Adreslerinde 13 kilo uyuşturucu bulunan çift, 'emanet' dedi

ANTALYA'da ev ve iş yerlerinde yapılan aramalarda 13 kilo metamfetamin ele geçirilen M.Ş.T. (47) ve N.T. (36) çifti, 10 yıl hapis cezası istemiyle tutuklu yargılandıkları davanın duruşmasında, emanet aldıklarını söyledikleri kolide uyuşturucu olduğunu bilmediklerini iddia etti.

Olay, 26 Mayıs Pazar günü Kepez ilçesi Hüsnü Karakaş Mahallesi'nde meydana geldi. M.Ş.T. ve eşi N.T.'nin ev ve iş yerlerinde uyuşturucu madde depolandığı ve sattığı yönünde ihbar alan polis, operasyon düzenledi. Çiftin evinde ve iş yerinde yapılan aramalarda, toplam 13 kilo metamfetamin ele geçirildi. Gözaltına alınan 6 çocuk babası M.Ş.T. (47) ve eşi N.T. (36) tutuklandı.

Çift hakkında Antalya 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'Uyuşturucu madde ticareti yapma veya sağlama' suçundan 10'ar yıl hapis cezası istemiyle dava açıldı. Davanın görülen son duruşmasına sanıklar M.Ş.T., eşi N.T. ile yakınları ve avukatları katıldı.

Sanık N.T. savunmasında, "Ben pazara gitmiştim eve geldim, banyoya giriyordum, abdest alacaktım. Temizlik yaparken poşeti gördüm. Elime aldım, eşime gösterecektim. Poşetin içerisinde ne olduğunu bilmiyordum. Kocama, poşetin içerisinde ne olduğunu soracaktım. Kocamla polisler arasında geçen konuşmaları duymadım. Ben uyuşturucu madde kullanmam, eşim de kullanmaz. Ben bu çay poşetinin içerisinde uyuşturucu olduğunu bilseydim, polisler kapıyı çaldığında rahatlıkla banyoya ya da tuvalete atıp, yok edebilirdim" dedi.

Uyuşturucu maddeleri evine Iraklı bir arkadaşının getirdiğini ileri süren M.Ş.T. ise savunmasında şunları söyledi:

"Adamın ismini biliyorum, soyadını bilmiyorum. Telefon numarasını ise polislere söyledim. Kendi telefonumda numarası kayıtlıdır. Ben suçlamaları kabul etmiyorum. Plastik malzemesi olarak 1 koli getirdi, kolinin ağzı açıktı. Ben poşetlere ve koliye dokunmadım. Arkadaşım bana Irak'a geri gideceğini ve koliyi benden alacağını söyledi. Kendisi Irak vatandaşıdır. Cep telefon numarasını polislere vermiştim, ama yazmamışlar. Cep telefonuma el konulmamıştır, evdedir. Mahkemenize telefonumu teslim edeceğim. Polisler eve geldiğinde bana, 'bu poşetlerde ne var biliyor musun' dediler. Ben de, 'hayır' dedim. Bu haliyle suçlamaları kabul etmiyorum. O tarihte tuhafiye dükkanı işletiyordum. Uyuşturucu madde ticareti yapmam, hatta kullanmam."

M.Ş.T'nin avukatı ise müvekkilinin maddenin uyuşturucu olduğunu bilmeden emanet olarak aldığını belirterek, "Kaldı ki sosyokültürel yapısı itibarıyla bir kişinin emanet verme isteğini reddetmek, müvekkilimin çevresinde kötü ve ayıp olarak karşılanan bir durumdur" dedi.

Mahkeme, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.