Çavuşoğlu-Soreide ortak basın toplantısı

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Suriye'ye petrol taşıdığı gerekçesiyle alıkonulup serbest bırakılan İran'a ait tankere ilişkin, "Tankerin Lübnan limanına gidiyor olduğunu kastetmedim. Bilgi ve koordinatlara göre, tanker Lübnan'ın kara sularına doğru yöneliyor. Bu, Lübnan limanına ulaşacak demek değildir." dedi.

Çavuşoğlu ile Norveç Dışişleri Bakanı Ine Eriksen Soreide, Oslo'da ortak basın toplantısı düzenledi.

Norveç'e dışişleri bakanı olarak ilk ziyareti gerçekleştirdiğini belirten Çavuşoğlu, Oslo'da bulunmaktan ve kendilerine gösterilen misafirperverlikten memnuniyet duyduğunu dile getirdi.

Bakan Çavuşoğlu, Türkiye'nin Norveç ile ilişkilerinin, müttefiklik, dostluk ve ortak güvene dayandığının altını çizerek, bu nedenle iki ülkenin zor konuları bile müzakere edebildiğini söyledi.

Mevkidaşı ile yaptığı görüşmelerde ikili ilişkileri ele aldıklarını kaydeden Çavuşoğlu, Türkiye ile Norveç arasında büyük potansiyel ışığında ikili ticaret hacmini artırabileceklerini belirtti.

Çavuşoğlu, memleketi Antalya başta olmak üzere Norveç'ten Türkiye'ye gelen turist sayısının arttığına dikkati çekerek, Türk halkını da tatilini Norveç'te geçirmeleri için teşvik ettiklerini kaydetti.

Görüşmelerde, bölgesel konuların da konuşulduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, NATO üyesi iki ülke olarak, örgütün karşı karşıya kaldığı zorluklar karşısında ileriye dönük neler yapabileceklerini ele aldıklarını bildirdi.

"Biz yaptırımlara ve gerginliğe karşıyız"

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, ikili görüşmelerde Suriye meselesini de bütün yönleriyle ele aldıklarına işaret ederek, İdlib'de Beşşar Esed rejiminin saldırganlığının sürmesi halinde bunun yeni bir insani felakete yol açacağı değerlendirmesinde bulundu.

Buna karşılık, Suriye'de siyasi sürece daha fazla yoğunlaşılması gerektiğini dile getiren Çavuşoğlu, "Birleşmiş Milletler Suriye Özel Temsilcisi Geir (Pedersen) önümüzdeki hafta Ankara'ya gelecek." dedi.

Çavuşoğlu, görüşmede, İran ve Hürmüz Boğazı'ndaki gelişmeleri de masaya yatırdıklarını belirterek, Hürmüz'deki gerginliğin azaldığını görmekten memnuniyet duyduklarını kaydetti.

Bakan Çavuşoğlu, "Biz yaptırımlara ve gerginliğe karşıyız. Türkiye ve Norveç, bölgemizdeki gerginliği daha da azaltmak için elinden gelenin en iyisini yapacaktır." ifadesini kullandı.

"F35'leri alamazsak diğer seçenekleri araştıracağız"

Çavuşoğlu, Türkiye'nin neden Rusya'dan S-400 satın aldığı sorusunu, "Bizim buna ihtiyacımız vardı. Hava savunma sistemi bizim acil ihtiyacımız. Bu ülkeyi ya da şu ülkeyi sevdiğimizden değil, bunu ABD ya da NATO'daki diğer müttefiklerimizden almak istedik fakat alamadık." şeklinde yanıtladı.

