Nilüfer Müzik Festivali, Alkol ve Kamp Yasağı Sonrası Belediye Tarafından İptal Edildi

ZEHRA DEĞİRMENCİ/ SİBEL KAHRAMAN

Bursa'da bu yıl 7.'si düzenlenecek olan Nilüfer Müzik Festivali'ne Nilüfer Kaymakamlığı aracılığıyla kamp ve alkol yasağının getirilmesi sonrası Nilüfer Belediyesi etkinliğin açık hava konserinden farkı kalmayacağı gerekçesiyle iptaline karar verdi. Konuya dair basın açıklaması yapan Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, "Biz bu engelleme girişimi nedeniyle 7. Nilüfer Müzik Festivali'ni iptal etme kararı aldık. Festivali festival yapan niteliklerini ortadan kaldırırsanız, festivali hem içerik açısından hem de ekonomisi açısından yapılamaz bir noktaya getirmiş olursunuz ve ayrıca yaptığımız diğer açık hava konserlerinden bir farkı da kalmaz.  Biz gençleri müzikle buluşturmaya devam edeceğiz, burada bunu sonlandırmıyoruz" dedi.

Bu yıl 1-3 Eylül'de düzenlenmesi planlanan Nilüfer Müzik Festivali, Bursa Valiliği'nin alkol ve kamp yasağı getirmesi sonrası Nilüfer Belediyesi tarafından iptal edildi. Karar sonrası bugün festivalin gerçekleştirileceği Balat Atatürk Kent Ormanı'nda basın açıklaması gerçekleştirildi. Açıklamaya Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, CHP Bursa milletvekilleri Prof. Dr. Kayıhan Pala ve Hasan Öztürk, CHP Bursa İl Başkanı Av. Turgut Özkan, CHP Nilüfer İlçe Başkanı Fırat Yılmaz, CHP Bursa İl Gençlik Kolları Başkanı Elif Nur Yaman katıldı.

"FESTİVAL GEÇEN YIL DA ENGELLENMEYE ÇALIŞILDI"

Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, şu açıklamayı yaptı:

"Biliyorsunuz biz 2015 yılından bu yana Balat Atatürk Ormanı'nda, artık ülke genelinde marka haline gelmiş olan bir müzik festivali düzenliyoruz. Bu yıl da 1-3 Eylül tarihlerinde 7. Nilüfer Müzik Festivali'ni yapacağımızı geçtiğimiz ay duyurmuştuk. Ancak Nilüfer Kaymakamlığı kanalıyla da bize ulaşan bir engelleme girişimiyle karşı karşıya kaldık. Festivalimize kamp ve alkol yasağı getirildi. Hatırlayacaksınız geçen yıl da bu konuyla ilgili aynı durumla karşılaşmıştık ve aynı tarihlerde Büyükşehir Belediyesi'nin de kamplı bir festivaline izin verilmiş olması ve bu anlamda bu festivale bir gün kala bize izin verilmemişti. O nedenle bu engellemeye direnmiştik ve geçen yıl festivalimizi kamplı olarak yaptık. Ancak bu yıl yine aynı engelleme girişimiyle maalesef karşı karşıyayız. Türkiye'nin farklı bölgelerinde benzer girişimler sonucu festival ve konser iptallerini de hep beraber üzülerek izliyoruz. Bu durumu yaşam tarzımıza müdahale olarak değerlendiriyoruz. Ülkemizin içinde bulunduğu siyasi iklim ve bu gelişmelerden gelecek adına kaygı duyduğumuzu ifade etmek istiyorum.

