Efsane başkan Ali Şen, çok özel açıklamalar yaptı.
Fenerbahçe'nin tarihinin en kötü lig başlangıcını yaptığını söyleyen Şen, bu kötü dönemin geçeceğini belirtti. Şen "Fenerbahçe, Şampiyonlar Ligi şampiyonu olup kupayı ülkemize getirecek. Taraftarımız da yeni yapılan büyük havalimanında takımı karşılamaya gidecek" diye konuştu. Fenerbahçeli Başkan
Recep Tayyip Erdoğan'ın çok büyük bir lider olduğunu söyleyen Şen, sözlerine şöyle devam etti:
"Erdoğan'ın insani yanı da müthiş. Eşimi kaybettiğimde, torunumu kaybettiğimde o kadar meşguliyeti arasında yarım saat boyunca benimle konuştu, teselli etti beni."
"AB için referandum yapsak sonuç 'Hayır' çıkar" diyen Şen, bu sonucun AB'yi ekonomik krize sokacağını sözlerine ekledi. Başkan Erdoğan'ın konuşmalarının Arap dünyasındaki insanlar tarafından büyük bir hayranlıkla izlendiğini de belirten Şen, "Ben Arap dünyasındaki insanların Erdoğan sevgisini kendi gözümle de gördüm" dedi...
Sabah'ta yer alan röportaj şöyle;
Yıllarca Fenerbahçe başkanlığı yaptınız. Fenerbahçe sizin hayatınızda nasıl bir yere sahip?
Hayatımda en değer verdiğim şey önce ailem, sonra da Fenerbahçe. Sarı-lacivert benim hayat kaynağım. Fenerbahçe'de önce basketbol şubesi sorumlusu oldum. Kulüpte basketbolun gelişmesi için çok çalıştım. Futbol kadar ilgi görmeyen basketbol tribünlerini taraftarla doldurdum. Hatta bizden önce
Galatasaray ve Beşiktaş, basketbola yatırım yapmıyordu. Bizi gördükten sonra onlar da yatırım yapmaya başladı.
Basketbol şube sorumluluğu görevimi yürütürken teklif üzerine Fenerbahçe başkanlığına aday oldum ve seçildim. Benim dönemimde Galatasaray ve Beşiktaş başkanlarıyla yakın ilişkimiz vardı. Maçları yan yana izlerdik. Alp Yalman, Ali Uras, Faruk Süren; aile dostlarımdı. Haftada bir ailece yemeğe çıkardık. Çok güzel bir ilişkim vardı hepsiyle. Transfer yaparken bile birbirimize yardımcı olurduk. Mesela Beşiktaş Başkanı Mehmet Üstünkaya ile maç izlerken benden Ali Kemal'i istedi. "Görüştün mü, istiyor mu Beşiktaş'a gelmeyi?" dedim. "Evet, konuştum" deyince, ben de "Tamam" dedim ve transfer oldu. Pazarlık bile yapmazdık, ayıp olur, hepsi arkadaşımız diye.
FUTBOLDA CENTİLMENLİK YOK
Kulüp başkanları arasında böyle ilişkileri göremiyoruz artık...
Kişilere bağlı demek ki... Ben derbi maçlarında başkanları arayıp "Kuralların dışında ne kadar bilet istiyorsunuz?" diye sorardım. Onlar da bana sorardı. Futbolda bu centilmenlik kalmadı ne yazık ki... Halbuki şimdi Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş'ın başkanları çok beyefendi insanlar. Bunlar arasında yeniden yakalanabilir bu samimiyet.
FB'nin eksiği ne şu anda?
Mali sorunları, eski yönetimle yeni yönetim el ele verip takımımıza yakışır şekilde ve büyük bir olgunlukla halletmeli. Takımın zarar görmemesi gerekiyor bu süreçte. Hepimiz Fenerbahçe için varız. Fenerbahçe çok büyük bir kulüp. Herkes bunun farkında olarak davranmalı. Bugün futbolcularımız Fenerbahçe'nin ne kadar önemli bir takım olduğunu bilmiyor, ne kadar şanslı olduklarının farkında bile değiller. Mesela sportif direktör Comolli, Fenerbahçe'nin ne kadar önemli bir takım olduğunu bilmiyor. Kulüp yönetiminde direktör tamamlayıcı ve sürükleyici bir role sahiptir. Bu rolü, bizim muhteşem taraftarımız üstlendi bugün. Dünyada böyle özel bir taraftar yok; kimse kusura bakmasın.
Siz iyi bir Fenerbahçeli olmanın yanı sıra çok başarılı da bir işadamısınız. Türkiye'nin ekonomik gidişatını nasıl görüyorsunuz?
50 yıldır Rusya ile ticaret yapıyorum. Önce deri işindeydim, sonra havayolu şirketi kurdum. Şimdi de Rusya'dan doğalgaz ithal ediyorum. Yıllardır ticaret yapan biri olarak şunu söyleyebilirim ki, bugün dünyanın her yerinde ekonomik zorluk yaşanıyor. Dünyanın hiçbir yerinde ekonomik açıdan rahatlık yok. Kendi açımızdan ise 2018 yılında Türkiye nasıl yönetiliyor ve dünyadaki yeri nasıl, buna bakmak gerekiyor. Başkan Erdoğan, daha önce alışık olmadığımız biçimde dünya liderlerine kendi fikrini aşılıyor. Birleşmiş Milletler'de "Dünya beşten büyüktür" dedi. Çok doğru söyledi. Beş ülke, diğer ülkeleri yönetiyor. Bu matematiği kimse reddedemez. BM'nin ilk kurulduğundaki gibi değil dünya artık. Amerikalı yöneticilerin, değişen dünya sisteminde artık eskisi gibi güçlü olmadığını bilmeleri gerekiyor. Bugün dünyanın her yerinde Amerikan askeri var; ya bölgesel, ya da mikro savaşın içindeler. Amerika artık bu savaş ekonomisini taşıyamaz. Ben yakın gelecekte Avrupa Birliği'nin de parçalanacağını düşünüyorum. Başkan Erdoğan'ın "AB için 81 milyona gideriz" açıklaması çok doğru. Madem demokrasi diyoruz, halka soracağız. Başkanlık sistemini de halkımız oyladı, bunu da oylarız. Çıkan sonuca da AB saygı duymak zorunda.
