Avustralyalı Bilim İnsanları "Çöp" Dna'nın Son Derece Önemli Rolünü Ortaya Çıkardı

SİDNEY, 23 Mart (Xinhua) — Ekibin lideri olan Queensland Üniversitesi'nin Queensland Beyin Enstitüsü'nden sinirbilim doçenti Timothy Bredy; bu keşfin sonucunda, beyindeki rahatız edici anıları doğrudan değiştiren bölgeleri hedef alan bir tedavinin geliştirilmesine yardımcı olabileceğini söyledi. Araştırmacıların Çarşamba günü Cell Reports adlı bilimsel dergide yayımlanan bulguları, travmanın bir hücredeki gen ve genetik malzemenin tamamı olan genom üzerindeki etkisine ilişkin bir araştırmaya dayanıyor.

Bredy, Çarşamba günü Xinhua'ya verdiği demeçte, araştırmacıların uyaranlara karşı belirli bir şekilde tepki vermek üzere eğitilen fareleri nasıl test ettiğini anlattı. "Fareleri davranışsal olarak eğitiyoruz ve sonra deneyimin hemen ardından farelerin prefrontal korteksindeki spesifik hücre türlerini inceleyerek genlerin söz konusu deneyime tepki olarak nasıl ifade edildiğini görmeye çalışıyoruz" diyen Bredy, ulaştıkları sonuçların beklentileri dışında olduğunu sözlerine ekledi. Bredy, "Yakın zamana kadar bilim insanları, genlerimizin çoğunluğunun, temelde herhangi bir şey yapmayan 'çöp' DNA'dan oluştuğunu düşünüyordu" dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü: "Ama bu bölgeleri araştırmaya başlayınca genomun çoğunun aktif olduğu fark ettik."

Bredy ve Çin ile ABD'den bilim insanlarının da bulunduğu ekibi, deneyime tepki olarak kaç tane uzun protein kodlamayan RNA'nın (lncRNA) aktif şekilde ifade edildiğini görünce "çok şaşırdı". Bredy, yaptıkları atılımın, "standart sekanslama yöntemleriyle görülemeyen genom bölgelerine son derece parlak bir ışık tutan" güçlü bir yeni sekanslama yaklaşımının kullanılması sayesinde mümkün olduğunu söyledi. Bredy, "Bu, başka türlü maskelenecek olan genom bölgelerine odaklanmanın gerçekten ilginç bir yolu" dedi ve ekledi: "Bu, Hubble Teleskobu'nun gücünü kullanarak beynin bilinmeyen bölgelerine bakmak gibi bir şey." Ekip, bu teknoloji sayesinde insan genomunun nispeten bilinmeyen bölgelerinde 433 adet lncRNA tespit edebildi.

Bredy, ADRAM (Bellekle İlişkili Aktiviteye Bağlı lncRNA) denilen yeni genin, "hücrenin içinde moleküller için bir yapı iskelesi" olarak işlev gördüğünü ve korku giderici anı oluşumunun koordinasyonuna yardımcı olduğunu dile getirdi. Bredy, "Bulgularımıza göre lncRNA'lar, dinamik çevresel sinyaller ile beyinlerimizin korkuya tepki verme biçimini kontrol eden mekanizmaları arasında bir köprü oluşturuyor" ifadelerini kullandı. Bredy, "Sonraki aşamalarda beyindeki lncRNA aktivitelerini incelemeye devam ederek hücrenin farklı bölmelerindeki rollerine bakacağız ve lncRNA'ların seçiciliklerinden yararlanmaya… bilişsel bozuklukları tedavi etmeye çalışacağız" diye konuştu.