"Sokaklardaki Gösterilerin Artık Bitmesi Lazım" - Son Dakika
Güncel

"Sokaklardaki Gösterilerin Artık Bitmesi Lazım"

"Sokaklardaki Gösterilerin Artık Bitmesi Lazım"

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Çankaya Köşkü'nde gerçekleştirilen "Büyük Selçuklu Mirası" projesi tanıtım etkinliğinin ardından basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını cevapladı.

28.06.2013 19:54  Güncelleme: 19:55

Gezi Parkı konusundaki gelişmeleri değerlendiren Cumhurbaşkanı Gül, bu konudaki bütün çalışmaların daha suhuletle devam ettirilmesi gerektiğini söyledi. Cumhurbaşkanı Gül, "Bütün bu konudaki çalışmaları, karşılıklı düşünceleri daha suhuletle devam ettirmek gerekir. Bunun da yolu belli. Önemli olan parkla ilgili orada başlayan itirazların dinlenmesi çok önemliydi. Bir diyalogun kurulması çok önemliydi. Çok geniş bir şekilde de gördünüz, toplantı yapıldı, dinlendi. Ondan sonra nihayette oradaki bütün bu çalışmalar, yapılacak, yapılması düşünülen projeler bu noktada askıya alınmış oldu. Mesajların dikkate alındığı gözüküyor. Bununla ilgili önümüzde belli ki uzun bir süre var. Dolayısıyla şimdi artık bununla ilgili herkes düşüncesini meşru bir şekilde söylemesi gerekir. O noktaya işler girdi" diye konuştu.

Sokaklarda yaşananların bitmesi gerektiğini anlatan Cumhurbaşkanı Gül, şunları söyledi: "Bunun ötesinde sokaklardaki, geceleri falan olan şeyler, bunların bitmesi lazım artık. Bunlar nihayetinde huzuru kaçırmaya başlar. Kimse fark etmiyor ama bunların ekonomiye de zararı oldu. İlk gün de söyledim. Hepimizin didinerek oluşturduğu büyük bir Türkiye imajı var ortada. Bu Türkiye imajını hepimizin her yanı ile koruması lazım. Sokaklardaki gösterilerin muhakkak bitmesi gerektiğine inanıyorum. Kimse farkında değil. Sıcak olunca, sıcağı sıcağına kimse fark etmiyor, ama ben konuşuyorum iş dünyası ile. Dışarıdan büyük tereddütler olmaya başladı. Özellikle yatırımcıların. Nihayetinde bunlar hepimizin çıkarına olan şeyler. Türkiye'de büyük yatırımlar söz konusu olursa bunlar Türkiye'nin, herkesin işine yarayan şeyler. Onun için bunları sarsmamak gerekir. Türkiye önemli büyük projelere, önemli uluslararası yarışmalara girmiş vaziyette. Olimpiyat'tan tuttun da EXPO'ya kadar. Bütün bunları düşünerek artık bu sokaklardaki şeyleri bırakmak gerekir."

İçişleri Bakanı Muammer Güler'in sosyal medyaya yönelik yasal düzenleme yapılması gerektiği yönündeki sözlerini hatırlatan bir gazeteciye de Cumhurbaşkanı Gül, şu cevabı verdi: "Şunu herkesin bilmesini isterim, Türkiye'deki hukuki düzenlemeler, bütün bunlar, nihayette en gelişmiş demokrasilerdeki gibidir. Türkiye, Avrupa Birliği ile müzakereye başlamış olan bir ülke. Müzakere süreci başarı ile bitirilir bitirilemez bu ayrı bir konu. Ama nihayette, oraya, siyasi meseleler giriyor bazen. Teknik olmanın dışına taşıyor. Ama bütün arzumuz, amacımız nedir? Avrupa'da, gelişmiş demokrasilerde geçerli olan hukukun bizde de geçerli olmasıdır. Zaten adaptasyon süreci dediğimiz budur. Bunun gerisinde bir şey olursa olmaz. Nedir bilmiyorum daha. Ne tür çalışmalar oluyor onu bilemem. Diyelim ki, eğer bir sosyal medya üzerinde çok yanlış mesajlar kasıtlı veriliyorsa, diyelim ki 'Ben şimdi gördüm, önümde 10 tane insan öldü' diye birisi böyle bir mesajı yalan bir şekilde vererek bir kışkırtmacılık yapsa bunu kim için, hangi taraf olursa, ne için olursa olsun, neticede böyle bir şeyin halk içinde çok büyük paniklere sebep olacağı için buna muhakkak müsaade etmemek gerekir. Nasıl bir gazetede bunu yapmazsanız, orada yapılmaması gerekir."

