İngiltere'nin AB'den Ayrılma Kararı

Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Mustafa Koca, Birleşik Krallık'ta yapılan Avrupa Birliği (AB) referandumundan çıkan Brexit (AB'den ayrılma) kararının, İngiltere ile Türkiye arasındaki ticareti etkilemeyeceğini düşündüklerini bildirdi.

Koca, yaptığı yazılı açıklamada, Bretix kararında özellikle yaşlı nüfusun kararının belirleyici olduğunun görüldüğünü, bu süreçte en kritik gelişmenin AB ile ilgili olacağını ifade etti.

Referandum sürecinde Türkiye'nin kampanya merkezine oturtulmasının analiz edilmesi gerektiğini belirten Koca, şunları kaydetti:

"İngiltere'de özellikle yaşlı nüfusun böyle bir sonuçta etkili olması, onların zihninde hala güneş batmayan imparatorluk hayallerinin olduğunu gösteriyor. Ancak devir değişti. Eski sömürge zamanlarına artık dönülemez. İngiltere, AB üzerinden kendisine gelen yükler konusunda kendisinin çok fedakarlık yaptığını düşündü. AB'nin kendisine sağladığı yüksek potansiyeli önemsemedi. Şimdi her haliyle kendi göbeğini kendisi kesecek. İngiltere ile yaptığımız ticaretin etkileneceğini düşünmüyoruz. Ticaret karşılıklı menfaatler meselesidir. Bunun AB ile çok ciddi bir ilişkisi bulunmamaktadır. Bu açıdan tedirginliğe gerek olduğunu düşünmüyoruz."

ABD ile İngiltere ittifakının daha etkin bir şekilde devreye girmesinin dünya için daha iyi bir gelecek oluşturacak manasına gelmediğini belirten Koca, "Sanki üçüncü dünya harbi olmadan dünyanın yeniden şekillenmesi söz konusu olacak gibi gözüküyor. Kendi ayaklarımız üzerinde durmaya çabaladığımız şu günlerin bizim için de iyi sonuçlar üretmesi muhtemeldir." ifadelerini kullandı.

"Beklenmeyen ve korkulan oldu"

Türkiye-Avrupa Eğitim ve Bilimsel Araştırmalar Vakfı (TAVAK) Başkanı Prof. Dr. Faruk Şen de Brexit kararıyla beklenmeyen ve korkulanın olduğunu bildirdi. AB içinde başından beri özel statüsü olan İngiltere'nin kendi para birimini koruduğunu, Schengen'e girmediğini, AB bütçesine yapması gereken ödemeler ve aldığı paralarda da özel bir konumu olduğunu belirten Şen, tüm bunlara rağmen halkın "AB'ye hayır" dediğini hatırlattı.

Şen, Polonya, Hollanda ve Fransa'da belirli politik güçlerin de yeni referandumlar istediğini, AB'ye yıllık ekonomik katkıda bulunan ülkeler arasında bu gelişmelerin ortaya çıkabileceğini, Almanya haricinde tüm diğer ülkelerde AB karşıtlarının şimdi yeni bir güç bulduğunu anlattı.

Şen, İngiltere'nin 2 yıl içinde AB'den çıkıp çıkmayacağı sürecinin beklenip görüleceğini kaydederek, şu değerlendirmelerde bulundu:

"BM Güvenlik Konseyinin 5 üyesinden 2'si AB üyesiydi. İngiltere'nin ayrılmasıyla Fransa tek kalacak ve BM'deki ağırlığı azalacak. Ayrıca İngiltere Gümrük Birliğinin bu konumunda mı kalacak yoksa AB de başka ülkelerle ayrı bir statüye mi girecek? Önümüzdeki günlerde göreceğiz.

Genel olarak Almanya ve Fransa'da hükümet büyük ölçüde şokta. Fransa'da Le Pen'in partisi, Hollanda'da aşırı sağcılar hemen faaliyete geçtiler. Polonya, 'AB bu şartlarını yeni baştan gündeme getirmeli' diyor. Tüm bu gelişmeler Türkiye'ye nasıl yansıyacak? Türkiye'ye Merkel ve eski Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy özel statü önerdi. Şimdi bu özel statü İngiltere'ye tam olarak uygulanıp çıkmaması mı sağlanacak? AB ülkeleri arasında bütçeye 3. en büyük katkıyı yapan İngiltere bu paraları vermezse AB diğer üyelerine karşı sorumluluklarını nasıl beraberinde getirecek?"

Şen, 505 milyonluk AB nüfusunun İngiltere'nin ayrılmasıyla 440 milyona kadar inebileceğini belirterek, "Yeni AB daha zayıflamış olacak. Önümüzdeki 2 yıl bu kararın uygulamaya konulup konulmayacağını göreceğiz. Bu konuda AB İngiltere'ye ciddi baskı yapacak, yeni bir halk oylaması ve yeni bir AB-İngiltere iş birliği gündeme gelecek" ifadelerini kullandı.

"Bu ayrılık süreci ihracatçımız açısından yeni fırsatlara kapı açabilir"

İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi, İngiltere'nin, Türkiye hazır giyim sektörünün Almanya'dan sonra ikinci büyük pazarı olduğuna dikkati çekerek, "2015'te 17 milyar dolar olan toplam hazır giyim ihracatının yüzde 13'üne denk düşen 2,2 milyar dolarlık bölümünü İngiltere'ye gerçekleştirdik. Türkiye'nin İngiltere'ye 9,2 milyar dolarlık toplam ihracatında sektörümüzün payı yüzde 24'ü buluyor. 2016'nın ilk beş ayında da İngiltere'ye hazır giyim ihracatımız olumlu bir grafikte seyrediyordu. Ocak-mayıs döneminde ihracatımızı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 2,2 artışla 860 milyon dolara yükselttik." değerlendirmesinde bulundu.

Referandumda AB'den ayrılma kararı çıkmasının sterlinin değerinin düşmesi ve İngiltere ekonomisinin daralması sonucunu doğuracağını aktaran Tanrıverdi, şunları kaydetti:

"Ayrıca uzmanlar İngiltere'nin AB'den ayrılması durumunda 2030 yılına kadar yüzde 6 daha az büyüyeceğini öngörüyor. Dolayısıyla bu gelişme ve beklentilerin İngiltere ile ticaretimize olumsuz yansımaları olacak. İngiltere'nin AB'den ayrılık süreci, ihracatçımız açısından yeni fırsatlara da kapı açabilir. Olumlu gelişmelere de tanıklık edebiliriz. Diğer taraftan Gümrük Birliği anlaşması uyarınca Türkiye AB ülkelerine ATR belgesi ile menşe kriterine bakılmaksızın vergisiz ihracat yapabiliyor. AB'den çıkış sürecini tamamlaması halinde İngiltere ile Türkiye arasında Gümrük Birliği dışında bir mekanizmaya ihtiyacı olacak. Bu noktada iki ülkenin hızlı hareket etmesi gerekecek."