"BURSA'NIN EKONOMİSİNE VE TANITILMASINA KATKI SAĞLIYOR"

Peki dünden bugüne ne değişti? 2015 yılından bu yana hiçbir sorun çıkmadan bu organizasyonu yaptık. Şimdi ne değişti de izin verilmiyor açıkçası bunu biz de çok merak ediyoruz.  Nilüfer Müzik Festivali, uluslararası standartlarda bir festival kültürünün yaşatıldığı, sektöründe marka olmuş ve Bursa'nın tanıtımına ve ekonomisine katkı sağlayan bir organizasyondur. Bu festival Türkiye'de bir kamu kurumu tarafından düzenlenen en büyük festivallerden bir tanesidir. Avrupa Festivaller Birliği'ne Türkiye'den üye olan tek kamplı festivaldir. Bugüne kadar uluslararası düzeyde birçok ödül almış, başka festivallere ilham kaynağı olmuş, örnek alınmış bir festivaldir. Uluslararası düzeyde de ses getiren, gençlerin yıl boyunca yolunu gözlediği, en gözde sosyalleşme ve deneyim alanlarından biridir. Geçtiğimiz yıllarda da 6 defa yaptığımız festivallerde burada ne yapıyoruz? Ülkemiz ve dünya sahnelerinin başarılı isimlerini müzikseverlerle buluşturuyoruz burada. İsteyen kamp alanında çadır kurup konaklayarak konserler izliyor, atölye çalışmalarına katılıyor, yeni dostluklar ediniyor gençler.

"KATILAN HERKES MUTLULUKLA AYRILIYOR"

Katılan herkes şehir hayatının stresini, ekonomik krizin yorgunluğunu, kısıtlanan özgürlüklerle büyüyen sıkıntılarımızı dışarıda bırakıp, umutla, dostlukla, doğanın kucağında müzikle tazeleniyor. Dostluktan, müzikten, çevreden, özgürlükten yana herkesin mutlulukla ayrıldığı bir iş yapıyoruz aslında, hepsi bu. Bugüne kadar 42 ülkeden 173 performans ağırlamışız. 300 bin katılımcı ve 30 bin çadırlı misafirimizi burada konuk etmişiz ve festivalde her türlü güvenlik önlemlerini aldığımız için bugüne kadar hiçbir sorun yaşamadık. Değerli emniyet mensupları bunu biliyor, sık sık paylaşıyoruz birbirimizle, 'bize burada çok fazla iş düşmüyor', teşekkürlerini de zaman zaman iletmişlerdi. Bu engellemeyi haklı çıkaracak hiçbir şey yok ama yaşam tarzına müdahale var, gençlerin soluk alacağı ortamlar birer birer yok ediliyor. Biz bu zihniyeti protesto ediyoruz.

"GENÇLERİ MÜZİKLE BULUŞTURMAYA DEVAM EDECEĞİZ"

Biz bu engelleme girişimi nedeniyle 7. Nilüfer Müzik Festivali'ni iptal etme kararı aldık. Festivali festival yapan niteliklerini ortadan kaldırırsanız, festivali hem içerik açısından hem de ekonomisi açısından yapılamaz bir noktaya getirmiş olursunuz ve ayrıca yaptığımız diğer açık hava konserlerinden bir farkı da kalmaz.  Biz gençleri müzikle buluşturmaya devam edeceğiz, burada bunu sonlandırmıyoruz. Bu festivali iptal ettiysek, bundan sonraki süre içerisinde yakın bir zamanda yine gençleri bizim alan konserlerimizle baş başa bırakacağız. Ama bu girişimlerden maalesef şehir dışından gelen gençler çok fazla yaralanamayacaklar. 6 yılda 30 bin kamplı dışarıdan gelen misafirimizi ağırladık. Bu yıl da bu saate kadar 3 bine yakın başvuru var, paralarını yatırdılar, buraya gelmek için heyecan duyuyorlar. Ben dün bir seyahatten döndüm. Amsterdam'da havaalanında bir genç gördü beni. 'Ben de gençlik festivalini sabırsızlıkla bekliyorum' deyince gerçekten içim burkuldu. O gencin Amsterdam'dan buraya müzik festivali için geleceğini düşünmesi… Bir şey diyemedim, orada maalesef nutkum tutuldu. Onun üzülmesine gönlüm razı gelmedi. Tabi bu girişimlere karşı biz hukuki mücadelemizi başlatacağız. Satılmış olan biletlerin fiyatlarını iade edeceğiz gençlerimize. Ben aslında gelinen noktadan üzüntü duyuyorum, hak ve özgürlükler adına kaygı verici bulduğum bu gelişmeyi kamuoyunun takdirine bırakıyorum."

