Uzmanlardan Ramazan Ayında Beslenme Önerileri

Bitlis Devlet Hastanesi Endokrin ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Esranur Ademoğlu, Ramazan ayının sıcak yaz günlerine rastlaması ve ortalama açlık süresinin 17 saati bulması nedeniyle oruç tutanların sağlığına daha fazla önem göstermesi gerektiğini belirtti.

Ademoğlu, Ramazan ayı boyunca yeterli ve düzenli beslenmeye özen gösterilmesi gerektiği ifade ederek, "Sıcaklık ve nem artışına bağlı olarak vücut ısısı artmakta ve metabolizma bu yeni duruma uyum sağlamaya çalışmaktadır. Sıcaklıkların etkisiyle artan terleme ile birlikte yeterince sıvı alınmazsa, su ve mineral kaybı sonucu bayılma hissi, bulantı, baş dönmesi gibi sağlık problemleri yaşanabilmektedir" dedi.

Endokrin ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Esranur Ademoğlu, iftarda hızlıca yemek yememek gerektiğini de sözlerine ekleyerek, "Yavaş yavaş ve küçük lokmalar şeklinde uzun uzun çiğneyip, küçük bir başlangıçla iftar açılmalıdır. Beyin doyma emrini 15-20 dakikada verir. Bu yüzden çok hızlı yemek yendiğinde bu süre zarfında yüksek miktarda enerjisi, yüksek besinler yenilebilir ve bu durum ilerleyen günlerde istenmeyen kilo alımına neden olabilir. İftar zeytin, hurma, kuru meyve, ceviz, badem veya domates, salatalık, peynir gibi kahvaltılıklarla açılabilir. Sonrasında hem sıvı ihtiyacının karşılanması hem de içerdiği besin öğeleri nedeniyle çorba içilmelidir. Ana yemeğe 10-15 dakika sonrasında geçilmesi en uygun yaklaşım olacaktır. Yağlı yiyecekler, hamur işleri, kızartmalar, kavurmalar, salam, sosis, sucuk, pastırma gibi şarküteri ürünlerinden uzak durulmalıdır. Yüksek kalorili olmayan, kızartma dışı yöntemlerle pişirilmiş baklagil, et ve sebze yemekleri tüketilmelidir. Yemeğin yanında muhakkak 1 veya 2 dilim ekmek alınmalıdır. Özellikle tahıllı ekmek tüketimini öneriyoruz. Tahıllı ekmek hem doğru bir karbonhidrat kaynağıdır hem de uzun süre tokluk sağlamaktadır. Yemeklerin yanında her akşam salata yenilebilir. Salatayı yeme için bir zamanlama önermiyoruz. Yemeğin ilk anlarından itibaren tüketilebilir. İçerdiği çiğ sebze ve bol lifin tokluk hissi sağlaması açısından önemlidir. Kan şekerini dengeli bir biçimde yükselten bulgur pilavı, tam tahıllı veya kepekli ekmek veya kepekli makarna glisemik indeksi yüksek kan şekerini hızlı ve dengesiz bir biçimde yükselten beyaz ekmek, pirinç pilavı yerine tercih edilmelidir. Ramazan ayında öğünler; sahur ve iftarda iki ana öğün ile iftardan sonra 1-1,5 saat arayla olacak şekilde en az iki ara öğün şeklinde düzenlenmelidir. Tek seferde büyük porsiyonlar yerine, sık sık küçük porsiyonlar şeklinde yenmelidir. Ramazan ayı boyunca mutlaka sahur yapılması gerekmektedir. Gece yatmadan önce yemek yemek ya da gece kalkıp sadece su içmek yemek ve su ihtiyacını karşılamaya kesinlikle yetmeyecektir" diye konuştu.

Doktor Ademoğlu, vücudun temel gereksinmelerinden birisinin de sıvı alımının olduğunu belirterek, oruç tutan kişilerde günlük sıvı ihtiyacının gün içinde tüketilemediği için karşılanmayacağını kaydetti. Ademoğlu, susuzluk dehidratasyon bulguları denilen yorgunluk, kas krampları, deride kuruma, sindirim sisteminde zorluk, sersemlik ve sıcaklık hissine sebep olacağını ifade etti. Ademoğlu, "Bunun için mutlaka sahurda yatmadan önce, uyanınca, iftar öncesi, iftar sonrası yatana kadar sıvı tüketimini ihmal etmemek gerekir. Susama hissi olmasa bile iftar ve sahur arasında sık sık su içilmelidir. İftar saatinden sahur bitimine kadar 12-14 bardak su içilmelidir. Kafein içeren içecekler tercih edilmemeli, bunun yerine süt, taze meyve suyu, ıhlamur ve kuşburnu gibi bitki çayları tüketilmelidir. İftar sonrası biraz hareket etmek, kısa mesafeli yürüyüşler yapmak sindirime yardımcı olması ve kilo kontrolü açısından faydalıdır. Ayrıca; zorunlu olmadıkça, güneş sıcaklığının en belirgin olduğu 11.00-15.00 saatleri arasında dışarıya çıkılmamalıdır. Çocuklar, yaşlılar, kalp ve şeker gibi kronik hastalığı olanların buna özellikle dikkat etmeleri gerekir" dedi. - BİTLİS