Türkiye Diyanet Vakfınca bu yıl 35'incisi düzenlenen Türkiye Kitap ve Kültür Fuarı kapsamında gerçekleştirilen Beyazıt ramazan sohbetlerinin konuğu yazar Cengizhan Orakçı oldu.
Beyazıt Devlet Kütüphanesi'nde gerçekleştirilen etkinlikte "dil devrimi" üzerine konuşan Orakçı, "Atatürk'ün vefatından sonra dilde devrimciler aşırıya giderek dili sadeleştirmeye başladılar. Öz Türkçecilerden Nurullah Ataç, bir yazısında Türkçe'nin sadeleştirmesinin asıl nedeninin Latince ve Yunanca eğitimi verilmesi olduğunu söylüyor." dedi.
Dilde sadeleştirmeyle toplumun konuşamayan, kekeme bir topluma dönüştüğünü söyleyen Orakçı, şunları söyledi:
"Dilde sadeleştirme Sultanahmet Camii'nden sürekli bir taş çekmeye benziyor. Dil bizim sarayımızdır. Bu saraydan taşları çekmeye başlarsanız göçer. Dil varlığın evine benzetilir. Artık sözlüğümüzde kelime sayısı 220 bin iken 45 bine indirildi. Dilimizde kelimeler azaldıkça nesiller arasındaki bağlar da koptu."
İmkan kelimesi yerine olanak kelimesinin kullanılması gibi pek çok kelimenin yerine öz Türkçe diyerek başka kelimeleri zorunlu hale getirmenin nesiller arasındaki kopuşları beraberinde getirdiğini kaydeden Orakçı, kelimelerin her birinin bir inci kadar değerli olduğunu ve dilden atılmasının kabul edilmez olduğunu vurguladı.
Orakçı, "Kelimeler Atalarımızın ortaya koyduğu kültür değerlerini taşıyıp bize getiriler. Biz bunun için kelimeleri koruyup gelecek nesillere aktarmalıyız. Örneğin akıl kelimesinin yerine us kelimesi konuldu. Uslu çocuk ve akıllı çocuk arasındaki anlam farklılığı bile bize durumun ne kadar vahim olduğunu gösteriyor. Bu dilden kelime atmanın ben bir art niyet olduğunu düşünüyorum. Bu durumun bizi Kur'ani kelimelerden uzaklaştırdığını görüyoruz." şeklinde konuştu.
Son Dakika › Kültür Sanat › Beyazıt Ramazan Sohbetleri - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?