Gto Başkanı Bartık Açıklaması

Gaziantep Ticaret Odası (GTO) Başkanı Eyüp Bartık, siyasi otorite boşluğu ve güvenlik tehdidinin, toplumsal huzurda olduğu gibi ekonomiyi de olumsuz etkilediğini belirterek, "Siyasi istikrarın sağlanması için pazar günü gidip demokratik hakkımızı kullanacağız" dedi.

Bartık, odanın ekim ayı meclis toplantısındaki konuşmasında, Gaziantep'in yıllardan beri başarılarla gündeme geldiğini ancak son zamanlarda şehrin bazı olumsuz konularla anılmaya başladığını vurguladı.

Türkiye'nin tüm kentleri gibi Gaziantep'in bu şekilde anılmayı hak etmediğini ifade eden Bartık, Gaziantep'in dünyanın gıptayla baktığı, her alanda başarıyı yakalayan bir il olmasını sağlamayı hayal ettiklerini kaydetti.

Bunun için iş dünyasıyla el ele vererek çalıştıklarını aktaran Bartık, şöyle devam etti:

"50 yaşımdayım, bu yaşıma kadar siyasilerimizden, yöneticilerimizden, büyüklerimizden hep 'birlik ve beraberliğe en fazla ihtiyacımız olan şu günlerde' şeklindeki ifadeleri duydum. Ne yazık ki bu cümle belki de hiç bu kadar yerinde olmamıştı. Birlik ve beraberliğe daha fazla ihtiyacımız olan dönemlerden geçiyoruz. Çünkü bu olup bitenlerin tek hedefi, bizi biz olmaktan uzaklaştırmaktır. Yabancı bir gazete haber yapıyor; 'Hiçbir şey, ortak keder ve zafer anlarında dahi Türkleri bir araya getirmeye yetmiyor. Ne Nobel ödülü ne de Ankara saldırısı Türkiye'de birlik ve beraberlik ortamını sağlamadı' diyorlar. Bizi birbiriyle kavga eden, birbirinden nefret eden bireylerden oluşan, mutsuz, umutsuz, geleceği karanlık, maddi ve manevi çökmüş bir toplum haline dönüştürmeye çalışıyorlar. Coğrafyamızda, ülkemizin, birliğimizin ve huzurumuzun hedef alındığı kirli bir oyun oynanıyor. Binlerce yıllık kardeşliğimiz bozulmak isteniyor. Bu tuzağa düşmemek, birliğimizi ve kardeşliğimizi korumak yine bizim elimizdedir."

Bartık, 1 Kasım'da Türkiye'nin bu yıl ikinci kez sandığa gideceğini hatırlatarak, "Siyasi istikrarın sağlanması için pazar günü gidip demokratik hakkımızı kullanacağız. Siyasi otorite boşluğu ve güvenlik tehdidi, toplumsal huzuru olduğu gibi ekonomiyi de olumsuz etkiliyor. Bu nedenle ortak isteğimiz, seçimin ardından siyasilerimizin halkın iradesine saygı duyması ve hükümetin kurulmasıdır" diye konuştu.

"Bizim potansiyel büyümemiz yüzde 5"

Bartık, eylül ayında sert bir düşüş görülen ihracatın moral bozduğunu ancak ekim ayı ihracat rakamlarının olumlu gelmesini beklediklerini ifade etti.

Şu ana kadar ulaşılan verilerin olumlu olduğunu söyleyen Bartık, şunları kaydetti:

"Türkiye, 2015 yılını yüzde 3 büyümeyle kapatabilir mi diye düşünüyoruz. Oysa bizim potansiyel büyümemiz yüzde 5. O nedenle seçimden sonra büyümeyi yukarıya çekecek reformlar ortaya koymak zorundayız. Dünya Bankası raporunda; tüketici güvenindeki zayıf görünüm ve TL'deki değer kaybının yurtiçi tüketimini, siyasi belirsizliklerin ve iç güvenliğe yönelik kaygıların da yatırım ortamını olumsuz yönde etkilediğine dikkat çekildi. 2016'da bizim gibi gelişmekte olan ülkeleri etkileyecek en önemli gelişme Fed'in alacağı karar olacaktır. Öte yandan 2016'yı belirleyecek olan gelişmeler; Çin'deki gelişmelerin nasıl sonuçlar doğuracağı, emtia üreticisi gelişme yolundaki ülkelerin düşen emtia fiyatları karşısında ne kadar direnebileceği, gelişme yolundaki ekonomilere yönelik uluslararası fon akımlarının azalıp azalmayacağıdır."