Bahçeli: Bunun Adı Dünyanın Her Yerinde 'Despotluk' - Son Dakika
Politika

Bahçeli: Bunun Adı Dünyanın Her Yerinde 'Despotluk'

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmada eğitim komisyonunda yaşananları değerlendiridi.

13.03.2012 12:41  Güncelleme: 13:29

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonunda yaşanan olayları değerlendirirken,

"Eğitim alanında yapılması düşünülen bir düzenlemenin, yangından mal kaçırırcasına yasalaşması için uğraşılır ve toplumdaki farklı görüş, kanaatler dinlenmeden vicdanlar kanatılırsa bunun adı dünyanın her yerinde 'despotluk' olarak tanımlanacaktır" dedi.

Bahçeli, partisinin TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmada, "milli eğitim sisteminde yapılması planlanan değişikliğin, komisyonda görüşülmesi sırasında yaşananların, bu doğrultuda Adalet ve Kalkınma Partisi'nin kabalığı, eşkıyalığı ve Meclis'i arenaya çeviren şuursuzluğunu fazlasıyla gösterdiğini" öne sürdü. Devlet Bahçeli, "Elbette, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin, alelacele hazırladığı, üzerinde hiç düşünmeden, sağlıklı bir değerlendirmeye tabi tutmadan yasalaştırmaya çalıştığı üç tane dördün toplamıyla sembolleşen eğitimdeki yeni düzenleme teklifi, çok sorunlu ve sancılı bir sürecin de kapısını aralamıştır" diye konuştu.

"Bu alandaki ısrar ve inat, hayati nitelikli ve gelecek nesilleri ilgilendiren bir konuda saflaşmaya, mevzilere çekilmeye sebebiyet vermiştir" ifadesini kullanan Bahçeli, şöyle devam etti:

"Adalet ve Kalkınma Partisi'nin, yasalaştırmak için uğraştığı eğitim sisteminden, yalnızca kendisine oy vermiş kişilerin çocukları istifade etmeyecektir. Konu çok hassas ve milletimizin her ferdini doğrudan ya da dolaylı alakadar etmektedir.

Eğitim alanında yapılması düşünülen bir düzenlemenin, yangından mal kaçırırcasına yasalaşması için uğraşılır ve toplumdaki farklı görüş ve kanaatler dinlenmeden vicdanlar kanatılırsa bunun adı dünyanın her yerinde 'despotluk' olarak tanımlanacaktır. Adalet ve Kalkınma Partisi Hükümeti, böyle bir müstebit siyaset hastalığına yakalanmış ve Alman Nazi yönetimine bile taş çıkarmıştır. Komisyonda sunulan kanun teklifi görüşülürken, iktidar partisinin terör estiren, zorba ve siyasi nezaketten uzak tavır ve yaklaşımları yakışıksızdır, yanlıştır ve yozlaşmanın çatırtılarıdır. Kendi dışındaki söz, düşünce ve önerilere kapalı olan ve yapılan itirazlara karşı da vahşiyane davranış sergileyen Adalet ve Kalkınma Partisi zihniyetinin, demokratik vicdanı körelttiği ve yaraladığı bu son olayla iyice netleşmiştir.

'Pazara kadar bitirin' talimatını alan Adalet ve Kalkınma Partisi milletvekillerinin, komisyonu işgal girişimleri, günlerdir dört maddesi görüşülmüş bir teklifin, 23 dakikada 20 maddesinin kabulü neresinden bakarsak bakalım, Adalet ve Kalkınma Partisi hırsı ve hıncından başka bir şey değildir. Yalnızca prosedürün tamamlanması adına ihtisas komisyonunda görüşülen teklif, demokratik müzakereden zerre kadar nasibini alamamıştır.

Zorlamalarla ve emrivakilerle TBMM Genel Kurulu'na getirilen yasa teklifinin, mutlaka geri çekilmesi ve gerginliğin acilen sonlandırılması gerekmektedir."

"Yumruğunu sıkan..."

"Anayasa hazırlığı konusundaki geniş uzlaşma arayışıyla eğitim konusundaki tacizci ve hiç kimseye soluk aldırmayan siyasi davranışın, taban tabana zıtlık içerdiğini" savunan Bahçeli, "Yumruğunu sıkan Adalet ve Kalkınma Partisinin, Başbakan'ın uzaktan kumandası ve yönlendirmesiyle önüne gelene vurduğunu ve karşısında dikilenleri bertaraf ettiğini" söyledi. Bahçeli, "Şayet bundan sonra herhangi bir milletvekilinin kılına halel gelirse bunun vebali ve sorumluluğu tamamıyla Başbakan'ın üzerine olacaktır" dedi.

"Eğitimde reform yutturmasıyla içine girilen yolun, daha ilk etaplarında yıkım projesinin sarp geçitleriyle kesişmesi karşımıza çok ciddi bir sorunu çıkarmıştır" diyen Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Eğitim Bakanı'nın ifadelerinden anlaşıldığı kadarıyla, hazırlanan yeni eğitim modelinde anadilde eğitime de yeşil ışık yakılacaktır. Bu yaklaşım, her ne kadar şahsi görüş olarak nitelendirilmiş olsa da Adalet ve Kalkınma Partisi'nin niyeti, fikri ve varmak istediği mecra şimdiden belli olmuştur. Adalet ve Kalkınma Partisi için asıl hedef, geleceğimizi esaret altına almak için bugünden girişimlerde bulunmak, körpe dimağları, diri heyecanları ve gencecik ümitleri parçalanmanın ara bir istasyonu haline getirmektir.

Milli eğitim sisteminin boğazına kement geçiren Adalet ve Kalkınma Partisi Hükümeti, daha iyiye ve daha gelişmiş bir ülke manzarasına ulaşılma konusunda vizyonsuz ve beceriksiz olduğundan, günlük siyasi menfaatler paralelinde hareket etmeyi kendisi için çıkar yol görmüştür. Cumhurbaşkanı'nın rövanşist eğilimlerin mahsurlarından bahsetmesi anlaşıldığı kadarıyla Adalet ve Kalkınma Partisinde cevap bulmamıştır.

Türkiye, eğitiminden ekonomisine, siyasetinden sanatına kadar milli gerçeklerden, kabullerden ve bizzat millet taleplerinden ayrılmamalı ve bu yoldan sapmamalıdır."

- TBMM

Kaynak: AA

Son Dakika Politika Bahçeli: Bunun Adı Dünyanın Her Yerinde 'Despotluk' - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement