Tunus'ta muhafazakar çizgideki Ulusal İnşa Partisi Genel Sekreteri Riyad eş-Şuaybi, 2014 seçimlerinden bu yana ülke siyasetinin belirleyicisi olan Nida Tunus Partisi'nin (NTP), üst düzey kadrolarındaki siyasi çıkar hesaplarının partiyi bölünmeye doğru sürüklediğini belirtti.
NTP'deki mevcut durumu AA muhabirine değerlendiren Ulusal İnşa Partisi Genel Sekreteri ve Siyaset Felsefecisi Şuaybi, NTP'nin ideolojik birlikten uzak, çok farklı fikir ve siyasi ekollerden gelen grupların oluşturduğu bir parti olduğunu savunarak, "NTP tarihi olarak farklı siyasi ve düşünce ekollerine sahip kişilerin bir araya geldiği bir siyasal oluşumdur. Bu iki gruptan biri solcu akımlardan gelen kişilerden diğeri de Burgiba döneminden gelen Tecemmu Partisi bağlılarından oluşmaktadır" dedi.
"Ortak hedef, Troyka hükümetine son vermekti"
NTP'yi oluşturan grupların, farklı fikir alt yapısı ve ekolleriyle "3'lü koalisyon Troyka'yı" kuran İslami çizgideki yönetime son verme noktasında birleştiklerini iddia eden Şuaybi, "Bunların ortak hedefi, Troyka'yı kuran İslamcıların yönetimine son vermekti. NTP'nin ilk hedefi Troyka hükümetini ortadan kaldırmak ve yerine kendi çıkarlarına uygun yeni bir hükümet kurmaktı" görüşünü dile getirdi.
Şuaybi NTP'deki eski Tecemmu Partisi ve sol eğilimli gruplara, ülkede yolsuzluk dosyalarının açılmasından endişelenip hesaba çekilmekten korkan sermaye çevrelerinin de katıldığını ardından dördüncü grup olarak medya patronlarının, tanıtım ve reklam çalışmaları için söz konusu partiye dahil olduğunu ifade etti.
NTP'nin Arap devrimlerini, "ortaya çıktığı yerde" başarısız kılmayı hedefleyen bölgesel taraflarla da ortak hareket etmeye başladığını belirten Şuaybi "İşte bu çıkar grupları güçlü bir ivmeyle 2014 yılında parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimlerine girdi ve kazandı" ifadelerini kullandı.
"Cumhurbaşkanı Sibsi, seçim vaatlerinin tersine hareket etti"
Şuaybi, dönemin NTP Genel Başkanı ve mevcut Cumhurbaşkanı El-Baci Kaid es-Sibsi'nin seçim programını Nahda Hareketi'ni yok etme söylemi üzerine bina ettiğini hatırlatarak şunları kaydetti:
"26 Ekim 2014'te parlamento ve 23 Kasım 2014'te cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrasında dönemin NTP Genel Başkanı Sibsi söz konusu seçimlerde ortaya koyduğu Nahda karşıtlığının tam tersine bir siyaset izlemeye başladı. Nahda Partisi'ni koalisyona dahil etti. Sibsi, bu siyaset değişikliğini partideki hiç kimseye danışmadan yaptı."
Sibsi ve Nahda Hareketi Lideri Raşid el-Gannuşi'nin birlikte hareketle bazı küçük partileri de içlerine alarak oluşturdukları hükümetin göreve başladığını dile getiren Şuaybi, "Hükümet kurulmasına rağmen NTP'deki çekişmeler devam etti. Cumhurbaşkanı Sibsi'nin yaşlı olması, ondan sonra gelecek kişinin kim olacağı ve yönetimde bazı makamların dağılımı gibi konular parti içindeki çekişmenin temel nedenlerinden bazıları sayılabilir" değerlendirmesinde bulundu.
Muhsin Merzuk ve Hafız Kaid es-Sibsi kanatları
Şuaybi NTP'deki çekişen tarafların ihtilaf nedenlerinin ideolojik olmadığını çıkarlara dayandığını ifade ederek şunları söyledi:
"Şunu belirtmekte fayda var, NTP'deki çekişmenin temelinde yönetimde makam elde etmek ve devletin önemli noktalarında yer almak var. Bunun en belirgin delili, ihtilafın iki tarafı NTP'nin Başkan Yardımcısı Hafız es-Sibsi ile partinin Genel Sekreteri Muhsin Merzuk kanatlarında bulunan kişilerin ideolojik açıdan farklılıklarıdır. Sibsi'nin tarafında bulunan şahısların birçoğunun sol ideolojiye sahip olmasına rağmen sol geçmişe sahip Merzuk'la aralarının iyi olmaması ancak böyle anlaşılabilir."
