Ban'dan Talat ve Hristofyas'a Övgü - Son Dakika
Dünya

Ban'dan Talat ve Hristofyas'a Övgü

Ban\'dan Talat ve Hristofyas\'a Övgü

BM Genel Sekreteri Ban Ki -Mun Yayımladığı Son Kıbrıs Raporunda, "Genel Olarak Kıbrıs'taki Müzakerelerin İyi Yönde İlerlediğini" ve İki Lider Arasında Kişisel Düzeyde "Mükemmel Bir Uyum" Olduğunu Söyledi.

03.12.2008 11:15

BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun yayımladığı son Kıbrıs raporunda, “genel olarak Kıbrıs'taki müzakerelerin iyi yönde ilerlediğini” ve iki lider arasında kişisel düzeyde “mükemmel bir uyum” olduğunu söyledi.

Genel Sekreter Ban raporunda, adadaki olumlu gelişmelere rağmen henüz kapsamlı bir anlaşma sağlanamadığı gerekçesiyle adadaki BM Barış Gücü'nün (UNFICYP) Kıbrıs'ta önemli bir rol oynamaya devam ettiğini belirterek, gücün görev süresinin 6 aylığına uzatılmasını tavsiye etti.

Ban, BM Güvenlik Konseyi'ne sunulan raporunda, görev süresi 15 Aralık'ta dolacak UNFICYP'in süresinin 15 Haziran 2009 tarihine kadar uzatılmasını istedi.

Ban, adada 24 Mayıs ile 23 Kasım 2008 tarihleri arasındaki gelişmeleri özetlediği raporda, son 6 ayda Kıbrıs sorununu çözme çabalarının yeni bir safhaya girdiğini ifade etti.

Adadaki iki liderin 3 Eylül 2008 tarihinde iki bölgeli, iki toplumlu, siyasi eşitlik temelinde kapsamlı bir çözüme yönelik resmi müzakereleri yeniden başlatmalarının cesaret verici olduğunu belirten Ban, bu durumun Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas ve KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat tarafından paylaşılan “siyasi cesaret, vizyon ve (çözüme yönelik) taahhüdü” yansıttığını kaydetti.

Ban, bu kapsamda 23 Mayıs ve 1 Temmuz'da iki önemli ortak açıklama ve sadece 4 resmi görüşme yaparak barış sürecine yönelik ortak bir çerçeve ve vizyon oluşturmayı başaran, adadaki süreci bu noktaya getiren Hristofyas'ın ve Talat'ın “siyasi liderliğini” takdir ettiğini belirtti. Ban, iki lideri süreci ileri götürme konusunda cesaretlendirdiğine işaret etti.

Ban raporunda, “Bu ortak vizyon, yeniden birleşmiş bir Kıbrıs'ta güç paylaşımı düzenlemelerine yoğunlaşmış müzakerelere rehberlik ediyor. Benim değerlendirmem, genel olarak iki tarafın kendi pozisyonlarını anlattıkları ve birbirleriyle yapıcı ve açık bir şekilde konuştukları bu müzakerelerin iyi yönde ilerlediği yönündedir” ifadesini kullandı.

BM Genel Sekreteri, çözümün ana çerçevesi ve yerleşik parametrelerinin son derece iyi bilindiğini ve Kıbrıs sorununun çözümü yolunda bugüne dek pek çok çalışma yapılmasının da bir avantaj olduğunu belirtti.

Yine de çözülmesi gereken meselelerin zor olduğunu ve doğal olarak (iki taraf arasında) farklılıkların görüleceğini belirten Ban, pek çok konunun tek başına ele alınamadığını, pek çoğunun birbiriyle bağlantılı olduğunu ve potansiyel uzlaşma çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini bildirdi. Sürecin sabırlı ve gayretli bir yaklaşımı gerektirdiğine işaret eden Ban, iki liderin de düzenli görüşmelerle sürece bağlı kalacağından emin olduğunu belirtti.

“MÜKEMMEL UYUM”

Her iki liderin kişisel olarak “mükemmel bir uyuma sahip olmalarının Kıbrıs sorunun çözümünde iyimser olmak için başka bir neden” olduğunu da belirten Ban, bu kapsamda iki liderin birbirlerinin ihtiyaçlarına ve siyasi açıdan üzerlerinde hissettikleri kısıtlamalara karşı gösterdikleri hassasiyetinin, iki lidere kararlılıkla ve güvenle beraber ileri gitme yönünde benzersiz bir imkan sunduğunun da altını çizdi.

Ban, iki liderin süreci birlikte sahiplendiklerini ve tam sorumluluk üstlendiklerini belirterek “Hasım olarak değil ortak olarak onları bekleyen mesele başlattıkları bu süreçteki ivmeyi korumak” ifadesine yer verdi.

