AK Parti'nin Aksaray Miting

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "7 Haziran'daki seçim sadece Türkiye'nin seçimi değildir, mazlumlara sahip çıktığı için kıskaca alınan Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin  başkaldırmasıdır"

Davutoğlu, partisinin Aksaray'daki Hükümet Meydanı'nda düzenlediği mitingde,  eskiden kendi halkına zulmeden, imam hatip okullarını, mezunlarını katsayı ayrımcılığına tabi tutan bir yönetim olduğunu belirtti.

Şimdi ise eşit bir vatandaşlıkla izzetli bir yeni Türkiye'nin önünü açıldığını belirten Davutoğlu, ayrıca eskiden Türkiye'nin borç dilendiğini, şimdi ise mazlumların umudu olan, kudretli ve şefkatli bir Türkiye Cumhuriyeti, mazlumlara yardım eden bir Türkiye olduğunu ifade etti.

Davutoğlu, "Filistinlilere, Suriyelilere, Somalilere yardım edebilen bir Türkiye'den gurur duyuyor musunuz? Orhun Anıtlarını yapan bir Türkiye'den, Sultan Murad Hüdavendigar'ın kabrini Kosova'da yapan bir Türkiye'den memnun musunuz?" sözleri üzerine meydandakiler "Evet" yanıtını verdi.

Bu ülkenin bir daha namerde muhtaç olmayacağını, dünyanın mazlumlarına sahip çıkacağını ifade eden Davutoğlu, "Onun için 7 Haziran'da bir destan yazmaya var mısınız?  7 Haziran'da öyle bir destan yazacaksınız ki o destanı Gazze'deki yetimler okuyacak, Bosna'da zulüm görmüş Boşnaklar okuyacak, Orta Asya'da 'Bizim tarihimizi onaracak kim var' diye Anadolu'ya dönüp bakanlar dua edecek. Şimdi 7 Haziran'daki seçim sadece Türkiye'nin seçimi değildir, mazlumlara sahip çıktığı için kıskaca alınan Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin  başkaldırmasıdır. Kıyama kalkmaya var mısın? Adalet için kıyama kalkmaya var mısın? Biz kimseye zulmetmeyiz ama zulme de rıza göstermeyiz" ifadelerini kullandı.

-"Halep'ten, Hama'dan gelen Kürtleri, Arapları, din kardeşlerimizi zalime verir miyiz?"

Davutoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

"Kapınızı bir gün biri çalsa, 'Ben yetimim, beni evine alır mısın' dese veya bir hanım gelse, kapınızı çalsa 'Benim eşim şehit oldu' dese, kapınızı açmaz mısınız. Mazluma kapınızı açmaz mısınız? Bu milletin kültüründen yoksun Kılıçdaroğlu diyor ki, 'Esed'in zulmünden kaçanları geri göndereceğiz'. 'Ölüme göndereceğiz' diyor. Buna rıza gösterir misiniz? Mazlumları, yetimleri, dul kadınları ölüme göndermeye rıza gösterir misiniz? Rıza gösterenlere oy verir misiniz? Onları bağrına basan AK Parti'ye oy verir misiniz? Bizim yanımızda durur musunuz? Bunun ağababası İnönü de böyle yapmıştı. 1944'te 146 yiğit Azeri, 'Anadolu'da bize sahip çıkarlar' diye bu topraklara girdiklerinde İnönü'nün talimatıyla Ruslara verildiler. Hepsi köprü başında şehit edildiler. Biz onu unutmadık Kılıçdaoğlu. Azeri bir şair yakındı. 'Bizi siz öldürün, vermeyin Rus'a, yakışmaz Türklüğe, sığmaz namusa' dedi.

Suriye'den bize sığınan Bayır-Bucaklı, Halepli Türkmenleri zalime vermeyiz. Halep'ten, Hama'dan gelen Kürtleri, Arapları, din kardeşlerimizi zalime verir miyiz?"

Davutoğlu, geçen haftadan bu yana her bir yandan kıskaca alınmaya çalışıldıklarını söyleyerek, "1915 olaylarını bahane edip, Vatikan baş gösterdi. Türkiye'yi tenkit etmeye kalktı,  kendilerinin İspanya'da yaptıklarını unutarak Türkiye'ye ders vermeye kalktı. Biz baskılara boyun eğer miyiz? Tüm dünya bilsin, bizim milletimizi tanısın, baş verir baş eğmeyiz. Biz buna boyun eğer miyiz? Biz bu baskılara boynu eğer miyiz? Tüm dünya bilsin, tanısın. Biz baş verir, baş eğmeyiz" dedi.