Sizce AB konusunda referanduma gitsek ne sonuç çıkar?
Bence Türk halkı referandumda 'Hayır' der. Bugün AB bizi istemiyor, peki biz istiyor muyuz acaba? Geçmişte Avrupa Birliği'ne girmeyi çok isteyen biriydim ama bize son beş-altı yıldır standart dışı muamelesine isyan ediyorum artık. Bizi kullanmak istiyorlar. Bugün AB referandumu yapsak ve 'Hayır' çıkarsa bu sonuç AB'yi ekonomik krize sokar. AB, bize yıllardır ihracat yapıyor. Sonuç 'Hayır' çıkarsa bizim gibi ihracat yaptığı bir ülkeyi kaybeder AB. Bu da kendi ekonomilerini çok olumsuz etkiler, işsizlikler artar. Biz onlardan aldığımız ürünleri dünyanın başka yerinden de alırız.
Biz değil, AB zararlı çıkar. Başkan Erdoğan'ın TRT World Forum'daki AB'ye yönelik konuşmasını dinledim.
Dünyadaki diğer liderlerin yapamayacağı kadar cesur bir konuşma yaptı. Her şeyden önce Erdoğan, dünyadaki tüm siyasi gelişmelere hakim bir lider olarak müthiş bir konuşma yaptı. Başkan Erdoğan'ın konuşmaları Arap dünyasındaki insanlar tarafından büyük bir hayranlıkla izleniyor. Arap dünyasındaki insanların Erdoğan sevgisini kendi gözlerimle de gördüm.
Erdoğan, büyük bir lider. İnsani yönü de müthiş.
Eşimi kaybettiğimde, torunumu kaybettiğimde hemen aradı beni. O kadar meşguliyeti arasında yarım saat boyunca benimle konuştu, teselli etti beni.
İKİ KEZ YENİLDİM BİRİ EŞİMİN, DİĞERİ TORUNUMUN KAYBINDA
Yıllar önce Türkiye'yi de yasa boğan bir acı yaşadınız; torununuz Alp Şen'i kaybettiniz. Bu kayıp sizin hayata bakışınızı nasıl etkiledi?
Çok kötü etkiledi.
Sabah gözümü açtığımda aklımda, gece uyurken aklımda. Allah kimseye yaşatmasın.
Eşimi Nisan ayında kaybettim.
Teşhis, 2015 yılında konmuştu. Tedavi gördü ama sanki neticesine alışmıştık.
Tek tesellim; acı çekmeden vefat etti eşim. Alışmıştım bu duruma. Ama torunumun Alp... O kaza hayatımızı, içimizi dışımızı kararttı. Onun ani kaybı beni mahvetti. Kader işte, elden bir şey gelmiyor.
Hayatımda iki kez yenildim, hem de çaresizlik içinde kalarak. Biri eşimin kaybı, diğeri de torunumun kaybı.
FENERBAHÇE TARAFTARI ATATÜRK HAVALİMANI'NA SIĞMAZDI
Ali Koç seçildiği dönemde taraftarda büyük bir beklenti yaratmıştı ama beklenti karşılanmadı gibi görünüyor. Siz ne düşünüyorsunuz?
Ali Koç,
Aziz Yıldırım'dan yönetime girme teklifi aldığında ilk bana gelmişti.
Ben de mutlaka yönetime girip tecrübe sahibi olması gerektiğini söyledim. Çok verimli bir çalışma döneminden sonra en büyük hayali olan Fenerbahçe başkanlığına seçildi. Ali Koç, Avrupa'daki kulüp başkanlarıyla yarışacak düzeyde önemli bir isim. Fenerbahçe sevgisinden dolayı büyük fedakarlık yapıyor. Ancak Fenerbahçe, tarihindeki en kötü başlangıcını yaptı. Bundan dolayı da kaşları çatanlar var. Ben ilk seçildiğim dönemde de takım kötü durumdaydı. Kendi dönemime benzetiyorum şu anda yaşananları. Hatta taraftarın 'Ali Şen Başkan, Fenerbahçe şampiyon' sloganı o dönemde başladı söylenmeye. Çok iyi transferler yaptık, çok çaba sarf ettik ve takım şampiyon oldu. Ali Koç başkanlığında da bu kötü dönemin geçeceğine ve Fenerbahçe'nin hem Türkiye'de, hem Avrupa'da şampiyon olacağına inanıyorum. Fenerbahçe Şampiyonlar Ligi şampiyonu olup kupayı ülkemize getirecek. Taraftarımız da yeni yapılan büyük havalimanında takımı karşılamaya gidecek. Zaten
Atatürk Havalimanı'na sığmazdık. Bence Fenerbahçeli Başkan Erdoğan, dünyanın en büyük havalimanını Fenerbahçe o kupayı getirdiğinde taraftarımız alana sığsın diye yaptı.
İnşallah o güzel günleri de göreceğiz.
Sizin düşünceleriniz neler ?