MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Milliyetçi Hareket, şartlar müsait olduğunda ve milletimizde talep ettiği takdirde terörün kısa süre içinde kökünü kazımaya hem azimlidir ve hem de yeminlidir. Dün nasıl terörün beli kırıldıysa, bu defa imha edilmesi milli heyecanla mutlaka başarılacaktır" dedi.
Bahçeli, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, terör konusuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Partisinin terörle mücadele konusunda çeşitli zamanlarda eleştiri ve önerilerini açıkladığını bildiren Bahçeli, "buna rağmen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın MHP üzerine çamur sıçratma gayretinin asla sonuç doğurmayacağını ve kendisini de aklamaya yetmeyeceğini" ifade etti.
Konuşmasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun terör konusunu ele almak üzere TBMM'de komisyon oluşturulması talebini "yanlış ve tutarsız" olarak niteleyen Bahçeli, şunları dile getirdi:
"Eğer bölücü terörün hain ve kanlı eylemlerinin muhatabı hükümet değilse kimdir ve bu mesuliyet kimin omuzlarındadır ve bunu kim önleyecektir? AKP'ye oy ve yetki vermiş aziz milletimiz, bu tercihini yaparken doğal olarak bunu da hesaba katmıştır.
Bu mantıksız ve garabet açıklama, CHP'nin de kafasının karışık olduğunun ispatıdır. PKK'nın siyasi uzantılarının Meclis salonlarında olduğu düşünüldüğünde, PKK'ya karşı hangi tedbirleri ve nasıl almak mümkün ve ihtimal dahilinde olacaktır? Bir tarafta AKP hükümeti, diğer tarafta anamuhalefet CHP çaresizlik içinde kıvranmakta ve içinde bulundukları bölücülük tuzağının bütün sancılarını yaşamaktadırlar.
Gazi Meclisimiz zaten üzerine düşeni fazlasıyla yapmış ve hükümete sınır ötesi harekat için yetki vermiştir. Şimdi sıra bu yetkiyi kullanmaya ve Kandil'e, terör yuvalarının kalbine Türk bayrağını dikmeye gelmiştir. Terörist kampların etkisizleştirilerek, PKK'nın topyekûn yok edilmesi için hükümetin arkasında görmesini bildikten sonra kararlı bir millet iradesi vardır. Başbakan durmamalı, beklememeli, Kandil'in fitne saçan ışığını Türk milletinin nefesiyle söndürmeli ve taş üstünde taş bırakmamalıdır."
"İşbirlikçiler"
Bahçeli, kimden ve nereden kaynaklanırsa kaynaklansın; bölücü terörü içeride himaye eden, destek veren, şımartan, teşvik eden, kışkırtan ve işbirliği içinde olanların cezalandırılmasını istedi.
Devlet Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Medyada yer tutmuş kiralık kalem sahipleri, ihanet tezlerinin sözcülüğünü yapan sözde aydın taife, terör yardakçısı mahfiller ve siyaset uzantıları hakkında da Cumhuriyet Başsavcılıkları gereken girişimleri acilen başlatmalıdır. Olur olmadık davalar açarak, kovuşturmalarla birçok insanın peşine düşen Cumhuriyeti savunan savcılar, Cumhuriyet düşmanlarına karşı da duruş sergilemeli ve üstlendikleri görevlerinin gereğini yerine getirmelidirler ve acilen ihaneti hazzettirmeye çalışanlara yönelik olarak hukuku işleterek yakalarından tutmalıdırlar. 12 kötü adamın saflarına sürekli yeni simaları eklemelerine imkan tanınmamalı ve bunların zehir saçan üslupları kesinlikle cezasız bırakılmamalıdır.
Eğer hükümet bölücü terör sorununu çözemiyorsa ve bunu da kabul ediyorsa; milletimiz meraklanmasın, yalnız ve bir başına değildir. Yapamayan gider ve yapacak olan muhakkak gelir. Bu vesileyle ifade etmek isterim ki: Milliyetçi Hareket Partisi her şart altında elini taşın altına sokmaya hazır ve kararlıdır. Terörle mücadelede önemli olan irade göstermek, milletimizin kudretini yere düşürmemek ve devletin gücünü balyoz gibi hain kafalara indirmektir. Kimse endişe etmesin; bu işin üstesinden hiç kimse gelemiyorsa, Milliyetçi Hareket, şartlar müsait olduğunda ve milletimizde talep ettiği takdirde terörün kısa süre içinde kökünü kazımaya hem azimlidir ve hem de yeminlidir. Dün nasıl terörün beli kırıldıysa, bu defa imha edilmesi milli heyecanla mutlaka başarılacaktır."
