"Mersin'de Herkesin Söz Hakkı Olacak"

Tarsus Belediye Başkanı ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkan A. Adayı Burhanettin Kocamaz, hafta sonunu Atdağı, Sebil ve Çamlıyayla'da vatandaşlarla iç içe sohbetlerle geçirdi.

İlk olarak MHP Çamlıyayla ilçe Teşkilatını ziyaret eden Başkan Kocamaz'ı, burada ilçe Başkanı Kudret Özdemir, Çamlıyayla Belediye Başkanı İsmail Tepebağlı, Sebil Belediye Başkanı Mehmet Çelik, Çamlıyayla Ülkü Ocakları Başkanı Eren Gür, belediye meclis üyeleri ve parti yönetimi ile il delegeleri karşıladı.

Partide bir süre sohbet eden Başkan Kocamaz, daha sonra Belediyeyi ziyaret etti. Ardından Çamlıyayla Ülkü Ocaklarına giden Başkan Kocamaz, burada da gençlerle sohbet ettikten sonra Çamlıyayla esnafını dolaştı. Esnaflarla tek tek tokalaşan Başkan Kocamaz, hayırlı işler temennisinde bulundu.

Daha sonra Sebil Belediyesi'ne ziyaret gerçekleştiren Başkan Kocamaz, burada da esnaf ziyaretleri yaptı.

Atdağı'nda kahvehane ziyareti yapan Başkan Kocamaz, insanlar arasında ayrım yapmadan onları Tarsusluluk ruhuyla Tarsus ortak paydasında bir araya getirmenin mücadelesini verdiklerini, artık bu huzuru Mersin geneline yayacaklarını söyledi.

Gösterilen yoğun ilgiden dolayı vatandaşlara teşekkür eden Başkan Kocamaz, Mersin'e talip olduklarını, herkesin desteğine ihtiyaçları olduğunu söyledi.

Başkan Kocamaz, "Mersin'in geleceği ile ilgili verilecek kararda eskiden Mersin merkezin dışındakiler genelde il genel meclisi için oy kullanırlardı. Artık hem bağlı oldukları ilçe hem de büyükşehir adına oy kullanacaklar bundan sonra, dolayısıyla köydeki, bağdaki, kasabadaki en uzak ücra noktadaki vatandaşımızın da büyükşehirde artık söz sahibi olma durumu var. Mersin'in bugünkü konumunu hepimiz biliyoruz. Mersin'e kimlerin ne kadar çok değer verdiğini, asıldığını da biliyoruz. Dolayısıyla Mersin'de artık bu iş biraz da vebal noktasına kadar taşındı.

Tabi bu yasaya özünde Milliyetçi Hareket Partililer olarak biz karşı çıktık niye karşı çıktığımız endişelerimiz bugünkü açılım süreci içerisinde çok bariz bir şekilde görülüyor. Sanki bu ülkede barıştan yana olan barışı istemeyen insanlar varmış gibi de ajitasyon yapılarak insanların kafası karıştırılmaya çalışılıyor. Oysa bir ülkede barışı istemeyen vatan hainidir. Herkes barışı ister. Ama bağlı olduğumuz, içinde yaşadığımız ülkemiz ve devletimiz açısından her şeyin bir yakışığı var. Geçmişte bir onbaşının bile görüşmeye tenezzül etmediği İmralı canisi artık masanın bir tarafında adeta Türkiye Cumhuriyeti'ne diz çöktürüyor. Otuz bin insanın katili, bebek katili bugün Türkiye'nin geleceği ile ilgili karar aşamasında söz sahibi noktaya gelmiş durumda. Tabi bu durum, bu ülkeyi seven devletine, milletine bağlı, bu ülkede birlik ve beraberlikten yana olan herkesin yüreklerini de kanatıyor.

Hepsinden önemlisi şehitlerimizin kemiklerini sızlatıyor. Herkes barıştan yana ama çözüm noktasında tasvip etmediğimiz olayları sizlerde görüyorsunuz, yaşıyorsunuz. Bu yasaya bizim karşı çıkıştaki ana sebebimiz bu yasanın gelecekte üniter devlet yapısını zedeleyecek şekilde, Türkiye'yi bir eyalet sistemine doğru götürmenin bir alt yapısı olması. Yıllardır Avrupa Birliği, Amerika, Türkiye'yi zorlar derler ki sizlerde Avrupa'da olduğu gibi Amerika'da olduğu gibi eyalet sistemine geçin oysa dünyanın hiçbir yerinde bölünerek eyalet sistemine geçilmemiştir. Küçük derebeylikler birleşerek o üniter devleti, o federal devleti oluşturmuştur. Ama Türkiye'ye yapılan dayatma bunun tamamen tersidir. Bu oyunlara dur demeliyiz. Mersin'e değil, ülkemizin zor günler geçirdiği bir dönemde ülkemize de hep birlikte sahip çıkmamız gerektiğini belirtmek istiyorum" dedi.