Mazlumder Genel Başkanı Beyhan Açıklaması

İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (Mazlumder) Genel Başkanı Ramazan Beyhan, "Birileri herhangi bir partide siyaset yapmak isteyebilir. Ancak bunu Mazlumder şapkasını çıkararak yapabilir. İnsan haklarını araçsallaştırarak bunun yapılması büyük bir ahlaksızlıktır." dedi.

Ankara'da yapılan genel kurulda Mazlumder genel başkanlığa seçilen Beyhan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hem derneğe yönelik eleştirilere cevap verdi, hem de nasıl bir Mazlumder hayal ettiklerini anlattı.

Mahkeme kararıyla olağanüstü genel kurula gitmenin kendi tercihleri olmadığını belirten Beyhan, "Mahkeme bizi haklı buldu. Derneğimize kayyum atanmadı. Bizim daha önce mahkemeye verdiğimiz üç asil ve iki yedekten oluşan bu çağrı heyetinin kararıyla olağanüstü genel kurulumuzu gerçekleştirdik. Mazlumder delegesi, yeni yönetimi tercih etti." dedi.

Mazlumder yönetiminin değişimi konusunda herhangi bir müdahalenin söz konusu olmadığını vurgulayan Beyhan, şöyle devam etti:

"İktidarla hiçbir temasımız söz konusu değildir. Bunu defaatle söyledik, söylüyoruz. Mazlumder'in kuruluş misyonunda şu vardır, biz ne iktidara yakınız ne uzağız, ne muhalefete yakınız ne de uzağız. Hiçbirisinin ne yakını ne de uzağıyız. Müstakil bir dernek ve sivil toplum kuruluşuyuz. Kendi alanımızla ilgili çalışmak istiyoruz. Hak ne ise onu ortaya çıkarmaya çalışıyoruz ama bu iktidara mı yarar, yoksa muhalefete mi bu bizi ilgilendirmez. Birileri herhangi bir partide siyaset yapmak isteyebilir. Ancak bunu Mazlumder şapkasını çıkararak yapabilir. İnsan haklarını araçsallaştırarak bunun yapılması büyük bir ahlaksızlıktır."

15 şubenin kapatılması kararının eleştirildiğini ve bunun "aykırı sese tahammülleri yok" diye yansıtıldığını ifade eden Beyhan, "Mazlumder, hiçbir siyasi görüşün, vakfın, cemaatin arka bahçesi değildir. Mazlumder, şubelerini kurarken bu ortaklaşmaya azami derecede riayet etmiştir. Şubeler bu dengeyi bozdukları zaman sıkıntı ortaya çıkıyor. Kapatılan şubelere baktığımızda bazıları gerçekten şube vasfında değildi. İstanbul'daki delegelerin fazlalığını engellemek için hatta bir kısmını, yaşanan ihtilaftan sonra açılan şubelerdi. Söz konusu şubelerimizin bir kısmında orada yönetime gelen arkadaşlarımız, kendileri gibi düşünmeyen, kendi cemaatinde olmayan insanları, adete dışlayarak, küstürerek, tahkir ederek Mazlumder'den uzaklaştırmışlar." diye konuştu.

"Kapatılan şubeler tekrar açılacak"

Kapatılanların yerine yeni şubelerin açılabileceğini ifade eden Beyhan, ancak bunun ortaklaşmayı sağladıktan sonra hayata geçirilebileceğini vurguladı.

İnsan hakları bilincine, adalet duygusuna sahip, hangi görüşten olursa olsun, hak ve adalet paydasında buluşan insanların yeniden Mazlumder içinde yer alacağını aktaran Beyhan, "Tabii ki bunlarla yeniden yeni şubeler kurulur ve yolumuza devam ederiz. Mayıs ayında olağan genel kurulumuz var. Burada genel kurul, bu konuda genel yönetimi yetkilendirirse tabii ki kapatılan şubeler tekrar açılır. Bir de geçmişte aynı ilde birden fazla şube açılmıştı. Bu da yanlıştır. Sadece illerde şube açılmasının doğru olduğunu düşünüyoruz." ifadelerini kullandı.

Beyhan, "Toplum nasıl bir Mazlumder görecek?" sorusuna ise "Yönetimde ehliyete, niteliğe önem veren, kararlarını verirken istişare eden, raporlarını hazırlarken enformasyonu çeşitlendiren, tanıkların ifadelerini objektif bir şekilde yansıtan, hiçbir zaman ne iktidara ne de muhalefete sırtını dayayan, endişe ve kaygı gütmeden doğrusu neyse onu ortaya koyan bir Mazlumder olacak." diye yanıtladı.

Mazlumder'in genel merkezini İstanbul'a taşımalarına ilişkin de "İstanbul birçok açıdan diğer illerimize göre daha avantajlıdır. Mazlumder'in 7 bin üyesinden 5 bini İstanbul'da ikamet ediyor. Mazlumder'in yükünü İstanbul taşıyor. Genel Merkezin İstanbul'da olmasının işin doğası gereği olduğunu düşünüyoruz." dedi.

Cumartesi günü İstanbul Şubesinin 13. Olağan kongresini gerçekleştireceklerini anlatan Beyhan, sözlerini şöyle tamamladı:

"Bu kongremizin ardından mayıs ayında da olağan genel kurulumuzu yaparak yolumuza devam edeceğiz. Tüzük değişiklikleri yaptık. Olağan genel kurulumuzu yaptığımızda yönetimde değişiklikler olacaktır. Yönetim belirlenirken aritmetiğe değil niteliğe bakacağız. Farklı bakabilen, farklı düşünen ama ortak noktada buluşan bir yönetim olsun istiyoruz. Mazlumder halkın şahitliğini yapacak. Mağdurun mağduriyetini gerçekten doğru bir şekilde tespit edecek, kim zulmetmişse, haksızlık yapmışsa, buna engel olması gerekiyor. Biz meşruiyetimizi bu anlayıştan alıyoruz. Bunu yapacağımızı da kamuoyunu da yüksek sesle deklere ediyoruz. Bunu yapmadığımız zaman görev ve sorumluğumuzu yerine getirmemiş oluruz."