Medicana International Ankara Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Aziz Denli, bukalemun hastalığı olarak tanımlanan Sakroiliak Eklem Disfonksiyonu'nun (SİE-D) doğru teşhis edilmesi gerektiğini belirterek, sakroiliak eklem sorunlarının, kalça ve bel ağrılarında çoğunlukla ihmal edilen ancak bu ağrılara zemin hazırlayan önemli bir sebep olduğunu bildirdi.
Medicana'dan yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Dr. Aziz Denli, zaman zaman bel fıtığı ve farklı kalça ağrıları ile karıştırılan SİE-D'nin ihmal edilmemesi gerektiğini vurguladı.
Denli, hareket sistemi ve ağrı ile ilgilenen hekimlerin, kimi zaman bazı rahatsızlıkları tanımlamalarının ve belli bir sınıfa tabi tutup tedavi etmelerinin zor olduğunu, aynı şekilde hastalarında bir sürü tetkik ve verilen reçetelere rağmen sonuç alamadıklarını belirtti.
Denli, "SİE-D dediğimiz rahatsızlık tam da böyle bir tabloyu ifade etmektedir. SİE-D rahatsızlığı deyip geçmemek gerek. Hem doktorun hem de hastanın başını bayağı ağrıtabilir. Literatürlerde bu rahatsızlık ile ilgili 18 çeşit ağrı tipi tarif edilmiştir. Manuel tıp ile uğraşan hekimler, bu rahatsızlık için 'bukalemun' tabirini sık sık kullanırlar." değerlendirmesinde bulundu.
Bukalemun hastalığı olarak tanımlanan SİE-D'nin doğru teşhis edilmesi gerektiğini vurgulayan Denli, sakroiliak eklem sorunlarının, kalça ve bel ağrılarında çoğunlukla ihmal edilen ancak bu ağrılara zemin hazırlayan önemli bir sebep olduğunu vurguladı. Denli, hastalığın tanımı öncesi sakroiliak eklemlerin ne olduğunu açıklamanın faydalı olacağını aktardı.
"Bu rahatsızlık en çok bel fıtığı ile karıştırılıyor"
Dr. Aziz Denli, şunları kaydetti:
"Sakroiliak eklemler; omurganın alt ucu yan kuyruk sokumu olarak belirtilen kemiği, leğen kemiği ile birleştiren sağ ve sol olmak üzere iki adet eklemdir. Aynı zamanda birçok kasın da birleşim noktasıdır. Küçük ama rahatsızlıklarında çok büyük sorunlara neden olabilen bir eklemdir. Asıl görevi kalçanın hareketlerine yardımcı olmakla birlikte bedene binen yükü bacaklara eşit şekilde dağıtmaktır. Bu eklemin en önemli özelliklerinden biri de farklı seviyelerden sinir uyarımları almasıdır. Bu eklemin maksimum 2 ila 4 derecelik bir eklem hareket kabiliyeti vardır. Sakroiliak eklem sorunları, kalça ve bel ağrılarında çoğunlukla ihmal edilen ancak bu ağrılara zemin hazırlayan önemli bir sebeptir."
Kalçanın yanı sıra bel, bacak arka kısımları, genital bölgede ağrı ve sızı tarzında farklı yansımalarının da olabileceğini, bu rahatsızlığın en çok bel fıtığı ile karıştırıldığını belirten Denli, "Bel fıtığı ile karıştırıldığında hasta gerekli, gereksiz bir sürü tedavi alabilir. Eksik ve bilinçsizce yapılan tedaviler fayda sağlamayacağı gibi hastalığın daha da kronikleşmesine neden olur." ifadelerini kullandı.
SİE-D tanı ve tedavisinin kolay olduğunu vurgulayan Denli, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Osteopati ve manuel tıp ile uğraşan fizik tedavi hekimleri için kolayca üstesinden gelinebilecek bir rahatsızlıktır. Bunun için en başta bu konuda tecrübeli bir hekim olmak ve bu rahatsızlık için bilimsel olarak geliştirilmiş tanı kriterlerinden en az 4 farklı test ile değerlendirmek yeterlidir. Tanı konulduktan sonra birkaç seanslık manuel terapi ile birlikte o bölgenin beslenmesinde ve biriken toksinlerin atılmasında, yani lenf drenajının hızlandırılmasında katkı sağlayacak nöralterapi ile hem hekim hem de hasta için son derece yüz güldürücü sonuçlar sağlanmıştır."
Son Dakika › Güncel › Sakroiliak Eklem Disfonksiyonu Doğru Teşhis Edilmeli' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?