Mevcut Cumhurbaşkanı Sibsi'nin oğlu Hafız es-Sibsi'yi destekleyenlerin arasında NTP'nin sol düşünceye sahip temsilcilerinin bulunmasını örnek gösteren Şuaybi "Cumhurbaşkanlığı Divan Başkanı Rıda Bilhac, NTP İcra Komitesi Başkanı Bucuma Remili, Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Saide Gerraş gibi isimler sol geçmişe dayanmalarına rağmen sol kanadı temsil eden Merzuk'un yanında yer almayıp, oğul Sibsi'yi desteklediler ve onunla birlikte hareket ettiler" diye konuştu.
Tunus'taki bu siyasi çekişmeyi yıllar öncesinin Burgiba dönemine benzeten Şuaybi "Burgiba döneminin sonlarında da benzeri bir mücadele oluşmuştu. Yaşının ilerlemiş olması kendisinden sonra gelecek olanın kim olacağı ve onun yerine kimin oturacağı düşüncesi Kartaca Sarayı'nda çekişmelere neden olmuştu. Şimdi benzeri çekişmeler yeniden yaşanıyor" şeklinde konuştu.
"Merzuk'un istifası onurunu korumaktan başka bir şey değildir"
Şuaybi, NTP Genel Sekreteri Merzuk'un görevinden "onurunu kurtarmak için istifa ettiğini duyurduğunu" hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Cumhurbaşkanı Sibsi, parti içi çekişmelerin giderilmesi için çaba gösterdi ancak başarılı olamadı. Merzuk'a yurt dışı gibi farklı konumlarda önemli görevlere atanması teklifinde bulundu ancak Merzuk bunu kabul etmedi. Son olarak Sibsi, duruma 13'ler Komitesi'yle müdahale etti. Böylece genel sekreterlik makamı aslında kaldırılmış oldu. Bundan dolayı Merzuk görevinden istifa etmiş değil görevden alınmış sayılır. Gerçekte Merzuk'un istifası onurunu korumaktan başka bir şey değildir."
Oğul Sibsi'nin Merzuk ve ekibini tasfiyeye gücünün yetmemesinden dolayı Cumhurbaşkanı Sibsi'nin müdahalesine ihtiyaç duyulduğunu ifade eden Şuaybi, "Merzuk'un NTP'deki görevinden istifasını ilanına rağmen partide kalmaya devam ettiğini görüyoruz. Bunun nedeni, NTP'de Sibsi'nin yerine oturmaya olan ısrarından kaynaklanıyor" görüşünü savundu.
"Merzuk, üst düzeye, oğul Sibsi tabana hakim"
Şuaybi, NTP'deki kanatların parti içindeki güçlerine dair ise "Hafız kanadı partinin alt tabanını ve teşkilatları elinde tutarken, Merzuk kanadıysa parti ileri gelenlerini, kültürlü tabakayı yanına aldı. Merzuk, parti içindeki seçkin şahsiyetler ve partinin belirgin tanınmış yüzleri ve üst düzey tabakasına sahipken halk tabanında karşılığı çok daha azdır" şeklinde konuştu.
NTP bünyesinde oğul Sibsi'nin tabanda karşılığı olduğunu vrugulayan Şuaybi, "Sibsi, devrimle ilga edilen Tecemmu Partisi'nin eski halk kadrolarına, düşünce ve mantık olarak da halk tabanına daha yakındır. Bundan dolayı da bölgelerde parti çalışmalarını yürüten il teşkilatlarındaki parti üyeleri Sibsi'ye kendilerini daha yakın görürler" ifadesini kullandı.
"Devlet gücüyle hasımları tasfiye tehlikelidir"
NTP'deki iç çekişmenin devlet mekanizmalarına sıçramadığı sürece sorunun parti içi bir sorun olarak kalacağını söyleyen Şuaybi "Ancak tarafların her ikisinin geçmişindeki siyasi kültüründe, devletin gücünü kullanarak hasımları yok etme anlayışı bulunuyor. İşte tehlike burada söz konusudur" dedi.
Tunus'ta 14 Ocak 2011 Yasemin Devrimi'nin ardından 2012'de kurulan NTP, 26 Ekim 2014'te yapılan parlamento seçimlerinde 217 sandalyelik meclisten 86 milletvekili çıkarmıştı. Cumhurbaşkanı Sibsi, Habib es-Sıyd'a 5 Ocak 2015'te hükümeti kurma görevi vermiş, hükümet 5 Şubat'ta meclisten güvenoyu alarak göreve başlamıştı.
Son Dakika › Güncel › Tunus'taki Siyasi Gelişmeler - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?