Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, "Tarımı korumaya devam edeceğiz ama yöntemimiz değişecek" dedi.
İzmir Ticaret Borsasındaki "Türk Tarımının Global Entegrasyonu ve Tarım 4.0" projesinin imza törenine katılan Zeybekci, Türkiye'de herkesin tarımla bir ilgisi olduğunu, Türkiye'nin tarımda en çok değişiklik yaşayan ülkelerden birisi olduğunu belirtti.
Dünya nüfusunun 2025'te 8,5 milyara, 2050'de ise 9,6 milyara yükseleceğini, bu insanların tamamının tarımsal ürün tüketmek ve doymak zorunda olduğunu dile getiren Zeybekci, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi mezunu olduğunu hatırlatarak, şöyle konuştu:
"O dönemdeki çok değerli hocalarımızın ilk söylediği, 'gelecekle ilgili sektörlerde, sektör seçerken bir boğaza hitap etmek zorundasınız yani gıdaya. Onu garanti altına almak zorundasınız veyahutta çocuğa veyahutta kadına, erkeklerle pek uğraşmayın' demişlerdi. Çünkü vazgeçilemeyenler bunlar. Gıda, tüketim yani beslenme, en zayıf olduğumuz çocuklarımızın ihtiyaçları veyahutta vazgeçemediğimiz, engelleyemediğimiz, karşı koyamadığımız kadınların tüketimle ilgili o bölümü ticari anlamında buralar karlıdır demişti. Diğerleri zordur anlamında söylemişti. Gelişen dünyada bu kadar teknolojik değişim olduysa 'tarım 4.0' deyince, hadi canım tarımda 4.0 olur mu, olur."
Zeybekci, Türkiye'nin tarım alanında daha fazla üretmek, dünya standartlarında, sağlıklı ve yeterli şekilde üretip bunları hızlı şekilde tüketim pazarlarına ulaştırmak zorunda olduğunu ifade ederek, "Bu sistemin tamamını da en iyi yapanlardan biri olmak zorundayız. Bu süreçte bilim kullanılmak zorunda." dedi.
Ülkenin hangi bölümünde ne ekilmesi gerektiğine bundan sonraki süreçte bilim adamlarının karar vereceğini bildiren Zeybekci, şöyle konuştu:
"Tüm sulama sistemleri de artık belli bir otomasyonla 4.0 dediğimiz teknolojiyle çalışacak. Havada gördüğünüz droneların verdiği bilgilerle sistemler devreye girecek. Bunları da göreceğiz. Amelenin çocuğu olarak, elimizde demir sabanla çift sürerken, farklı şekilde üzerinde insan olmayan traktörlerin, toplama hasat araçlarının da ortalıkta dolaşmaya başladığını görüyoruz."
Zeybekci, 21 yıldan beri uygulamada olan "Gümrük Birliği" uygulamasını çok eleştirdiklerini anımsatarak, "Geriye doğru baktığımızda o Avrupa Birliği ile imzalanan 'Gümrük Birliği' anlaşmasının egemen ülkenin imzalamaması gereken bir anlaşma olarak görüyoruz. Ama o günün şartlarına göre değerlendirmek lazım. O zaman bizde Türkiye nasıl olsa 2000'e kadar tam üye olacağından geçiş sürecinde Gümrük Birliği ile sizi Avrupa Birliğine bağlayalım düşüncesi vardı." dedi.
Türkiye'nin Gümrük Birliğinin hiçbir karar alma mekanizmasında olmadığını kaydeden Zeybekci, bu süreçte yaptıkları başvurunun ardından Gümrük Birliği anlaşmasının güncellenmesi sürecinin 2014 Ocak ayında başladığını söyledi.
Zeybekci, Gümrük Birliğinin kapsamının sadece sanayi ürünlerini içerdiğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Gümrük Birliğinin kapsamının, tarım ve gıdayı kapsayacak şekilde genişletilmesi yanında hizmetler, kamu alımları ve elektronik ticaret de dahil edecek şekilde kapsamının genişletilmesi, yani bunun sonucu olarak Türkiye'nin siyasi anlamda Avrupa Birliği'ne girmeden ekonomik anlamda tam bir ekonomik entegrasyona geçmesi öngörülüyor. Bunun üzerine mutabakata vardık ve 2016'nın Aralık ayında komiserler heyeti oybirliğiyle Avrupa Konseyinden yetki istedi Türkiye ile 2017'de bu süreci yürütmek için."
"Tarımı korumaya devam edeceğiz"
Türkiye'nin dünyada tarımı en korumacı ülkelerden biri olduğunu vurgulayan Zeybekci, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Tarımı korumaya devam edeceğiz ama yöntemimiz değişecek. Bugüne kadar tarımı şu şekilde koruyorduk, koruma duvarlarıyla gümrük duvarlarıyla kapatarak, içerdeki fiyatları yukarda tutup, bunu tüketiciye ödetiyorduk. 25 liralık eti 50 liraya tükettiğimiz zaman et üretim sektörünü destekliyorduk. Gümrük Birliğinin güncellenmesiyle artık Türk tarımı Avrupa Birliği üyesi ülkeleriyle rekabet edebilecek hale gelecek. Tabii ki oradaki üretim de Türkiye'ye serbest şekilde girebilir hale gelecek. Bu tüketim fiyatları anlamında baktığımızda son derece olumlu yansımaları olacak."
Zeybekci, bilimle tarımın, tarımla bilimin buluşmasının gerçekleştirilmesi gerektiğine dikkati çekerek, "Dünya ile rekabet eden bir tarım sektörüne ulaşmak zorundayız. Hem üretim verimliliği hem üretim cins ve alışkanlıkları anlamında, tüm alanlarda dünya ile rekabet edebilir bir tarım anlayışına geçmek zorundayız." dedi.
Bakan Zeybekci, sanayi sektöründe geçerli olan Gümrük Birliği anlaşması süreciyle ilgili olarak, "Yarışma şartlarının en zor olduğu sektörde yani sanayi sektöründe Avrupa Birliğinin Gümrük Birliği sürecinde biz bu maçı galip bitirdik. Evet Avrupa Birliği de bundan kazançlı çıktı, biz de kazançlı çıktık." diye konuştu.
İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, geleceğin en stratejik sektörlerinden biri olan tarımın çözüm bekleyen sorunlarının olduğuna vurgu yaparak, "Bugün imzalayacağımız işbirliği protokolü ile başlayacağımız Türk Tarımının Global Entegrasyonu ve Tarım 4.0 projesinin ülkemiz tarım sektörü için önemli çıktılarının olacağına inanıyoruz. Türk tarım ve hayvancılığında bilişim uygulamaları henüz çok başlangıç düzeyinde de olsa iştahla kullanılmaya başlandığını biliyoruz." dedi.
Konuşmaların ardından tarım sektörünün birçok temel sorununa teknoloji kullanımı ile çözümler sunmayı hedefleyen ve tarım sektörünü, sahada etkin kullanılan bilişim ve iletişim teknolojileri ile buluşturmayı hedefleyen "Türk Tarımının Global Entegrasyonu ve Tarım 4.0" projesi için İzmir Ticaret Borsası ve Ege Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi arasında işbirliği protokolü imza töreni gerçekleştirildi.
Son Dakika › Ekonomi › Ekonomi Bakanı Zeybekci Açıklaması - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?