10 Dakika Dendi Bir Yıldır Bitkisel Yaşamda

Selçuk’ta oturan evli, üç çocuk annesi Amine Akbulut (37), karın ağrılarından kurtulmak için İzmir’de Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Meral Tüzün’e başvurdu, rahminde yırtık olduğunu öğrendi.

Akbulut, doğum yapan kadınlarda görülebilen, fazla önemli olmayan rahatsızlığının çözümü için önerilen ameliyatı kabul etti.

Geçen 11 Eylül’de de eşi Hasan Akbulut’la Özel Ege Sağlık Hastanesi’ne gelen Amine Akbulut’u, Opr. Dr. Tüzün ve Anestezi Uzmanı Dr. Özel Kars Yılık, "10 dakikalık" denilen ameliyata aldı. Ancak iddiaya göre, ameliyat sırasında Akbulut’un kalbi durdu, müdahalelere karşın üç çocuk annesi bitkisel yaşama girdi. Nefes alması için boğazından delik açılan talihsiz kadın makinelere bağlandı. Bilinci kapalı, konuşmayan, hareket etmeyen, parmağını bile oynatamayan, eşini, çocuklarını, tanımayan, hortumla beslenen Amine Akbulut yoğun bakım sonrasında bir odaya odasına yatırıldı. Hasan Akbulut eşinin "doktor kurbanı" olduğu iddiasıyla savcılığa başvurdu.

Doktorlar hakkında İzmir Tabip Odası ve İl sağlık Müdürlüğü’ne şikayetçi olan Hasan Akbulut, eşinin okuma yazması olmamasına karşın evraklara onun adına sahte imza atıldığını, kalbin durduğu söylenmesine karşın o ana ait bilgiye, belgeye ulaşamadıklarını, kalp raporunun ortada olmadığını iddia ederek şöyle konuştu:

Oda raporuna itiraz

"Doktor eşimi ameliyata götürürken, ’10 dakika sürecek. Birkaç saat dinlenir, eve götürürsün’ demişti. Ameliyata girdikten kısa süre sonra doktor geldi, Amine’nin bir hastalığı olup olmadığını sordu, kalbinin durduğunu söyledi. Sonra da eşimi enkaz gibi getirdiler. Eşim ameliyata alınmadan önce hiçbir muayene, tahlil yapılmamıştı. Bir yıldır sadece göz kapakları kımıldıyor. Birkaç kez ’hastanı al, git’ dediler. Üç çocukla, hangi imkanla ben eşime evde bakabilirim? Eve götürmem, eşimin ölmesi demek. Savcılığa başvurdum, dava açıldı. Doktorlar 11. Sulh Ceza Mahkemesi’nde yargılanacak. Ama İzmir Tabip Odası, doktorlarda kusur bulmamış. Rapora itiraz ettik. Mücadelemden vazgeçmeyeceğim. TBMM İnsan Hakları Komisyonu’na da şikayetçi oldum. Bu bir yıldır kimse gelip de eşimin durumunu tespit etmedi. Eşim sözde yaşıyor, ölmediği için doktorlar yaralamadan yargılanacak. Tek umudum yargıda. Doktorlar geri dönüşün olmayacağını söyledi, yani yaşarsa böyle yaşayacakmış." Öte yandan konuyu soruşturan Cumhuriyet Savcısı, doktorların göre taksirle adam yaralama suçundan 3 aydan bir yıla kadar, mağdurun bitkisel hayata girmesi nedeniyle de 6 aydan üç yıla kadar hapisle yargılanmasını talep etti.