Bu konuların hassasiyetine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Gül, devamında şunları söyledi: "Ama bunlar çok hassas konular tabi ki. Onun için kesinlikle, varsa eğer bu tip çalışmalar… Bilmiyorum, dün gördüm. Bunlar kesinlikle Avrupa hukukunun bizim beraber olmaya çalıştığımız, gelişmiş demokrasilerdeki hukukun asla gerisine düşmemesi gerekir. Kriterimiz, bu konudaki standartlarımız, demokratik hukuk standartlarımız. Hala pek çok reformlar yapıyoruz. Yapmaya, eminim ki tekrar başlanacaktır. Başlanması da gerektiğine inanıyorum. Hiçbir zaman bu ivmeyi kaybetmemiz lazım. Kaybedersek, biz kendimiz, bizi zayıflatırız. Her alanda, ekonomide de siyasi hayatta da, hukukta da reform sürecini canlı tutmamız gerekir. Bu tip çalışmaların ölçüsünün bu olması gerekir."

Avrupa Parlamentosu'nun Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik eleştirileri hatırlatılarak, "Avrupa ile ilişkilerimizi gerer mi bu süreç?" diye sorulması üzerine de Cumhurbaşkanı Gül, "Şimdi bu konuşmaların yorumunu yapacak bir durumum yok. Türkiye ile ilgili değerlendirmeler dışarıda da yapılırken, nasıl içeride ölçüsüz bir güç kullanma tanımını yanlış buluyoruz, Türkiye de tenkit edilirken ölçüsüz olunmaması gerekir. Bu herkes için böyledir. Onun ötesinde tabii ki, yani karşılıklı herkes birbirini tenkit edebilir. Bu ayrı bir konu" dedi.

"Türkiye üzerinde bir oyun oynandığı söyleniyor. Sizdeki veriler de böyle bir oyuna işaret ediyor mu?" sorusuna Cumhurbaşkanı Gül, şu cevabı verdi: "Şimdi yapılması gereken şey şu. Şimdi hepimiz Türkiye olarak, bu olaylarla ilgili sarsıntı geçirdik. Hepimizin alacağı dersler var. Herkesin alacağı muhakkak ki dersler var. Şimdi artık hemen toparlanmamız lazım. Yoksa kendi kendimize zarar vermeye başlarız. Kolay değil. İmaj yapmak için 10 sene uğraşırsınız ama onu bir haftada yıkarsınız. Onun için bu çok önemli. Türkiye'ye de hiç haksızlık etmemeniz gerekir. Noksanlar olabilir, eksikler olabilir. Bunlar başka şeyler. Bunların hepsi düzeltilebilir. İnsanlar tabii ki, bir itirazı varsa, geçenlerde söylediğim gibi, barışçıl bir şekilde, şiddete hiç başvurmadan bu itirazlar dile getirilebilir, getirilmesi de gerekir. Ama şiddete başvurmadan… Şiddet eğer olursa, varsa haklı bir itiraz, o da haksız duruma geçer. Bütün bunları kesmek lazım. Bundan sonrası zarar verir. İlk günlerde söyledim hatırlarsanız, demokraside farklı fikirler söylenir, her şey söylenir ama belli bir noktadan sonra da bunu başkalarının esir almasına, illegal örgütlerin devralmasına müsaade etmemek gerekir."

İstanbul'da geçtiğimiz ay temeli atılan üçüncü köprüye verilen isimle ilgili tartışmaların hatırlatılması üzerine Cumhurbaşkanı Gül şunları söyledi: "Şimdi, evet böyle bir hassasiyeti gördüm ben de. Belki şöyle yapılabilir, büyük bir devlet projesine Hacı Bektaş-ı Veli, Pir Sultan Abdal ismi verilebilir, çok önemli bir kamu projesine. Bu şekilde başka bir önemli projeye isim verilebilir."

Cumhurbaşkanı Gül, "Yavuz Sultan Selim ismi değişebilir mi?" sorusuna da şu cevabı verdi: "Onu bilemem doğrusu. Tarihte de doğrusu söylenen şeylerin tartışmalı olduğunu görürüz, tarihe, geçmişe baktığımızda. Yaşadığımız gün bile tartışmalı iken, geçmişi konuşurken, tartışmalı konular vardır. Ama madem ki vatandaşlarımızın bazılarında hassasiyet var, hassasiyet oldu. Önemli bir projeye, bir sürü proje yapılıyor, onlardan birisine, Hacı Bektaş-ı Veli ismi verilebilir. Bunlar, büyük insanlardır. Bu şekilde hepimizin kaynaşmasını sağlamamız gerekir."

Kaynak: Bültenler

Son Dakika Güncel 'Sokaklardaki Gösterilerin Artık Bitmesi Lazım' - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement