Türel: Hepiniz Antalya'ya Farklı Bir Renk Kattınız

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, Türkiye'de eleştirilerin sloganla değil, mizahi bir dille zekice, yaratıcılıkla yapılması gerektiği fikrinin doğru olduğunu belirterek, "Hem uyarıcı hem de birleştirici, sevgiyle, saygıyla eleştiren dili güçlendirmemiz gerekiyor" dedi.

Bu yıl 51'incisi düzenlenen Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali'nin gala yemeği, bir otelde verildi.

Galaya, aralarında Yılmaz Erdoğan, İlyas Salman, Salih Güney, Eşref Kolçak, Gülsen Tuncer ve Volkan Severcan'ın da yer aldığı çok sayıda oyuncu ve yönetmen katıldı.

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, galada yaptığı konuşmada, festivale katılan yönetmen ve oyunculara katkılarından dolayı teşekkür etti.

Yarım asırlık Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali'ni sürdürmekten büyük mutluluk duyduklarını ifade eden Türel, "Hepiniz Antalya'ya farklı bir renk kattınız. Bir anlam yüklediniz. Kültür hayatını zenginleştirdiniz. Sizlere ne kadar teşekkür etsem azdır" dedi.

Birlik ve beraberlik vurgusu yapan Türel, şöyle devam etti:

"Son zamanlarda birbirimizi dinlemenin, anlamanın çok önemli bir ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Hatta her zamankinden daha fazla ihtiyaç var. Dünyanın ve Türkiye'nin buna daha fazla ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Bir milleti millet yapan en önemli unsurlardan bir tanesi, bütün milletin ortak sevgisini kazanmış olan sanatçılardır. Maalesef Türkiye'de zaman zaman sanatçılarımıza yapılan bir takım ayrıştırma suçlamalarını üzüntüyle takip ediyorum. Basit örnek vermem gerekiyorsa İskender Pala, Yaşar Kemal, Orhan Pamuk, Sezai Karakoç, farklı kesimler tarafından farklı ele alınabiliyor. Oysa böyle olmamalı. Bundan fevkalade üzüntü duymaktayım. Sanat ve sanatçı ayrıştırmaz. Sanat ve sanatçı birleştirir, bütünleştirir."

"Sanatın dili estetiktir, güzelliktir"

Türk sinemasının Filiz Akın, Fatma Girik, Hulusi Kentmen, Münir Özkul ve Ediz Hun gibi oyuncularla uzun dönem birleştirici rolü çok iyi sürdürdüğünü vurgulayan Türel, bunu yeniden birlikte başaracaklarına inandığını aktardı.

Türel, şöhret ve para için değil, aşkla sinema yapan kuşağın bu millete sevgi verdiğini dile getirerek, "Bunun bu şekilde devam edeceğine inancımı da tekrar etmek istiyorum. Bu birleştirici role her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var. Sanatın dili estetiktir, güzelliktir. Türkiye'de eleştirilerin sloganla değil, mizahi bir dille zekice, yaratıcılıkla yapılması gerektiği fikri çok doğru. Hem uyarıcı hem de birleştirici, sevgiyle, saygıyla eleştiren dili güçlendirmemiz gerekiyor" diye konuştu.

"Antalya'yı bir sinema merkezi yapmak istiyoruz"

Her zaman tam demokrasinin, hak ve özgürlüklerin mücadelesini veren bir siyasetçi olduğunu vurgulayan Türel, özgürlük olmadan sanatın olmayacağını, sansürün ve oto sansürün sanatın doğurganlığını önleyeceğini belirtti.

Türkiye'de birçok kentin film şehri olmak istediğini dile getiren Türel, şunları kaydetti:

"Antalya'yı bir sinema merkezi yapmak istiyoruz. Antalya'nın bu iddiasıyla farklı bir yere sahip olduğunu özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün Antalya, dünyada en fazla turist ağırlayan üçüncü şehir. Antalya, 12 milyon yabancı turiste ev sahipliği yapan, dünyaca bilinen eşsiz tarihi ve doğal zenginliğe sahip olan bir şehirdir. Antalya, güneş ışığı ve tarihiyle doğal bir platodur ama Antalya'yı sinema merkezi yapacaksak doğal platolarının dışında teknolojinin bütün imkanlarının kullanıldığı platolarla da donatmamız gerekiyor. Buna belediye olarak öncülük edeceğimizi de duyurmak istiyorum. Antalya'da sinema merkezi olmak için ne yapmamız gerekiyorsa yapmak durumundayız."