Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Türkiye'nin AB'ye üye olma müzakere sürecinde yeni faslın açılmasıyla ilişkin, "Türkiye zaten kararlı, Avrupa da kısmi bir kararlılık göstermiş oldu. Türkiye için açılması gereken bu faslı açmamak, yapılabilecek en önemli hatalardan biri olurdu" dedi.
Ergün, çeşitli açılış ve temaslarda bulunmak üzere geldiği Saraybosna'da, gazetecilere yaptığı açıklamada, Türkiye'nin AB'ye giriş sürecinde samimi ve kararlı olduğunu, ancak AB'nin aynı samimiyeti ve kararlılığı göstermediğini belirterek, benzer durumla Bosna Hersek'in de karşılaştığını dile getirdi.
Avrupa'nın tam ortasında olan Bosna-Hersek'te yaşananlara savaş zamanında göz yumulduğunu, şimdi de bu ülkenin AB'ye giriş süreciyle alakalı çifte standart uygulandığını ifade eden Ergün, şunları kaydetti:
"Bir taraftan Hırvatistan kolay bir şekilde girebiliyor, diğer taraftan Bosna Hersek'teki siyasi ve idari problemlerin çözümüne katkı sağlanmıyor, bunu görüyoruz. Türkiye için de benzer bir tavır söz konusu. Türkiye kararlılık ve samimiyetini sürdürüyor, ancak AB'den aynı samimiyet ve kararlılığı görmüyoruz. Tüm bunlara rağmen biz yolumuza devam ediyoruz. Kopenhag Kriterleri'yse Kopenhag Kriterleri, bunları Ankara'da siyasi kriterler haline getiriyoruz. Maastricht Kriterleri'yse Maastricht Kriterleri, bunları İstanbul'da ekonomi kriterleri haline getiriyoruz ve yolumuza devam ediyoruz."
-"Fasıl açılsaydı da açılmasaydı da bizim açımızdan önemli değil"-
Türkiye'nin AB'ye üye olma sürecinde yeni faslın açılıp açılmamasının fazla önem taşımadığını vurgulayan Bakan Ergün, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Fasıl açılsaydı da açılmasaydı da bizim açımızdan önemli değil. 3 yıldır açılmıyordu fasıl, ama Türkiye 3 yıldır ekonomik ve siyasi ilerlemesini sürdürüyor. Eğer bu fasıl açılmamış olsaydı, Avrupa'nın bu dezenformasyondan ciddi manada etkilendiğini hatta bu işte rol oynamak istediğini daha çok düşünüyor olacaktık. Nihayetinde aklı selim galip geldi. Türkiye'nin böyle bir faslı açarak, AB yoluna devam etmesi ve devam ettiği mesajının dünyaya verilmesi önemli. Türkiye zaten kararlı, Avrupa da kısmi bir kararlılık göstermiş oldu. Türkiye için açılması gereken bu faslı açmamak, yapılabilecek en önemli hatalardan biri olurdu. Bu da, AB'nin son dönemdeki hatalarından birisi olurdu. Ama böyle bir hata yapmamış olması, AB için de Türkiye için de süreç için de faydalı oldu" ifadelerini de kullandı.
-"Teknolojik gelişmelerin önemi"-
Bakan Ergün, teknolojik gelişmelerle ilgili de gazetecilerin soruları üzerine, teknolojik gelişmelerin toplumlar üzerinde çok önemli etkileri olduğunu ve bir taraftan kanser gibi hastalıkların tedavisine imkan verirken, bir taraftan da teknolojik savaşların çıkmasına neden olabilidiğini anlattı.
Ergün, "Nasıl davranacaklarına insanlar karar verecek. Enformasyon teknolojilerindeki gelişme, bir taraftan çok hızlı bilgi dolaşımını sağlarken, bir taraftan büyük bir dezenformasyona da katkı sağlıyor. Türkiye'de son zamanlarda, Türkiye'yle ilgili çok büyük bir dezenformasyon kampanyası yürütüldü. Bu yaşanan son eylemlerde bu dezenformasyon kullanılarak gerçekleştirildi" diye konuştu.
Türkiye'nin geçtiğimiz on yıllık serüveninin, hem demokratik, hem ekonomik hem de teknolojik anlamda çok büyük ilerlemelere sahne olduğunu, bundan bütün dünyanın övgüyle söz ettiğini ifade eden Bakan Ergün, "Bütün dünyada bu büyük bir gıpta ile seyrediliyor. Bu, Türkiye'nin son 10 yıllık hikayesi. Bu on yıllık hikayeyi, dezenformasyonla ortadan kaldırmaya çalışmak, doğru değil. 'Türkiye otoriter bir rejime doğru gidiliyor, demokrasi ortadan kalkıyor, insan hakları ve özgürlükler alanı daralıyor' gibi görüşler birer dezenformasyondur" dedi.
Bu tip dezenformasyonların Türkiye'nin gerçekleriyle ilgisi olmadığını vurgulayan Bükün Ergün, sözlerini şöyle tamamladı:
"Ya Türkiye'nin geçtiğimiz on yıllık hikayesi gerçek değil, ya bunlar gerçek değil. Türkiye'nin 10 yıllık hikayesi ölçülebilir, tartılabilir bir temele dayanıyor. Türkiye, son on yılda milli gelirini 3 kat artırmıştır, ihracatını 4 kat arttırmıştır, ekonomik sıralamada 26. sıradan 16. sıraya yükselmiştir. Türkiye teknolojisini düşük teknolojilerden orta teknolojilere çıkartmıştır. Türkiye makro ekonomik dengesini kurmuştur. Türkiye'nin kredi derecelendirme kuruluşları tarafından yıllarca artırılmayan notları, hızlı bir şekilde artırılmaya başlanmıştır. Bunlar somut, ölçülebilir şeylerdir. Ama dezenformasyon ölçülebilir bir şey değil. Yani basıyorsunuz görüntü bombardımanını bir eylemi ona yüze katlıyorsunuz. Mahiyetini değiştiriyorsunuz ve dünyada ülkenin imajıyla ilgili olumsuz bir atmofer meydana getiryorsunuz. AB de kuşkusuz bundan etkilendi". - Federation of Bosnia and Herzegovina
Son Dakika › Güncel › Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Ergün Bosna Hersek'te Açıklaması - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?