Türkiye'nin F-35 programının ortaklarından biri olduğunu ve bu program için 1,4 milyar dolar ödediğini anımsatan Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"F-35'leri satın alamazsak, savaş uçaklarına ihtiyacımız olduğu için diğer seçenekleri araştıracağız. Bu durumda kimse Türkiye'yi bu uçakları şu ya da bu ülkeden aldığı için suçlayamaz. Türkiye, bağımsız bir ülkedir. Bunun, NATO'daki müttefikler, ABD ya da herhangi bir üçüncü ülkeyle alakası yok. Bu bizim kendi ihtiyacımız. Türkiye, NATO'ya üye bir ülke. Öncelikle, biz kendi müttefiklerimizden almayı tercih ederiz. Aksi takdirde, başka yerden almak zorunda kalacağız."

"Basın özgürlüğü ve terörü desteklemek farklı şeyler"

Çavuşoğlu, terör örgütü PKK'ya destek verdiği gerekçesiyle iki Norveç vatandaşının Türkiye'de soruşturmaya tabi tutulduğunu hatırlatarak, bu kişilerin faaliyetlerini, sadece Türkiye'de değil, neredeyse bütün Avrupa ülkelerinde yasal olmadığına dikkati çekti.

Terör örgütü PKK'nın Türkiye'de 40 binden fazla can aldığını anımsatan Çavuşoğlu, bu örgütün Türkiye'de terör örgütü listesinde bulunduğunun altını çizdi.

"Basın özgürlüğü ve aktif şekilde terör örgütlerini ve faaliyetlerini desteklemek tamamen farklı şeylerdir." diyen Çavuşoğlu, bu tarz faaliyetlerin Avrupa ülkelerinin çoğunda da yasal olmadığını söyledi.

Çavuşoğlu, Almanya örneğini vererek, bu ülkenin terör örgütü PKK'nın sembollerini ve örgüte destek gösterilerini yasaklaması sebebiyle, PKK destekçileri ve Alman güvenlik güçleri arasında çatışmaların yaşandığına vurgu yaptı.

Mevlüt Çavuşoğlu, Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfının (SETA) yayımladığı "Uluslararası Medya Kuruluşlarının Türkiye Uzantıları" başlıklı rapora ilişkin yaptığı değerlendirmede de SETA'nın bağımsız bir düşünce kuruluşu olarak, araştırmalarına ilişkin bir liste hazırlamış olabileceğini dile getirdi.

Bakan Çavuşoğlu, "Bu demek değildir ki bu kişiler hakkında süren bir soruşturma var. Bu kişiler hakkında terör örgütünü aktif şekilde desteklediğine dair herhangi bir kanıt olmadığı takdirde bu bireylere yönelik soruşturma açılamaz. Biz, herhangi bir komplo ya da araştırmaya dayanarak soruşturma açmayız." diye konuştu.

"Tankerin Lübnan limanına gidiyor olduğunu kastetmedim"

Çavuşoğlu, Suriye'ye petrol taşıdığı gerekçesiyle alıkonulup serbest bırakılan İran'a ait tankerle ilgili soruya sabah verdiği yanıtta, bir yanlış anlaşılma olduğuna dikkat çekerek, "Tankerin Lübnan limanına gidiyor olduğunu kastetmedim. Bilgi ve koordinatlara göre, tanker Lübnan'ın karasularına doğru yöneliyor. Bu, Lübnan limanına ulaşacak demek değildir. Tankerin, Türk limanına da gelmiyor olduğunu da söylemek istiyorum." ifadelerini kullandı.

"Türkiye, Norveç ile çalışmaya devam edecek"

Çavuşoğlu, dün, Barum kentinde 10 Ağustos'ta saldırıya uğrayan Nur Camisi'ni ziyaret ettiğini belirterek, burada yaşayanların hem ziyaretten hem de Norveç halkı ve hükümetinin kendilerine verdiği destekten memnuniyet duyduğunu aktardı.

Bakan Çavuşoğlu, "Sizin bu konuyu ele alma şekliniz örnek olmalı. Biz, Norveç ile birlikte sadece bizim bölgemizde değil, ötesinde de var olan bu eğilimi tersine çevirmek için birlikte çalışmaya devam edeceğiz." diye konuştu.