Enflasyon Rakamlarının Yankıları

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Davut Çetin, enflasyonun tek hanede kalmasında dünyadaki petrol ve diğer emtia fiyatlarındaki sert düşüşün önemli etkisinin olduğunu bildirdi.Çetin, ocak ayı enflasyon rakamlarını değerlendirdiği yazılı açıklamasında, 2016 Ocak ayı enflasyonunun bir önceki aya göre Tüketici Fiyat Endeksi'nde (TÜFE) yüzde 1,82, Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi'nde (Yİ-ÜFE) yüzde 0,55 olarak açıklandığını anımsatarak, yıllık enflasyonun tüketici fiyatlarında yüzde 9,58, yurt içi üretici fiyatlarında ise yüzde 5,94 olduğunu kaydetti.

Tüketici enflasyonunda yıllık olarak son dört yılın en yüksek oranının beklentiler dahilinde olmasına rağmen, çift haneye yaklaşılmasının "moral bozucu bir gelişme" olduğunu ifade eden Çetin, aylık yüzde 1,82 enflasyonun 1 puanının gıda fiyatları artışından, yüzde 0,48'inin alkollü içki ve sigara zamlarından, 0,27'sinin ise elektrik ve su tarifelerine yapılan zamlar nedeniyle konut grubundan kaynaklandığını vurguladı.

Üretici fiyatlarındaki aylık yüzde 0,55 artışın 0,21'inin gıda ürünlerinden, 0,11'inin makine-ekipman grubundan kaynaklandığını belirten Çetin, petrol fiyatlarında ve metal gibi küresel fiyatların düştüğü ürün fiyatlarındaki düşüşün, ÜFE artışını ciddi biçimde sınırladığına değindi.Çetin, TÜİK'in madde sepeti verilerinin, gıdadaki enflasyon dışında sürücü kursları, avukatlık hizmetleri, zorunlu trafik sigortası, kablolu yayın, tren bileti, mobilya, elektronik gibi birçok alanda belirgin fiyat artışları gösterdiğine dikkati çekerek, "Enflasyonun tek hanede kalmasında dünyada petrol ve diğer emtia fiyatlarındaki sert düşüşün de önemli etkisi olmuştur. Bu durum son 2 yıldaki kur artışlarının tüketici fiyatlarına yansımaya devam ettiğine işaret etmektedir" ifadelerini kullandı.

"Sektörel düzenlemeler gerekiyor"

Sebze fiyatlarının ocak ayında soğuk havalar nedeniyle arttığını ve artık düşüşe geçeceğini belirten Çetin, et, nohut, mercimek, zeytinyağı, ayçiçeği yağı gibi ürün fiyatlarının da artmaya devam ettiğini vurguladı.Çetin, süt ve peynir fiyatlarında önemli artış yokken, et fiyatlarındaki artışın piyasa düzenlemesi önlemlerinin önemini gösterdiğini ifade ederek, şunları kaydetti:

" Türkiye'nin nüfus artışı ve ihracatla artan gıda talebini karşılamakta giderek zorlandığı, ayrıca piyasa düzenleme kurumlarının kurulması ve harekete geçmesinde çok geç kaldığı açıktır. Arz cephesindeki verimsizliğe, düzenleme eksikliği, döviz kuru ve vergi kaynaklı maliyet artışı, iç ve dış talep artışı eklendikçe, dünya gündeminde olmayan enflasyonu konuşmaya devam ediyoruz. Bu sarmaldan kurtulmak için sektörel düzenlemeler konusunda Türkiye'nin kurumsal kapasitesini geliştirmeye ihtiyacı olduğunu, bu nedenle gerekirse yetkin yabancı kurumlardan teknik destek alınması gerektiğini vurgulamak istiyorum. Aksi halde, ülke içinde geçim sıkıntısı, ülke dışında da ihracatta rekabet gücü kaybı sorunumuzu konuşmaya devam edeceğiz."