Zaferin 942. yıldönümündeki kutlamaya Türkiye'nin dört bir yanından gelen Alparslan isimli 1071 genç katıldı. Temsili Sultan Alparslan'ın elinden şehrin anahtarını alan Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, 26 Ağustos 1071'in, Türk'ün, Kürt'ün ve Arap'ın kaderinin birleştirildiği gün olduğunu belirterek, "O gün bugündür diyoruz ki 'Malazgirt 1071, kaderimiz bir.' Allah bu birliğimizi bozmasın." dedi.
Gençlik ve Spor Bakanlığı, 'Gençlik Şühedanın İzinde' projesi kapsamında dev bir anma töreni daha gerçekleştirdi. Sarıkamış ve Çanakkale'deki şehitleri anma törenlerinin ardından bu kez Anadolu'nun kapısını Türklere açan Malazgirt Zaferi, 942. yıldönümünde zaferin gerçekleştiği Malazgirt Ovası'nda görkemli bir törenle kutlandı.
Hazırlıkları aylardır süren törene Alparslan ismini taşıyan 1071 gencin yanı sıra binlerce vatandaş katıldı. Etkinlik 71 keçe çadırın önünde kılınan sabah namazıyla başladı. Namazda Sultan Alparslan'ı temsilen 'Doğadaki İnsan' programının sunucusu Serdar Kılıç imamın arkasında saf tuttu. Program Malazgirt'teki Zafer Anıtı'nda şehitlerin anısına saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla devam etti.
Sultan Alparslan ve şehitler için okunan Kuran-ı Kerim ve edilen duaların ardından yaptığı konuşmada Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Türk'ün, Kürt'ün, Arap'ın ortak kaderine vurgu yaparak "942 sene önce bu ovada Kürt'ün, Türk'ün ve Arap'ın ortak kaderi yazıldı. O nedenle diyoruz ki Malazgirt 1071, kaderimiz bir. Allah kaderimizi bozmazsın. O gün Sultan Alparslan ve ordusu aynı geleceği oluşturmak için kol kola oldular, omuz omuza oldular, sırtlarını birbirlerini verdiler. İhaneti asla akıllarından geçirmediler. Onun için 1071'de Malazgirt ordusunda bir ordu kendinden kat kat büyük bir orduyu dize getirdi." ifadelerini kullandı.
1071'den bu yana bu toprakların hepimiz için öz vatan olduğunu vurgulayan Bakan Kılıç, "O gün bugündür bu topraklar hepimizin öz yurdu, anavatanı, memleketi ve namusudur. Dünyaya gelirken hiçbirimize annemizden duyacağımız ilk ninninin dili sorulmadı. 'Hangi dilde bir ninniyi işitmek istersin annenden?' diye hiçbirimize sual edilmedi. 'Anne dilin ne olsun, Türk bir anneden mi dünyaya gelmek istersin, Kürt bir anneden mi, Arap bir anneden mi, Arnavut bir anneden mi dünyaya gelmek istersin?' diye hiçbirimize sorulmadı. Annemizden duyduğumuz ilk ninninin dilini takdir hakkı bize ait olmadı. O takdir bizim adımıza Yüce Yaradan tarafından kullanıldı. Bizim elimizde olmayan farklılıklarımız için birbirimizle kavga etmeye değmez. Bizim tercihimiz olmayan farklı dillerimiz, farklı anlayışlarımız, anadilimiz, ninnilerimiz için cana kast etmeye değmez. Anaların gözyaşına değmez, babaların yüreğini yangın yerine çevirmeye değmez. Bu birliğe sahip çıkmak, bu şuuru korumak, tıpkı Alparslan'ın sancağı altında olduğu gibi, çift başlı kartalın altında olduğu gibi Türk'ün, Kürt'ün, Arap'ın bir yazılan kaderine sahip çıkmak hepimizin boynunun borcudur." şeklinde konuştu.
"Malazgirt 1071 Kaderimiz Bir… Bugün bu meydan 1071'e mesaj gönderiyor" diyen Bakan Kılıç, şunları kaydetti: "1071 geride kaldı. Köklerimizi oraya kadar uzatıyoruz. Köklerimizi oradan besliyoruz ve buradan kafamızı kaldırıp hedefimizi 2071 olarak belirliyoruz. 2071'e kadar Allah ömür verir mi bilmiyorum. Ama bizler görmesek de Malazgirt meydanını dolduran on binlerce genç kardeşlerimiz evelallah o günleri görecek. Bizler görmesek de çocuklarımız görecek, onlar da görmese torunlarımız görecek. 2071'de Malazgirt Ovası'nda bu kürsüden, bu mikrofondan, Türkiye'nin dört bir yanından gelen Alparslan torunlarına seslenenler dilerim ki birliğimizi dirliğimizi ve şu an burada yapılan konuşmaları rahmetle yâd ederler."
Kimsenin Türk'ün Kürt'ün arasına nifak tohumu ekmesine fırsat vermeyeceklerinin altını çizen Bakan Kılıç, "Hiç kimsenin Sünni ve Alevi kardeşler arasına ayrılık tohumu ekmesine fırsat veremeyiz. Dünyanın insanlığın bütün milletlerin, mazlumların, ezilenlerin, kimyasal silahlara ve katliamlara maruz kalanların bu büyük milletin bu meydandan göndereceği selama, duaya bir Fatiha'ya ihtiyaçları varken biz birbirimize düşemeyiz." diye konuştu.
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz da yaptığı konuşmada, ülke tarihi açısından Malazgirt'in çok büyük bir öneme sahip olduğunu söyledi. Bakan Yılmaz, "Kürt'ü, Türk'ü, Laz'ı, Çerkez'i ile bugün bir millet olabildiysek, bunu 1071'e borçluyuz. Tarihimiz çok derin ve çok büyüktür. Tarihimiz aynı zamanda geleceğe dönük olarak da çok güçlü bir tarihtir. Artık 21. yüzyılda kılıçlarla değil, kalem ve bilgisayarlarla mücadele edecek, atalarımıza layık olacak şekilde en yüksek makamlara geleceğiz." ifadelerini kullandı.
Yapılan konuşmaların ardından temsili Sultan Alparslan, gazileri ile birlikte tören alanına giriş yaparak, Anadolu'nun anahtarını Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç'a teslim etti. Bakan Kılıç da, "Gönül kapılarının kilidini açmak üzere alıyoruz." diyerek anahtarı teslim aldı.
Bakan Kılıç ve heyeti, Mehteran eşliğinde Alparslan Han'ın zaferi kazandığı ovada kurulan Kırgız çadırlarını ziyaret ederek gökbörü oyununu izledi.
Malazgirt Zaferi kutlamaları, Malazgirt Zaferi'nin konu alındığı tiyatro oyunu ve sanatçı Mustafa Ceceli'nin konseriyle son buldu.
Son Dakika › Güncel › Malazgirt 1071, Kaderimiz Bir - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?