"OHAL ilan edilmeli"
Bahçeli, terörle mücadele için önerilerini şöyle açıkladı:
" Türk milletini alt kimliklere dönüştürecek, milletleşmeyi baltalayacak, milli kimliği hırpalayacak, milli birliği zedeleyecek ve bölücülüğün tahliye kapısı olan demokratik açılım isimli yıkım projesinden derhal vazgeçilmelidir. Yıkım koordinatörü Başbakan Yardımcısı istifa etmeli veya azledilmelidir. Bölücü terörün zirve yaptığı bölgeleri kuşatan yerlerde OHAL ilan edilmelidir.
Irak'ın kuzeyine yönelik bedeli ne olursa olsun kapsamlı kara hareketi bir an önce başlatılmalı ve merkezi Irak yönetimi nezdinde gerekli girişimler acilen yapılmalıdır. Terörle arkalanmış bölücülüğün imha edilmesi için etkili ve caydırıcı bir plan hazırlanmalı ve uygulamaya koyulmalıdır. Uluslararası kamuoyunun daha fazla desteğini almak için diplomatik girişimler yoğunlaştırılmalı; terörün mali, insani ve iletişim kaynakları kökünden kurutulmalıdır.
Bölücü terör örgütünün sahip olduğu ağır ve uzun menzilli silahların nerelerden ve kimlerden temin edildiği belirlenmeli, eğer varsa dost ve müttefik görünen ülkelerin terörle ilişkilerinin ne boyutta olduğu mutlaka açıklanmalıdır."
"Unutulmamalıdır ki, Milliyetçi Hareket geçilmeden, Türk milliyetçileri aşılmadan, Ülkücüler yenilmeden son vatanımızda Türk milletini bölmeye Allah'ın izniyle kimsenin gücü yetmeyecektir" görüşünü dile getiren Bahçeli,
"Şehitlerimizin kanlarını dökenler, milletimizin canını acıtanlar er ya da geç yok olmaktan kurtulamayacaklardır. AKP ne yaparsa yapsın, hangi tezgahın içine düşerse düşsün; Milliyetçi Hareket Partisi tüm heybetiyle gelişmeleri izlemekte ve milletinin emrinde olduğunu haykırmaktadır ve henüz son sözümüzü söylemediğimizi, son hamlemizi yapmadığımızı da kimse aklından çıkarmamalıdır" dedi.
SORULAR
Bahçeli, basın toplantısının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Bir gazetecinin, "200 PKK'lının sınırdan geçtiği ve bu saldırı 'geliyorum' diye uzmanların eleştirisi var. Saldırılarda bir istihbarat zafiyeti var mıdır?" sorusu üzerine Bahçeli, "Uzmanlıkları ne kadardır onu bilemiyorum. Bu sözde uzmanlarla konuyu yorumlamak doğru değildir. Gerçeği ya hükümet açıklamalı ya da Genelkurmay açıklamalıdır" cevabını verdi.
"Neçirvan Barzani Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüşecek. Bu saldırının ışığında bu görüşmeyi nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna ise Bahçeli, "Sözde bir Kuzey Irak'taki sünni devletin temsilcisi ile değil merkezi Irak Hükümetinin muhatap alınarak, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti kesin ve kararlı tavrını bildirmelidir" yanıtını verdi.
Bir başka gazetecinin, "TBMM'de kapalı oturum var. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz" sorusu üzerine ise Bahçeli, şunları kaydetti:
"Türkiye'de her şeyin açık olduğu yerde bunu kapatmanın bir manası yok. Bu çok yanlış bir davranış olmuştur. Her şey açık konuşulmalıdır. Şimdi Meclis görüşmesi başlayacak, bunların kapalı yapmanın bir anlamı yok. Hükümeti, bu millet dinlemeli, muhalefeti bütün çıplaklığıyla görmeli ve dinlemeli, o PKK uzantılarını da hangi niyette olduklarını bizzat Mecliste duyarak öğrenmelidirler."
Bahçeli, bir gazetecinin "Hükümetin, muhalefetin şehit cenazelerine gitmesini eleştiriyor. Siz de itidal çağrısı yaptınız, şehit cenazelerine katılacak mısınız? Yine hükümetin, başbakanın medya yöneticilerini bu konuda toplamasını nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine, "Türkiye'de Mehmetçiğin yalnız bırakıldığı bir dönemde, şahadetinde milletimizin şehitlerimizle beraber olması düşüncesinden hareketle, 24 ilimize taşınmış olan şehitlerimize MHP vakur, soğukkanlı itidalli kendisine yakışır bir üslupla, son görevini yerine getirecektir. Bugün kapalı oturuma değil, ikindi namazındaki şehidimizin cenaze töreninde olacağım" karşılığını verdi.
Son Dakika › Güncel › Bahçeli: Ülkücüler Ölmedikçe... - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?