İnşaat Sektörünün Tam Teşekküllü Bir Yasaya İhtiyacı Var"

HANDAN GÜNEŞ - Cihan İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Ertuğrul Yavuz Pala, ekonominin lokomotifi olarak yıllardır faaliyetlerini aralıksız sürdüren inşaat sektöründe canlılığı korumak ve darboğazın önüne geçmek adına bir takım tedbirlerin alınabileceğini belirterek, sektörün öncelikli olarak tam teşekküllü bir yasaya ihtiyacı olduğunu kaydetti.

AA muhabirine değerlendirmelerde bulunan Pala, artan inşaat maliyetleri ve buna bağlı olarak konut fiyatlarının yükselmesi ile satışların düşmesi gibi olası sıkıntıların önüne geçmek için yeni finans modellerine ve düzenlemelere ihtiyaç duyulduğunu söyledi.

İnşaat sektörünün durmaması gerektiğine dikkati çeken Pala, bunun için imar, tapu, ruhsat, mülkiyet, finans, yapım, satış ve teslim gibi tüm aşamaları A'dan Z'ye düzenleyecek bütüncül bir çalışmanın yapılarak hayata geçirilmesi gerektiğini ifade etti.

"Alt yapı maliyetleri ciddi sorun"

Ertuğrul Yavuz Pala, inşaat maliyetlerinin yüzde 35'ini alt yapı, otopark, peyzaj, sosyal tesis, spor alanları gibi işlerin oluşturduğunu aktararak, şunları kaydetti:

"Bunun üstüne finans masrafları, ilave olunca bu oran yüzde 50'leri geçiyor. Böyle gerekli gereksiz pek çok detay maliyetleri yükseltiyor. Bunların bazılarının sitelerde izin verilmeyerek mahallelerde ortak kullanım alanları yapılması maliyetleri düşürür. Örneğin, her mahalleye herkesin istifade edeceği spor alanları, sosyal alanlar, merkezi otoparklar ve hatta yaşlı bakım evleri ile kreşler yapılmalı. Böylece hem bürokrasi ve zaman kaybı azalacak hem de çelişkiler ortadan kalkacaktır. Artık etrafı halka kapatılmış sitelerden vazgeçerek, eskiden olduğu gibi sokak, mahalle tarzı yapılaşmaya dönülmeli."

Bununla beraber; alt yapı konusunun da ciddi maliyet artışı oluşturan etkenlerin başında geldiğine işaret eden Pala, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Elektrik, su ve doğalgaz maliyetleri müteahhide ciddi şekilde yük oluyor. Tabii bütün bunlar konut fiyatlarına yansıyor. Yani sonuç olarak vatandaşın cebinden çıkıyor ama satışları da olumsuz etkiliyor. Türkiye bunları hariç tutacak bir sistemi geliştirmek durumunda. Doğalgaz, elektrik, su ve hatta trafo maliyetleri müteahhidin üzerinde. Bu yatırımların paralarını ya alamıyoruz ya da yıllar sonra alıyoruz. Elektrik idaresi, elektriği satarken o yatırımın parasını alıyor zaten. Su ve doğalgaz için de geçerli bunlar. İlgili kurumlar bu yatırımları üstlensin ve zamanında tamamlasın. Bunları sağlarsanız inşaat maliyetleri yarı yarıya düşer."

"KDV geri ödemesi kredi olarak kullandırılmalı"

Cihan İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Pala, inşaatların bitirilip satışların tamamlanmasıyla birlikte devlet tarafından geri ödenen KDV'nin daha verimli kullanılmasının da önemine işaret ederek, bu paranın inşaatın bitmesi beklenmeden ev alacak vatandaşa kredi şeklinde kullandırılması önerisinde bulundu.

Pala, şu değerlendirmelerde bulundu:

"İnşaatı yaparken biriken KDV alacağınızı ancak inşaat bittikten yani faturalarınızı kestikten sonra alabiliyorsunuz. Bu süre ortalama 3 yılı buluyor. Benim önerim 3 yıl beklemeden her yıl sonunda KDV'nin konut kredisi olarak verilmesi. Bu para müteahhidin konut alacak müşterilerine bir banka üzerinden kredi olarak kullandırılsın. Böylece devlet, borcunu krediye çevirmiş ve taksitle ödemiş, vatandaş daha ucuz konut kredisi bulmuş ve müteahhit de konut satmış olacak. Aynı şekilde inşaat dışındaki sahalarda yatırım yapacak müteahhitlere de KDV'si, yatırım yapmak şartı ile, daha erken iade edilebilir. Böylece yatırım da teşvik edilmiş olur."

"Devlet desteği ve teşviki şart"

Pala, yatırımların hız kesmemesi için ekonominin lokomotifi olan inşaat sektörünün devlet tarafından desteklenmeye devam edilmesinin büyük önem taşıdığına dikkat çekerek, bunun da düzenlemeler, sürekli teşvik ve desteklerle olacağını söyledi.

Son yıllarda ülke ekonomisine büyük katkı sağlamış ve adeta ekonominin lokomotifi haline gelen inşaat sektörünün, 2015'te faizlerin aşırı yüksek olmasından kaynaklı geriye doğru gitme eğilimi gösterdiğini ve satışların faiz kaynaklı azaldığını vurgulayan Pala, bu durumun sektöre ciddi anlamda zarar verdiğini, bu nedenle bankaların faiz indirimi konusunda hassasiyet göstermelerinin kredi maliyetlerini de düşüreceğini kaydetti.

Pala, "Ekonominin lokomotifi olarak yıllardır faaliyetlerini aralıksız sürdüren inşaat sektöründe canlılığı korumak ve darboğazın önüne geçmek adına bir takım tedbirler alınabilir. Sektörün öncelikli olarak tam teşekküllü bir yasaya ihtiyacı var." diye konuştu.

Pala, öte yandan; KDV oranının yüzde 1-8 bandına indirildiği, damga vergisinin kaldırıldığı ve tapu harçlarının yüzde 4'ten 3'e düşürüldüğü dönem sektörün rahatladığını anımsatarak, "Bu gibi teşvik ve destekler sektördeki canlılığın kalıcı olmasını sağlayacağı gibi mevcut sorunların çözümünde de etkili olacaktır. Ayırca konut finansmanı müstakil bir ihtisas bankası ile yeniden ele alınmalıdır. Faizlerdeki artış ve dövizin yükselmesi hem satışları olumsuz etkiliyor hem de konut maliyetini artırıyor." diyerek sözlerini tamamladı.