“SİVİL TOPLUMUN ÖNEMİ”

Genel Sekreter raporunda, iki tarafın nihai olarak varacakları bir anlaşmanın adanın iki kesiminde aynı anda yapılacak referandumlara sunulacağını anımsatarak, “Bu açıdan tarafların sürecin siyasi yönünü ihmal etmemeleri büyük önem taşıyor” uyarısında bulundu.

Tarafların kendi toplumlarına çözüm isteniyorsa uzlaşmanın vazgeçilmez olduğunu ve “kazan-kazan” anlayışına dayalı bir çözümün ekonomik, siyasi, güvenlik ve diğer alanlardaki yararlarını anlatmaları ve bunu teşvik etmelerinin gerekli olduğunu söyleyen Ban, bu kapsamda karşılıklı şikayetlerin ve medya aracılığıyla müzakere yapmanın bu amaçlara ters düştüğünü de belirtti.

Aynı kapsamda ilgili ve bilgilendirilmiş bir sivil toplumun adada güven ortamı oluşturulmasında önemli olduğunu kaydeden Ban, sivil toplumun sürece aktif katılımının Kıbrıslıların ne için oy vereceklerini anlamalarına yardımcı olacağını ve bu kapsamda sorunun çözümünün kalıcı olmasını sağlayacağını ifade etti. Ban, bu kapsamda taraflara sivil toplumun adanın geleceğine yönelik tartışmaya aktif şekilde katılmasını kolaylaştırmaya çağırdı.

“KIBRISLI TÜRKLERİN İZOLASYON DUYGUSUNU HAFİFLETME”

Ban, raporunun gözlemler kısmının sonunda, adadaki iki taraf arasında ekonomik, sosyal, kültürel, sportif ve benzeri bağların, temasların kurulmasının adada devam eden çabalara olumlu etkisi olacağını ifade ederek, bu tür temasların daha önce de belirttiği üzere, “iki toplum arasında güven duygusunu besleyeceğini ve Kıbrıslı Türklerin hissettiği izolasyon duygusunu hafifletmeye yardımcı olacağını” belirtti.

Ban, yine aynı kapsamda iki taraf arasında süratle daha fazla ekonomik ve sosyal eşitliğin sağlanmasının, adanın yeniden birleşmesini kolaylaştırmakla kalmayacağını, aynı zamanda bunu daha da olası hale getireceğini belirtti. Ban, bu kapsamda aksi yöndeki çabaların ters etki yaratacağının ve amaca zarar vereceğinin altını çizdi.

Genel Sekreter Ban, BM'nin adadaki çözüm yönündeki sürece tam desteğinin devam edeceğini ve tarafların talepleri olursa daha da fazla yardıma hazır olduğunu belirtti.

Bu arada Ban, “Kıbrıslı Türklerin hissettiği izolasyon duygusu” ifadesini Haziran 2008 raporunda da kullanmış, Kıbrıslı Türk yetkileri ise Genel Sekreter Ban'ın “izolasyonlar konusunda kullandığı dilin, gerçekleri yansıtmaktan uzak olduğunu ve hayal kırıklığı yarattığını” bildirmişlerdi.

DİĞER HUSUSLAR

Ban, adadaki mayın temizleme çalışmalarının devam etmesinden ve kayıp kişilerin akıbetinin belirlenmesi için uğraşan komitenin insani çalışmalarına devam etmesinin memnuniyet verici olduğunu da belirtti.

Raporun yazıldığı dönemde ufak tefek bir iki olay dışında Yeşil Hattaki durumun da sakin olduğunu kaydeden Ban, adadaki tarafları yıllık askeri tatbikatlarını iptal etmelerinden dolayı da tebrik etti.

Ban, raporunun adadaki gelişmeleri olaylar temelinde anlattığı ilk bölümünde ise Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Dışişleri Bakanı Ali Babacan ile çeşitli vesilelerle yaptığı görüşmelerde Türk yetkililerin Türkiye'nin adadaki müzakerelere verdiği desteği yinelediklerini belirtti. Ban, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ve Rum lideri Hristofyas ile yaptığı görüşmelerde de iki liderin kendisine çözüm yönünde kararlı olduklarını söylediklerini ifade etti.

BM Güvenlik Konseyi önümüzdeki günlerde Genel Sekreter Ban'ın raporu doğrultusunda Kıbrıs konusunu görüşecek ve Ban'ın talebi doğrultusunda barış gücünün görev süresini yeniden 6 aylığına uzatacak.

UNFICYP'nin 31 Ekim 2008 itibariyle 858'i asker, 69'u polis olmak üzere 927 kişilik personeli bulunuyor.

Kaynak: DHA

Son Dakika Dünya Ban'dan Talat ve Hristofyas'a Övgü - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement