İftar Sofrası "İsraf Sofrası" Olmasın

Elazığ Müftüsü Peyami Güngör, iftar sofralarının israfa kaçmadan hazırlanması gerektiğini belirterek, "Çok çeşide gerek olmadan doyabileceğimiz sade sofralar hazırlayalım çünkü dinimiz her türlü israfı yasaklıyor" dedi.

Güngör, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ikramda bulunmanın sünnet olduğunu ve bunun ramazanda daha da öne çıktığını söyledi. Bu ikramlarda ölçülü olunması gerektiğini belirten Güngör, İslam dininin sınırı aşmamayı, ölçülü davranmayı ve israf etmemeyi emrettiğini dile getirdi.

Hz. Muhammed'in çok sade bir hayat yaşadığını ifade eden Güngör, "Peygamber Efendimiz, çoğu zaman sadece hurmayla ya da sadece bir çeşit yemekle iftar edermiş. İki çeşit yemek olunca birini fakirlere ve komşularına gönderirmiş. İftar sofralarımızı, Peygamber Efendimizin hayatını örnek alarak düzenlemeliyiz" diye konuştu.

Günümüzde insanların, iftarda gereğinden ve yiyebileceğinden fazla yemek çeşidiyle sofralar kurduğunu belirten Güngör, şunları söyledi:

"Maalesef başta ekmek olmak üzere yiyeceklerin ve sofralara konulan diğer gıdaların büyük bir çoğunluğu çöpe gitmektedir. Çok çeşide gerek olmadan doyabileceğimiz sade sofralar hazırlayalım çünkü dinimiz her türlü israfı yasaklıyor. Peygamber Efendimiz, 'Bir derenin kenarında abdest alsanız bile siz ihtiyacınız kadarını kullanın, fazlasını kullanmayın' buyurmuştur."

Beş yıldızlı otellerde verilen iftarlara değinen Güngör, bu yemeklerin büyük masraflarla normal bedellerinin çok üzerinde paralara verildiğini dile getirdi. İsrafın haram olduğunu vurgulayan Güngör, "Başta evimizde kurduğumuz sofralarda olmak üzere toplu olarak verilen iftarlarda, lükse kaçmadan, ihtiyaç kadar yemek ve çeşit konulmalı. Reklam olsun, 'Ben iftar verdim, şunu verdim, bunu verdim' diye değil, insanların ihtiyacı kadar ikramda bulunmak gerekir. Bunun sünnete uygun olanı da budur" diye konuştu.

Helal kazanç-helal lokmanın önemine dikkati çeken Müftü Güngör, şunları kaydetti:

"Bir insan helal olanı yer içerse Allah katında ibadetleri kabul olur. Haram, insanın kalbini karartır. Haram yiyen insan ibadetin tadını duyamaz. Haram yiyen kalpte Allah korkusu azalır. Her insan işini düzgün yapmalıdır. Helal kazanç derken illaki bir insanın gidip hırsızlık yapması gerekmez. Mesela bir işçi, memur işini iyi yapmazsa, mesaisine dikkat etmezse, kendisine verilen görevi iyi bir şekilde yerine getirmezse bu da haram kazançtır. İnsan her konuda dikkatli olmalıdır, işini güzel yapmalıdır. Şu uzun ve sıcak günlerde tuttuğumuz orucumuzu haram ve israfla yaralamayalım." - Elazığ