Suriyeli "Küçük Anne"Lerin Büyük Yükleri

HALİL FİDAN/ TUBA KARAHAN - Erken yaşta evlenerek eşleri, çocukları ve evlerinin sorumluluğunu üstlenmek zorunda kalan Suriyeli "küçük anneler", ülkelerinde 5 yıldır süren savaş nedeniyle bir de vatan özlemiyle yaşıyor.

Şanlıurfa'nın Harran ilçesindeki konteyner kentte kalan ve küçük yaşta anne olan kadınlar, bir yandan vatanlarından uzakta yeni bir yaşama alışmaya bir yandan da çektikleri sıkıntıları çocuklarına yansıtmamaya çalışıyor.

Günlerinin büyük bölümünü çocuklarıyla ilgilenerek ve ev işleriyle geçiren Suriyeli anneler, tüm zorluklara rağmen yaşama sımsıkı sarılıyor.

Liseye devam ederken 17 yaşında evlenen Şaze Hasan da küçük yaşta anne olan Suriyeli kadınlardan biri.

Henüz 35 yaşında olmasına karşın en büyüğü 17, en küçüğü 2 yaşında 8 çocuğu bulunan Hasan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, küçük yaşta evlendiğini, bir yandan eviyle ilgilenirken bir yandan da eğitimini sürdürdüğünü söyledi.

İlk çocuğunu üniversite birinci sınıftayken kucağına aldığını anlatan Hasan, "Üniversitedeyken arkadaşlarım derslerden sonra eğlenirken ben çocuğuma bakabilmek için eve gidiyordum. Bir yandan sınavlar vardı, eve gidince ise çocuklarımla uğraşıyordum. Bu anlamda küçük yaşımda anne olarak büyük zorluklarla mücadele ettim." dedi.

Daha sonra peşi sıra çocukları olduğunu ifade eden Hasan, çocuklarının bakımına rağmen eğitiminden geri kalmadığını ve üniversiteyi bitirince öğretmen olduğunu kaydetti.

Uzun yıllar hem öğrencileri hem de eviyle ilgilendiğini dile getiren Hasan, 7 çocuğunun Suriye'de dünyaya geldiğini, en küçük oğlunun ise 2 yıl önce Türkiye'de doğduğunu belirtti.

Yaşadıkları Hama'dan savaş nedeniyle 4 yıl önce Türkiye'ye geldiklerini bildiren Hasan, şunları kaydetti:

"Tam 'Çocuklarım büyüdü, rahatladım' derken Suriye'de bu kez savaş başladı. Esad'ın uçakları evlerimizi yerle bir etti. Bunun üzerine ülkemizi terk etmek zorunda kaldık ve zor koşullarda sınırı geçerek Türkiye'ye sığındık. Çocuk yaşta annelik yaşadım ve bu çok zordu ama hiçbir şey savaşın yaşattıkları kadar kötü olamaz. Allah'a şükür, güzel çocuklarım doğdu ve Hazreti Muhammed'in 'Cennet anaların ayağı altındadır' hadisine mazhar oldum. Şimdi de Türkiye'de en işi şekilde ağırlanıyoruz ve mutluyuz."

"Yaşıtlarımı eğlenirken görünce gıpta ediyorum"

Suriyeli Merva el-Ahmed de geçen yıl 17 yaşındayken evlendikten sonra, çatışmaların yoğunlaşması üzerine Halep'ten Türkiye'ye geldiğini anlattı.

İlk çocuğunu 6 gün önce kucağına aldığını belirten Ahmed, "6 gün önce kızım İlhem dünyaya geldi. Küçük yaşta anne olmak çok zor. Burada benim yaşımdakiler liseye gidiyor ama benim sorumluluğum çok fazla. Çocuğumu çok seviyorum ama yaşıtlarımı dışarıda eğlenirken görünce onlara gıpta ediyorum. İnşallah evladım benim yaşadıklarımı yaşamaz." dedi.

Hanan Dibo ise 16 yaşındayken Suriye'de evlendiğini ve küçük yaşta annelik duygusunu tattığını dile getirdi.

İki kızının bulunduğunu kaydeden Dibo, "Kendim 'anne' derken, bir anda anne oldum. Tabii ki zor bir durum. Bir yandan savaştan kaçtık, bunun zorluğu var, diğer yandan da küçük yaşta çocuk olunca çok zor ama Allah nasip etti doğdular, pişman değilim. 3 yıldır buradayız. Türkiye'yi çok seviyoruz ve buraya alıştık." ifadelerini kullandı.