Ortacalı Bayanlar Çayda Buluştu

Ortaca Cengiz Topel İlkokulu Aile Birliği velilerinin düzenlediği çay partisi renkli görüntülere sahne oldu.

Ortaca Cengiz Topel İlkokulu Aile Birliği Başkanı Gülser Korkut, Yönetim Kurulu Üyeleri Özlem Yılmaz, Esma Erdoğan, Mahbube Şen ve Yasemin Çalışkan tarafından düzenlenen öğrenci velilerinin tanışma, kaynaşma ve dayanışma çayında bayanlar bir araya geldi. Büyük ilgi gören etkinliğe katılan bayanlar, canlı müzik eşliğinde gönüllerince eğlendi.

Düzenlenen etkinlikte konuşan Cengiz Topel İlkokulu Müdürü Güven Durak;

"21 yüzyıla girdiğimiz çağdaş dünyada, maalesef bugün 'Kadının İnsan Hakları' mücadelesi hala devam etmektedir. 8 Mart'ın kadın hakları ve dünya barışı günü olarak kutlanmasında farklı yaklaşımlar olmasına rağmen, kadınlar açısından özel bir gün haline gelişinde 'İşçi Kadınların' rolünü kimse inkar edemez. 1910 yılında 8 Mart Clara Zetkin'in önerisiyle yangında ölen işçi kadınların anısına 'Dünya Emekçi Kadınlar Günü' olarak kabul edildi. Bu gün 8 Mart tüm dünyada 'Kadınların Birlik Dayanışma ve Mücadele Günü' olarak kutlanıyor. Dünya Kadınlar günü, ülkemizde de kadın haklarının kazanılması, iyileştirilmesi için konunun gündeme gelmesinde önemli bir gündür. Cumhuriyet kurulduktan sonra, ülkemiz her alanda olduğu gibi kadın hakları yönünden öncü rol oynamıştır. Ülkemiz kadınları, Atatürk'ün önderliğinde eğitimde, siyasette, yasal ve ekonomik haklarını pek çok ülke kadınından daha önce elde etmiştir. Bu kadar kazanılan haklara ve çalışmalara rağmen 'Kadın Olma Olgusu' çok fazla değişmemiştir. Kadın olmak dünyanın her yerinde zordur. Yalnız kadın olmak, çalışan kadın olmak, dul kadın olmak, dayak yiyen kadın olmak ve siyasetçi kadın olmak. Girdiği tüm savaşlardan zafer kazanarak çıkarken, okulda okurken, okuturken, evlatlar yetiştirirken, erkek egemen bir toplulukta aralarına girip kafa tutarken ve genç bir Cumhuriyetin ülke yönetiminde yüksek sesle konuşurken. Yani zor, yani güzel, yani kahramandır; kadın olmak, Kadınlmara şitdetin sürdüğü bir dünyada, barış ve güvenlik için tüm sivil kurum ve kuruluşların işbirliği ve dayanışmasına acilen ihtiyaç vardır. Ülkemizde çocuk gelinlerin olması ne kadar acıdır. Bunların sorumluları yine biziz. Hem kız anası olarak, hem oğlan anası olarak. Kadın erkek şiddetinden kurtulmak için boşanıyor ve bunu hayatıyla ödüyor. Bunlar bizim ülkemizin gerçekleri.

Bunun için özellikle kız çocuklarımızın eğitimine önem verelim. 21.Yüzyılda artık kadın olgusu değişsin; acılar bitsin. İnsanca, onurlu bir yaşam her insan gibi kadınlarında hakkı değil mi? Savaşı ve barışı kadınlara bıraksalardı tüm dünya cennet yaparlardı. Kadınların savaşlara rağmen, barış adına savaş kazanacaklarına umut ediyorum" - MUĞLA