Avrupa Merkez Bankası 10 Mart toplantısı için daha fazla aksiyon sinyali vermişti, ancak banka içinde sağlanamayan konsensüs bu teşviklerin ne boyutta olacağının bilinmemesine neden olmaktadır. Draghi'nin Aralık 2015 gibi piyasaları hayal kırıklığına uğratması ihtimali de bulunmaktadır, bu gibi bir durumda da küresel risk iştahı ciddi anlamda olumsuz etkilenecektir. Ancak ekonomik toparlanmanın yavaşlaması ve deflasyon endişelerinin geri dönmesi AMB'nin elindeki seçenekleri de azaltmaktadır.
Sonrasında karşılaşılan veri seti ise, özellikle enflasyon konusundaki sıkıntıların ayyuka çıktığını göstermişti. Nitekim; Şubat ayında manşet enflasyon yıllık bazda yüzde 0,2'lik gerilemeye işaret ederken, petrol fiyatlarının dahil olmadığı çekirdek enflasyonda da yıllık bazda sert bir gerileme söz konusu oldu.
En önemli tartışmalar şu anda negatif mevduat faizi oranı üzerinde gerçekleşmektedir. Bu tartışmaların ana ekseni de negatif faizin finansal sistem içerisinde yarattığı riskler. Bu risklerin en önemlilerinden birisi bankaların karlarının erimesidir. Negatif faizin ana amacı, bireylerin parayı bankalara yatırmaları yerine harcamalarını teşvik etmek, bankaların da daha çok kredi vermesini sağlamak; böylece de ekonomik aktiviteyi canlandırarak enflasyona katkıda bulunmak. Ancak hali hazırda eksi yüzde 0,30 seviyesinde bulunan mevduat faizinin daha aşağılara inmesi finansal sistemin vereceği tepkilerin de belirsiz olmasına yol açıyor. Böyle bir durumda bankalar da kredi vermeye daha az istekli olabilirler ve istenen büyüme gerçekleşmemiş olur. Değer kaybeden para birimi de, ihracat kanalından büyümeyi desteklese de, ihracatçı olmayan hane halklarının alım gücünün düşmesi anlamına gelmektedir.
Piyasaların beklentisi mevduat faizinde ekstra 10 bps indirimin daha olması, aynı zamanda da aylık varlık programına da 10 milyar euroluk ekleme yapılması. Fakat oluşan ekonomik koşullar ve piyasa fiyatlamaları AMB'nin pozitif bir etki yaratmak için daha fazlasını yapmak zorunda kalabileceğini de göstermektedir. Haliyle AMB, beklenenden daha ekstra hamle yapmasa bile genişleme konusunda daha net olmalıdır. Böyle bir senaryoda euroyu daha da zayıflatabilir ve enflasyon beklentilerini yukarı çekebilir. Bundan daha yumuşak bir tutum Aralık ayındakine benzer bir hayal kırıklığını beraberinde getirecektir. Bir sonraki AMB toplantısına kadar da resesyon ve deflasyon endişeleri gündemde kalmaya devam eder.
Son Dakika › Güncel › Draghi'den ne beklenmeli? - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?