"SİZ RAHATSIZLIK DUYUYORSUNUZ DİYE GENÇLER EĞLENMEKTEN VAZGEÇMEYECEK"

CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala şöyle konuştu:

"Bugün gerçekten üzüntü verici bir haberle buradayız. Her yıl büyük bir coşkuyla burada olan gençler, bu yıl maalesef bu festivale katılamayacaklar çünkü valiliğin kararıyla Nilüfer Müzik Festivali iptal edilme kararı alındı. Bakın buradan iktidar sahiplerine sormak lazım. Gençlerin eğlenmesinden niye rahatsızlık duyuyorsunuz. Şunu da bilin ki siz rahatsızlık duyuyorsunuz diye bu ülkenin gençleri eğlenmekten vazgeçmeyecekler. Bundan emin olun. Burada yalnızca bu müzik festivalinin iptal edilmesi gençlerin eğlenmesinin önüne geçilmesiyle sınırlı bir durum değil. Aynı zamanda unutmayın, bilim ve sanat değer verilmediği yerde durmaz. Bu aynı zamanda hekimler için 'giderlerse gitsinler' diyen zihniyetin müzisyenler ve sanatçılar için de bu ülkede barınma koşullarını giderek zorlaştıran bir tutumun yansımasıdır. Her şeye rağmen bu ülkede bilim insanları da sanatçılar da müzisyenler de kalmaya ve üretmeye devam edecekler. Bu ülke bizim. Siz istiyorsunuz diye yaşam biçimlerimize müdahale edilmesine izin vermeyeceğiz. Kimse merak etmesin, bu ülkenin gençleri karanlığa asla teslim olmayacaklar. Bundan sonra bu festivalleri daha güçlü şekilde yapmak için belediyemiz başta olmak üzere hep birlikte gençlerle ve kendini genç hissedenlerle bu festivalleri yapmak için çaba sarf edeceğiz."

"VALİLİĞİN GENÇLER ALKOLÜNDEN BAŞKA İLGİLENECEĞİ KONU YOK MU?"

CHP Bursa Milletvekili Hasan Öztürk ise konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

"Maalesef bugün 21. yüzyılın Türkiye'sinde gençlerin nasıl eğleneceğiyle ilgili bir dayatmayla ve kabul edilemez bir yaşam tarzına müdahaleyle karşı karşıya olduğumuz, Türkiye olarak utandığımız bir dayatmayla karşı karşıyayız. Bunu protesto ediyor ve kabul etmiyoruz. Nilfest bakıldığında dünyada birçok örneği olan uluslararası aynı zamanda birçok şehirden gençlerin geldiği, çadırlar ise onların en ekonomik şekilde bu festivale 3 gün boyunca katılabileceği, aynı ortamda aynı havayı teneffüs ederek müzikle birlikte kaynaşarak sosyalleşebileceği bir kamp mantığı. Dolayısıyla hem müziği hem de birlikteliği yaşamak için bir metot bu. Dünyada da birçok örneği var bu festivallerin. Valiliğin gençlerin alkolü dışında ilgilenebileceği bir konu yok mu? Gençler bu ülkeden umudunu yitirdiler. Gençler özgürlüklerin kısıtlanmasından, bugünkü ekonomik şartlardan dolayı ülkeden vazgeçme noktasına geldiler. Valilik niye bununla ilgilenmiyor da gençlerin birkaç festivaline ve sosyalleşebileceği ortamları düşünüp dertleniyor? Bunu anlamak mümkün değil. Belli bir kalıba sokmak istediğiniz gençler değil; aklı, fikri, vicdanı hür gençler bu ülkeyi 21. yüzyılın ülkesi yapacağını unutmayın. Gençlerimizi bir kalıba sokma zihniyetinize karşıyız. Bunu şiddetle protesto ediyoruz."