Uludağ Ekonomi Zirvesi

TAV Havalimanları Holding ve Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın, "Ülke elektrikli arabaya odaklanmalı, bu konuda ne yapılabileceğini çok iyi araştırmalı, Ar-Ge'ye çok büyük teşvik vermeli. Motorlu arabadan çok daha karlı olacaktır. Bu konuda ciddi rekabetçi oluruz ve belki de bölgede tek güçlü üretici oluruz" dedi.

Akın, Uludağ Ekonomi Zirvesi'nin Türk Hava Yolları (THY) Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı İlker Aycı'nın moderatörlüğündeki "Yarının Rekabetçi Sektörleri" oturumunda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin birçok alanda rekabet etmeye başladığını, kendilerinin de yurt dışında uzun süredir rekabete devam ettiklerini söyledi.

Havaalanlarında dünyanın en büyük firması olduklarını ve iki yıldır liderliği kimseye kaptırmadıklarını dile getiren Akın, "Yatırımlara devam edeceğiz. Havaalanları ve terminal binalarında uluslararası platformda, Avrupa'nın birçok yerinde ihalelere giriyoruz. Amerika'dan Filipinler'e kadar yelpazemizi genişlettik. Şimdi Washington DC Havalimanı'nda hizmetlerimizi devam ettiriyoruz" diye konuştu.

Akın, TAV'ın 200-300 yıl yaşayacak bir şirket olduğuna inandığını anlattı.

Şirketin sahibinin değişmesinin daha uzun yaşamasına imkan sağladığına değinen Akın, "Yıkıp yapmak yerine yükseldiği zaman ve artık sizin boyutlarınızı aştığı zaman bu şirketten çıkmayı becerebilmelisiniz. Bunu becerdiğinizde sizin yerinize gelen, bu şirkete para yatıran biri, mutlaka o parayı yatırdığı için sizden daha muktedir şekilde yönetecektir. Şirketlerin sahipliliğinin değişiminin önünde hiçbir şey olmamalı ve çok rahatlıkla bu sahiplikler değişmeli. Şirketler, sahiplerinin ölümüyle ölmemeli" değerlendirmesinde bulundu.

Girişimcilerin yeni istihdam alanları oluşturma görevi bulunduğunu ifade eden Akın, sermaye biriktirmek için de şirketlerde sahip değişimine ihtiyaç olduğunu, sermaye birikimi için almak ve satmak gerektiğini bildirdi.

Türkiye'nin yerli otomobil hedefine de değinen Akın, şöyle devam etti:

"Motorlu araba yapmak için çok uğraşıyoruz. Yapacağız ve rekabetçi olacağız. Bu çok uzun bir yol gibi geliyor. Bunun yerine neden elektrikli araba yapmayı düşünmüyoruz? Dünyayla motorlu araba konusundaki aramızdaki teknoloji farkı 100 yıl. Biz şimdi yüzde 100 yerli yapmak için motor yapmaya başlayacağız ama elektrikli arabada dünyayla aramızdaki fark 1-2 yıl. Çok fark yok. Dolayısıyla elektrikli arabayı yerli olarak yapabiliriz. Bence ülke elektrikli arabaya odaklanmalı, bu konuda ne yapılabileceğini çok iyi araştırmalı, bu konuda Ar-Ge'ye çok büyük teşvik vermeli. Motorlu arabadan çok daha karlı olacaktır. Bu konuda ciddi rekabetçi oluruz ve belki de bölgede tek güçlü üretici oluruz."

Hamdi Akın, Türkiye'de anahtar teslim hastane yapacak şirketler doğduğunu ve bunların uluslararası platformda rekabet edebilecek yapıya dönüşeceğini sözlerine ekledi.

"Bin proje desteklenecek, iki üç tanesi tutacak"

HepsiBurada Yönetim Kurulu Başkanı Hanzade Doğan Boyner de girişimci yöneticilerin, yeni dünyanın olmazsa olmazı olduğunu vurguladı.

Türkiye'den bir teknoloji devi çıkabileceğini ancak önce ülkede temel bazı taşların yerine konulması gerektiğini söyleyen Boyner, şöyle konuştu:

"İş dünyası, sivil toplum örgütleri olarak sadece kısa sürede, bir veya üç yıllık kara odaklanarak Türkiye bu taşları yerine koymayacak. Bu, bütün iş dünyası, politika yapıcılar, sivil toplum, herkes el ele olacak. Nedir bu taşlar? Toplumda doğru değerleri oturtmaktır, şeffaflıktır, güvendir. Doğruyu ödüllendirme ve kötüyü cezalandırmadır, hukukun üstünlüğüdür. Bir güven ortamıdır, birlik ve bütünlüktür. Türkiye'de çok doğru politikalar yapılıyor. Girişimciler için teşvikler veriliyor, teknoloji Ar-Ge'si destekleniyor. Bütün genç mühendislere, 'Bu ülkede eşit ve şeffaf bir sistem vardır. Haklının hakkı yenmez. Kanunlar işler' güvenini vermemiz lazım."

Boyner, teknoloji devi kurulduktan sonra da kaybetmek ve batmaktan korkmamak gerektiğini belirtti.

"Teknoloji devi çıksın, Ar-Ge, inovasyon olsun" deniliyorsa bunun bir yolu olduğunu dile getiren Boyner, "Bin proje desteklenecek, iki üç tanesi tutacak. Başka yolu yok" açıklamasında bulundu.