Ağrı'nın Aşağı Yoldüzü köyü sakinleri, heyelan nedeniyle 32 yıl önce devlet tarafından kendi topraklarına yerleştirilen Sarıtaş köyü sakinleriyle mera ve arazi yüzünden anlaşamayınca köylerini satılığa çıkardı.
Ağrı merkeze 5 kilometre uzaklıkta bulunan 18 haneli 240 nüfuslu Aşağı Yoldüzü köyü sakinleri, kendi mera ve arazilerini kullanamadıklarını, hayvanlarını otlatamadıklarını belirterek, herhangi bir kavgaya sebebiyet vermemek için kendi köylerini satacaklarını ifade etti.
"HUZURUMUZ KALMADI"
Aşağı Yoldüzü Köyü Muhtarı Naci Deniz, yaptığı açıklamada, 32 yıl öncesine kadar köylerinde huzur ve rahat içinde hayatlarını sürdürdüklerini belirterek, o dönemlerde arazilerini de sorunsuz bir şekilde işlediklerini söyledi. 1980 yılından sonra siyasi bir dayanakla farklı bir köy halkının kendi köylerine getirildiğini dile getiren Deniz, "Bundan 25 yıl öncesine kadar köyümüz 40 haneydi. Sarıtaş köyü bizim köye getirildikten sonra köyümüz hep göç etmek zorunda kaldı. Şu anda 20'ye yakın ev batı bölgesine göç etmiş durumda. Her biri bir yere yerleşmiş, arazilerini satıp gittiler. Köyün şu an genel yüzölçümü 5-6 bin dönümdür.
Sarıtaş köyü buraya yerleştiğinden beri ne bir hayvan besleyebiliyoruz ne de bir ekin ekebiliyoruz. Ektiğimiz ekin hep otlatılıyor, verim alamıyoruz. Bizim köye gelen bu köy, hayvanlarını zorla getirip bizim ekili tarlalarımızın içine koyuyor. Bu sorunu çözmek için birçok ilgili kuruma dilekçelerimizi verdik ama daha hiçbir netice alamadık. Ayrıca bu sorunun çözümü için de bazı yetkililer bize mahkeme yolunu gösteriyor. Sizin işiniz mahkemelik diyorlar. Dava açacağımız zaman da avukat ve mahkemelerin gideri yaklaşık 50 bin lirayı buluyor. Bu parayı nereden toplayıp mahkemelere vereceğiz? Biz buradan yetkililere sesleniyoruz. Bize bir çözüm bulsunlar. Çözüm bulunmazsa ilerde büyük hadiseler yaşanacak. Biz de çaresizliğimizden dolayı köyümüzü satılığa çıkardık" diye konuştu.
"DEVLET NE DERSE ONU YAPARIZ"
Sarıtaş Muhtarı İhsan Sevim ise, devletin o dönem Aşağı Yoldüzü köyünde kendilerine 44 metrekare üzeri ev yaptığını anımsatarak 32 seneden beri Aşağı Yoldüzü köyünde ikamet ettiklerini söyledi. Süreci yakından takip ettiklerini ifade eden Sevim, "Kanunun kestiği parmak acımaz. Kanun ne derse ben onu yaparım. Beni sokağa atıyorsa atsın. Biz 29 hane ile burada yaşıyoruz. Çoluğumuz çocuğumuz ve hayvanımız var. Devlet bizi sokağa atıyorsa atsın. Yıllardır biz buraya emek verdik. Bu kadar zamandır sorun yoktu da neden şimdi bu sorun çıktı? Oradan çıkmak istemiyoruz, yerimizdir. Devlet hariç, kimse de bizi zorla evlerimizden çıkaramaz. Devlet çıkarırsa buyursun çıkarsın. Devlete diyeceğimiz yok. Bizi buraya getiren devlet, ancak devlet atar. Kimse kendi çocuğunu dışarı atamaz, devlet bizi nasıl atacak? Camiyi onlar yaptılar. Biz bunların hepsini 32 yıldır beraber kullanıyoruz. Mezarlığımız birdir, düğünlerde ve bayramlarda biriz. Neden şimdi bizi istemiyorlar? Ne hakaretimiz oldu bilmiyorum. Biz ancak devletin sözüne bakarız, kimseye bakmayız. Benim eski köyümde kullanılacak hiçbir evim kalmadı. Oradaki ekinimi biçip alamıyorum çünkü çok uzak. Buraya devlet neyi uygun görürse yapsın biz razıyız. Süt ineğini eski köyümüze gönderemeyiz. Süt ineklerini beslemezsek neyle geçineceğiz? Mecburen buralarda otlatıyoruz. Geçimimizi hayvancılıkla sağlıyoruz. Devletin köyde 2 bin 300 dönüm arazisi var. Devlet bize versin biz de rahat edelim, onlar da rahat etsin, kardeşçe yaşayalım. Biz hayvanlarımızı devlete ait olan arazide otlatıyoruz" diye konuştu.
"SORUNU ÇÖZMEK İÇİN ÇALIŞIYORUZ"
Ağrı Vali Yardımcısı Mahmuthan Arslan da her iki köy arasında yaşanan sorundan haberdar olduklarını belirterek, 30 yıldan bu yana Sarıtaş köyünün orada olduğunu anımsattı. Bu sorunun bir günde çözüme kavuşturulacak bir durum olmadığını ifade eden Arslan, "O zamanki bir meseleyi hemen halletmek çok zor. 30 yıldır oradakilerin kurduğu bir düzen var. ve orada tarım ve hayvancılıkla uğraşıyorlar. Her iki köy muhtarının da haklı olduğu taraflar var. Öncelikle bu sorunun meradan mı yoksa hayvan otlatılmasından kaynaklandığını araştırıyoruz. Bu sorunu köylüler arasında halledebilir miyiz, ona bakacağız. Şu an bunu değerlendiriyoruz"diye konuştu.
Vali Yardımcısı Arslan, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığına her iki köy arasında yaşanan mevcut sorunu anlatan bir yazı yazdıklarını ve yazının cevabını beklediklerini kaydetti. Sürecin takipçisi olduklarını söyleyen Arslan, 32 yıl önce Sarıtaş köyüne yapılan konutların gecekondu düşüncesiyle yapılmadığını, aradan geçen yıllara bakıldığında konutların kalıcı olarak yapıldığını gördüklerini vurguladı. Arslan, sorunu en geç ilkbahara kadar çözmeye çalışacaklarını sözlerine ekledi. - AĞRI
Son Dakika › Güncel › Muhtarından Satılık Köy - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?