18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi ve Şehitleri Anma Günü

Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, " Çanakkale, dünyanın en güçlü ülkelerinin, en karmaşık silahlarının, en büyük ordularının, iman dolu göğüslere çarpıp tuz buz olduğu bir savaştır" dedi.

İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nce 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 98. yıl dönümü dolayısıyla Ataşehir Zübeyde Hanım Öğretmenevi'nde anma törenine, Egemen Bağış, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, Garnizon Komutanı Albay Ali Şarlak, öğrenci ve öğretmenler katıldı.

Törende konuşan Egemen Bağış, şehitleri anmak için bir günün yetmeyeceğini belirterek, 'Allah yolunda ölenlere ölü demeyiniz. Onlar diridirler. Fakat siz onları göremezsiniz.' ayetini hatırlattı. Şehitler için en güzel kefenin kanlı elbiseleri olduğunu ifade eden Bağış, Mehmet Akif Ersoy'un, Çanakkale Şehitlerine şiirinden dizeler okudu.

Bağış, "Çanakkale dünyanın en güçlü ülkelerinin, en karmaşık silahlarının, en büyük orduların iman dolu göğüslere çarpıp tuz buz olduğu bir savaştır. Bir ulusun kenetlenip 14'ünden 90'ına kadar herkesin cepheye koştuğu bir savaştır. Silahların modernitesine sadece imanın kuvvetiyle karşı konulan bir var oluş mücadelesidir" diye konuştu.

Vizyondaki "Taş Mektep" filmini öğrencilere tavsiye eden Bağış, o dönemin son sınıf talebelerinin hepsinin cepheye, şehit olmaları için uğurlandığını belirterek "İnsanın ölümden korktuğu bilinir fakat ölümün insanlardan korktuğu tek örnek Çanakkale Savaşı'dır" ifadesini kullandı.

-"Silahlar sussun, kalemler konuşsun"

Çanakkale Savaşı'nın, inanç ile nelerin gerçekleştirilebileceğinin en somut örneği olduğunu aktaran Bağış, konuşmasına şöyle devam etti:

"Bu inancı bugün de taşıdıklarını belirterek " Ülkemizin kanına bir parazit gibi emen terör meselesini de inşallah çözeceğiz. Çanakkale'de farklı yerlerden gelen fakat yan yana yatan şehitler bunun en güzel örneğidir. Doğumuz, batımız, kuzeyimiz ve güneyimiz bir. Farklılıklarımızı birer zenginlik olarak görmezsek bu farklılıklar bizim sonumuz olur. Yakalanan bu olumlu ortamda 18 Mart Şehitleri'nin sadece anmak değil, anlamak da her zamankinden daha önemli hale gelmiştir. Halep'ten gelen kardeşimizle, Üsküp'ten gelen kardeşimizin koyun koyuna yatması, ayrımcılığın değil, işte o güç birliğinin simgesidir. Buralı olmasa bile kendi canını buralı hisseden şehitlerimize, biz de bu vatanın tek olduğunu ortaya koyarak görevimizi yapmak zorundayız. Aramıza nifak tohumları sokmaya, serpiştirmeye çalışanların başarısız olması için, tek yürek olmak zorundayız."

Terör meselesinde artık anaların gözyaşlarının dinmesi, bağrına taş basmak zorunda kalan gelinlerin akıbetinin, başkaları tarafından yaşanmamasını dileyen Bağış, "Artık silahlar sussun. Kardeşlik konuşsun. Silahlar sussun, kalemler konuşsun. İrfan orduları artık görevinin başında, bu ülkenin vicdanı hür, zihni hür ve Türkiye'yi Avrupa Birliği standartları üzerine çıkmış, Atatürk'ün bize hedef gösterdiği çağdaş medeniyetler seviyesini aşmak için görevimizin başında, bu ülkeyi kalkındırdığı günleri beraber yaşayalım" diye konuştu.

İl genelinde 18 Mart Şehitleri Anma Günü dolayısıyla düzenlenen, kompozisyon, şiir ve resim yarışmalarında dereceye giren öğrencilere madalyalarının verildiği törende, Çanakkale Savaşı'yla ilgili şiirler ve türküler seslendirildi.

Muhabir: Emrah Güney

Yayıncı: Sabri Çelebioğlu - İSTANBUL