Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, "Diyanet İşleri Başkanlığı olarak 400'e yakın noktada aile ve dini rehberlik büroları kurduk. Nedir derdimiz? Ailelerimiz mutlu, huzurlu olsunlar. Sabır ve tahammülle birbirlerine yardımcı olsunlar." dedi.
Diyanet İşleri Başkanlığı ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığınca, Türkiye Diyanet Vakfı Kocatepe Konferans Salonu'nda, "Yaşlılar Haftası ve Çanakkale Şehitlerini Anma Programı" düzenlendi.
Erbaş, burada yaptığı konuşmada, hayatın her döneminin kendine ait özellikleri ve güzellikleri olduğunu belirtti.
TRT 1'de yayımlanan "Ömür Dediğin" isimli programı izlediğini ifade eden Erbaş, şöyle konuştu:
"Bir seferinde sunucu sordu. Zannederim 65 yıllık evlilerdi. Sunucu, 'Bu kadar evli kaldığınıza göre birbirinize çok aşıksınız değil mi teyzeciğim?' dedi. Teyze, 'Yavrum sen aşkı nasıl tanımlıyorsun? Bana göre aşk tahammül etmektir.' dedi. Tarife bakar mısınız? Şimdi kara sevdayla kendilerine bağlanan fakat bir-iki yıl sonra boşanan gençlerin sayısı yüzbinlerce var. Ne oldu o aşk? Tahammül edemediklerinden o evlilik çöktü, yıkıldı gitti. Aşk da hiçbir şey de kalmadı. Demek ki sabır ve tahammül ne kadar önemli bir şey."
Erbaş, ailenin, evliliğin ve uzun yıllar bir arada yaşamanın çimentosunu sevgi, saygı, sadakat, sabır ve tahammül gibi kavramların oluşturduğunu vurguladı.
"Arif olan pek çok yaşlı var"
Yaşlılığı "bilgelik dönemi" olarak nitelendiren Erbaş, diploması olmayan ama arif olan pek çok yaşlının bulunduğunu söyledi.
Çocukları mutlu, yaşlıları huzurlu bir dünyayı kurmanın insani ve İslami bir görev olduğunu ifade eden Erbaş, şöyle konuştu:
"Yaşlıları huzursuz, çocukları mutsuz bir dünya, merhamet ve medeniyet sınavını geçemez ve nitekim geçemediğini de görüyoruz. Toplumlarda maalesef yaşlıların çok mutlu ve huzurlu olduğunu göremiyoruz. Bunun için gayret ediyoruz. Diyanet İşleri Başkanlığı olarak 400'e yakın noktada aile ve dini rehberlik büroları kurduk. Nedir derdimiz? Ailelerimiz mutlu, huzurlu olsunlar. Sabır ve tahammülle birbirlerine yardımcı olsunlar. Birbirlerini kırmasınlar üzmesinler. Anna-babalarına saygılı olsunlar."
"Mehmetçiğimiz büyüklüğünü gösterdi"
Gençlere, yaşlılarda kendi yaşlılıklarını görmesi ve ona göre davranmasını tavsiye eden Erbaş, böyle davranmanın büyük bir erdem ve ahlaki sorumluluk olduğunu anlattı.
Erbaş, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 103. yıl dönümü olduğunu hatırlatarak, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bir 18 Mart Zaferimiz daha oldu. Şanlı ordumuzun, Türk Silahlı Kuvvetlerimizin ulaşmış olduğu 18 Mart 2018 zaferi. Orada Mehmetçik'imiz büyüklüğünü gösterdi. Terör örgütlerinin bundan sonra artık milletimizi rahatsız etmesi zorlaştı. Çünkü onları silip süpürdü. Birçoğunu etkisiz hale getirdi. Çanakkale'de nasıl ülkemizin işgalini engellediyse, bugün de Suriye sınırında, oradan girip ülkemizi işgal etmeye kalkışmak için kurulacak olan o terör devletini yerle bir etti elhamdülillah."
"Yaşlılar toplumun baş tacı"
Aile ve Sosyal Politikalar Bakan Yardımcısı Mehmet Karabay ise yaşlıların toplumun baş tacı olduğunu söyledi.
Yaşlıların milletin hafızası olduğunun altını çizen Karabay, şunları kaydetti:
"Günümüzde devletimiz 500 bin civarında yaşlı ve engellimize bakım çerçevesinde destek veriyor. Bu imkanları olmayanlar için Bakanlığımızın kontrolünde, devletimizin huzur evlerinde yaşlı bakım ve rehabilitasyon merkezlerinde hizmet veriyoruz."
Programda, Yaşlılar Haftası dolayısıyla Erbaş, Güngör Başyiğit'e, Karabay da Yüksel Tabak'a çiçek ve Kur'an-ı Kerim hediye etti.
Son Dakika › Güncel › Yaşlılar Haftası ve Çanakkale Şehitlerini Anma Programı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?