AİHM, Türkiye'nin Tazminata İtirazını Kabul Etmedi

İzmir'in Dikili İlçesi'nde, şiddet gördüğü eşi tarafından sokak ortasında öldürülen Selma Civek'in yakınlarının başvurusunu değerlendiren Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 'vatandaşının yaşam hakkını sağlayamadığı için' geçen şubat ayında Türkiye'yi 53 bin euro tazminat ödemeye mahkum etti. Türkiye adına yapılan itirazla davanın Büyük Daire'ye taşınmak istenmesi talebini AİHM kabul etmedi. Bu gelişme üzerine tazminatın, devlet tarafından aileye ödendiği belirlendi.

SOKAK ORTASINDA 22 YERİNDEN BIÇAKLANDI

Dikili'de 14 Ocak 2011 tarihinde Selma Civek, şiddet gördüğü için birçok kez şikayet ettiği eşi Hüseyin Civek tarafından sokak ortasında 22 yerinden bıçaklanarak öldürüldü. Daha önce Ankara'da aile içi şiddet mağduru kadınların ağırlandığı merkezde kalan, olaydan bir süre önce Dikili'ye dönen Selma Civek, koruma kararı altında olmasına rağmen, kendisine şiddet uyguladığı için tutuklanan, ardından adli denetim altında tutulmak koşuluyla serbest bırakılan kocasının kurbanı oldu. Yargılama sonrasında Hüseyin Civek, ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı, kararı Yargıtay da onadı.

ÇOCUKLARI MÜCADELE BAŞLATTI

Yerel mahkemenin kararından sonra Selma Civek'in çocukları Hayriye Pınar Civek, Rabia Merve Civek ve Yaşar Civek, şiddete karşı mücadeleyi bırakmadı. Üç kardeş, AİHM'e başvurdu. Ailenin yaptığı başvuruyu sonuçlandıran AİHM, Türkiye'nin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) yaşam hakkının garanti altına alınması ile ilgili 2'nci maddesini ihlal ettiğine hükmetti. Bu karar sonrasında, Türkiye'nin başvuru sahiplerine mahkeme masrafları da içinde olmak üzere 53 bin Euro tazminat ödemesi hükme bağlandı.

TÜRKİYE'NİN İTİRAZI KABUL EDİLMEDİ

Selma Civek'in yaşam hakkını koruyamadığı için cezalandırılan Türkiye adına karara itiraz edildi. Türkiye, kararın yeniden görüşülmesi için geçen temmuz ayında dosyanın AİHM Büyük Daire'ye gönderilmesini talep etti. Ancak tazminat ödenmesine karar veren mahkeme, Türkiye'nin bu yöndeki talebini kabul etmedi. Bunun sonrasında, verilen karar kesinleşmiş oldu. Türkiye'nin, bu gelişmeler sonrasında tazminat tutarını aile bireylerine ödediği öğrenildi.

'DEVLET AİHM'E GÖNDERMEMELİ, VATANDAŞIYLA UZLAŞMALI'

Aile adına davayı açan Avukat Bilge Civa, kesinleşen kararı değerlendirdi. Avukat Bilge Civa şöyle dedi:

"Ben ülkemizin bu anlamda tazminata mahkum edilmesi taraftarı değilim. Dosyanın AİHM'e gitmeden, vatandaşla uzlaşma yolunun tercih edilmesi lazım. AİHM'e gitmek ve dava kazanmış olmak bir avukat olarak beni gururlandırmıyor, aksine üzüntü içinde kalıyorum. Ülkemi başka bir ülkede kurulan mahkemede mahkum ettirmek beni üzüyor. Devletin mağdur olan kadınları, insanları kucaklaması, uzlaşmacı bir tutum sergilemesi gerekiyor. Uzlaştırma yönünün devlet adım atmalı, uzlaşmacı bir tutum sergilemeli."