"Türkiye'deki herkes Kabe'yi ayrı bir yerde tutar gönlünde"

Davutoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

"Bugün bir küstah daha çıktı. Yarın 1 Mayıs için çağrıda bulundum bugün. 1 Mayıs'ı herkes tam bir özgürlük içinde her yerde kutlayabilir, kendilerine gösterilen yasal yerlerde, meydanlarda. Taksim'e de isteyen sembolik olarak gidip orada bir anma yapabilir ama sembolik sayıyla.

Yarın 1 Mayıs. Herkese çağrıda bulunuyorum. Ülkeyi ümitsizliğe, kaosa, sürüklemeye kesinlikle izin vermeyiz ama 1 Mayıs 1977'de ölenlere de taziyelerimizi sunduk. Yarın için barışçıl gösteriye evet dedik. Biz bunu dedik, Selahattin Demirtaş var ya hani şu HDP Eş Başkanı, Doğu'da dindar Batı'da ateist görünen ya da başka türlü görünen kendi bilir. İster inansın ister inanmasın ne dedi biliyor musunuz? 'Taksim bizim için Müslümanların Kabe'si gibidir, Yahudilerin Kudüs'ü gibidir'. Bre gafil, önce Türkiyeli ol, Türkiye'deki herkes Kabe'yi ayrı bir yerde tutar gönlünde. Şimdi biz bu tarihi, bu milleti bu irfanı tanımayanlara yol verir miyiz? Aksarayi'nin torunları, Somuncu Baba'nın torunları, Kabe'yi böyle tahkir edene izin verir miyiz?

Kendisine söylüyorum. Git bunu Diyarbakır Ulucamiden -ki benim için Mescid-i Aksa gibi manevi değeri yüksek bir yerdir-  çıkan o samimi Müslüman vatandaşıma söyle. Seni Ulucaminin dışına atar. Bu memleketin Türk'ü de Kürdü de Sünnisi de, Alevisi de Kabe'ye saygı gösterene hürmet gösterir, Kabe'ye saygısızlık yapana da haddini bildirir."

-"Paralelciler, hani bu milletin mukaddesatını istismar eden o paralelciler"

HDP ve CHP zihniyetinin aynı olduğunu dile getiren Davutoğlu,  "CHP ile aynı bunlar, ikiz kardeş. Biri Türk Baas'ı diğeri Kürt Baas'ı. CHP'nin de ağa babaları öyle diyordu, 'Kabe Arab'ın olsun bize Çankaya yeter'. Biz Kabe'nin, Beytullah'ın tozuna toprağına kurbanız. Biz Beytullah'ın bir an cemalini görmek için hayat boyu rüya gören, o idealiyle, o hülyayla yaşayan milletiz. Bunlara bu millet haddini bildirir. Aksaray bu seçimde bu küstahlara haddini bildirecek misiniz?" ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin her yerinde bu milletinin maneviyatına sahip çıkacaklarını dile getiren Davutoğlu, "Al bayraklarla yaptığımız bu coşkulu mitingler 7 Haziran'da bize zaferi haberdar ediyor. CHP, HDP ve paralel bir arada bir tuzak kuruyorlar.

CHP'liler diyor ki 'HDP'lerin barajı geçmesine yardımcı olacağız'. CHP Hakkari milletvekili adayları HDP'nin geçmesi için çalışıyor. Kılıçdaroğlu'nun danışmanı öyle söylüyor. Geçmeli diyor. Paralelciler hani bu milletin mukaddesatını istismar eden o paralelciler arka kapıdan girip, HDP'li belediye başkanı ile görüşüyor. Ne görüştünüz, ne görüştünüz? Hangi tuzağı kurdunuz? Aksaraylılar, büyük tuzağı bozmaya var mısınız? Kim ne tuzak kurarsa kursun sözde karar da milletin demeye varmısınız. Bunlara hepsine birden 7 Haziran'da bir demokrasi şamarı vurmaya var mısınız?" diye konuştu.

(Sürecek)