin saygı duruşuna geçtiği bir atanın torunuyum ben. Bugün bile şahadet şerbetini içen şehitlerimiz var, korkusuz ve cesur. Ben nasıl gurur duymam tarihimle, milletimle. Her zerrem şöyle bağırır benim, Türk olduğumdan gurun Müslümanlığımla onur duyuyorum" mesajını paylaştığı görüldü.

'BUGÜN NASIL ÖLELİM'

Şehit Fatih Uysal'ın bir başka paylaşımında ise şu ifadeler yer aldı:

"Bugün nasıl ölelim istersiniz? Bombalı araçla mı, pusuya düşerek mi, yoksa mayına mı basalım? İsterseniz soğuktan ölelim. ya da eşimiz AŞ erdiği için kafamıza kurşun mu yiyelim, size hangisi uyar? 1 senelik evli mi ölelim? Doğmamış çocuğumuzun hasretiyle beklerken mi? ATM'den ölmek için çektiğimiz paranın hakkını vererek mi, yoksa eşimizle çarşı- pazardayken arkamızdan vurularak mi ölelim? O şanlı Türk bayrağımız toprak eve mi asılsın, yoksa tek göz eve mi? Bugün hangi şekilde istersiniz? Eee sonuçta ölmek için maaş alıyoruz biz."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------

Askeri uçağın aprona yanaşması

Naaşın askerlerin omzunda uçaktan alınması

Dua edilmesi

Yakınlarının tabutun başına gelmesi

Törenin ardından naaşın cenaze aracına konulması

Cenaze aracının havalimanından ayrılması

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ (2) (cep telefonu)

----------------------

Jandarma Uzman Çavuş Fatih Uysal'ın ekip arkadaşlarıyla helikoptere binmesi

Jandarma Uzman Çavuş Fatih Uysal (Parmağını havaya kaldırıp 'ok' işareti yapan)

HABER: Mehmet ÇINAR- Engin ANAK- Yücel BULUT- KAMERA: Mehmet KILIÇASLAN- Yücel BULUT/GAZİPAŞA (Antalya),

=============================

Öğrenciler kahvaltıda yediklerinden zehirlendi(2)

ZEHİRLENEN ÖĞRENCİ SAYISI 43'E ULAŞTI

Düzce Ömer Seyfettin Akdoğan Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi Öğrenci Pansiyonunda kalan kahvaltıdan sonra sabah saatlerinde karın ağrısı ve mide bulantısı şikayeti ile hastaneye gelen öğrenci sayısı 43'e ulaştı. Öğrencilerinin şikayetleri üzerine Halk Sağlığı ekipleri suyla ilgili, Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü ekipleri yemekten numune aldı.

Hastaneye müracaat eden çocukların sağlık durumunun iyi olduğu bildirildi.

Haber: Tezcan SOLMAZ/ DÜZCE

==============================