İki Eşini Teröre Kurban Veren Nezahat Üstündağ: "Her Şehit Haberinde Canım Yanıyor"

Erzurum'da kardeş olan iki eşi PKK'lı teröristler tarafından öldürülen 4 çocuk annesi 46 yaşındaki Nezahat Üstündağ, her şehit haberinde canının yandığını belirtti. Eline aldığı Türk Bayrağı ile terör örgütünü telim mitingleri ve şehit cenazelerine katılarak terörü lanetleyen Üstündağ, "Çocuklarımı büyütmek için milletin pisliğini temizledim. Umarım bu hainler o pisliğin içinde boğulur" dedi.Erzurum'un Şenkaya ilçesi Dokuz Elma Köyü'nde yaşayan Nezahat Üstündağ, 1981 yılında Mühendis Üstündağ ile resmi nikâhsız evlendi. Evliliği süresince Serkan ve Vildan adlı iki çocuğu oldu. Ancak 1987'de bir gece teröristler köyü bastı. Tüm köylüleri köy meydanında toplayan PKK'lı teröristler, güvenlik güçlerine bilgi sızdırdığı iddiasıyla Mühendis Üstündağ'ı eşinin gözleri önünde öldürdüler. İki küçük çocukla kalan Nezahat Üstündağ, "töre" gereği, eşinin küçük kardeşi olan Ekrem ile 1990 yılında evlendirdi. İkinci eşiyle resmi nikâh kıyan Nezahat Üstündağ'ın Serhat ve Hatıra adlı iki çocuğu daha oldu. Genç kadın tam yeni hayatına alışmaya başlamıştı ki, 1992 yılında teröristler yine köyü bastı. Gönüllü köy korucusu olan eşi Ekrem (24) ve eşinin kardeşi Yasin'i (21) yanlarına alan teröristler, iki kardeşi ağabeylerinin mezarı başına götürüp, kurşuna dizdiler. İkinci eşini ve kayınbiraderini de teröre kurban veren genç kadın acılarla dolu olan köyünü 1992 yılında terkederek 4 çocuğu ile Erzurum'a yerleşti. Dönemin Valisi Mehmet Ağar, Nezahat Üstündağ ve dört şehit eşine birer ev verdi.

Mehmet Ağar'ın aldığı eve yerleşen Nezahat Üstündağ

dört çocuğu ile yaşam mücadelesi vermeye başladı. Çeşitli işlerde asgari ücretle çalışıp evine ekmek götüren Nezahat Üstündağ, her gece PKK terör örgütüne ve onun lideri Abdullah Öcalan'a beddular okuduğunu söyledi. Küçük kızı Hatıra Üstündağ'ın babasının ölümünden 3 ay sonra dünyaya geldiğini ifade eden Nezahat Üstündüğ, "İkinci eşim 1992 yılında öldürüldü. Erzurum'a geldik. Allah Mehmet Ağar'ın yüzbin kere razı olsun. Bana ve üç şehit eşine birer ev alıp verdi. Başımızı sokacak bir yuvamız oldu. Çocuklarıma bakmak için her işte çalıştım. Tuvalet bile temizledim. Çocuklarımı en iiyi şekilde okuttum ve hepsi üniversite eğitimi gördü. Şimdi biri kız diğeri erkek iki torunum var. Küçük kızım Hatıra baba nedir bilmiyor. Baba sevgisi görmedi. Allah önce Abdullah Öcalan'ın sonrada terör grgütündekileri inşallah temizlediğim o pisliklerin içinde boğar. Her şehit haberi aldığımda içim yanıyor. Bugüne kadar düzenlenen her yürüyüş ve şehit cenazelerinde önde yürüdüm. Umarım ölmeden Apo'nun geberdiğini görürüm" dedi.Eşleri öldükten 10 yıl sonra mahkeme kararı ile maaş almaya başladığını sözlerine ekleyen Nezahat Üstündağ, "Eşlerim gönüllü köy korucusu olduğu için onların geride bıraktıklarına maaş bağlanmıyordu. 1999 yılında mahkemeye verdim ve 2001 yılında maaş almaya başladım. Şu an 3 ayda 3 bin 200 ben iki küçük çocuğum Hatıra ve Serkan'a 580'er lira maaş alıyor. Allah devletimize zeval vermesin. İki eşimi şehit verdim. Gerekirse bizlerde şehit olmaya hazırız. Beni tek üzen şey Apo'nun lüks bir hayat sürmesi" diye konuştu.