Cezayir'de akaryakıt yasa tasarısı endişeleri beraberinde getirdi

Cezayir'de petrol kuyusu faaliyetlerine yatırım yapan şirketlere vergi muafiyeti ve kolaylıklar sağlanmasını öngören akaryakıt yasa tasarısı, ülkenin petrol kaynaklarının yabancı şirketlerin çıkarına heba edilmesi endişesini beraberinde getirdi.

Cezayir'de eski Cumhurbaşkanı Abdulaziz Buteflika döneminde görev yapan isimlerin yönetimden uzaklaştırılması talebiyle 8 ayı aşkın süredir düzenlenen gösterilere son haftalarda akaryakıt yasa tasarısı damgasını vurdu.

Göstericiler, Buteflika'nın istifasının ardından mevcut hükümetin rutin işleri yürütmek için görevlendirildiğini ve akaryakıt yasası gibi ülkenin geleceğiyle ilgili önemli konularda karar verme yetkisi bulunmadığını belirterek, hükümeti ülkenin petrol ve doğal gaz kaynaklarını yabancı şirketlere satmaya çalışmakla suçluyor.

Eski Başbakan Ali bin Flis de gazetecilere yaptığı açıklamada, "halk ve ülke için stratejik ve hayati bir dosya" olarak nitelendirdiği tasarının tüm kesimlerle kapsamlı ve geniş bir şekilde tartışılmadan ortaya atılmasını reddettiğini belirtti.

Akaryakıt yasa tasarısı

Akaryakıtla ilgili hazırlanan yeni kanun tasarısı, petrol kuyusu faaliyetlerine yatırım yapan şirketlere araştırma ve keşif aşamasında vergi muafiyeti ve kolaylıklar sağlanmasını öngörüyor.

Tasarı ayrıca, bu alanda yatırım yapan şirketleri, araştırma ve keşif aşamasında yurt dışından ithal ettikleri araç, gereç ve teçhizatları gümrük vergilerinden ve yüzde 19'luk katma değer vergisinden (KDV) muaf tutuyor.

Araştırma ve keşif süresinin 2 yıldan 7 yıla çıkarılması öngörülen tasarıda, açılan kuyuların işletme hakkı petrolde 32, gazda ise 35 yıl olarak belirtiliyor.

Hükümet tasarıyı savunuyor

Cezayir Enerji Bakanı Muhammed Arkab, gazetecilere yaptığı açıklamada tasarının yüzde 100 milli tecrübeyi temsil ettiğini ve ülke ekonomisine yönelik herhangi bir endişenin söz konusu olmadığını söyledi.

Arkab, tasarının özellikle yabancılarla ortaklıkta yüzde 51 yerli, yüzde 49 yabancı sermaye kuralını değiştirmeyerek devletin akaryakıt sektöründeki egemenliğini muhafaza ettiğini vurguladı.

Zamanlama sorunu

AA muhabirine konuşan ekonomist Kemal Rızeyk ise, Cezayir'deki bu tartışmanın asıl olarak tasarının zamanlamasıyla ilgili olduğuna dikkati çekti.

Rızeyk, "Yasanın cumhurbaşkanlığı seçimine kadar ertelenmesi daha iyi olurdu. Hükümet bu tasarı hakkında medyada gerektiği şekilde iletişim kurmadı ve konuyla ilgili uzmanlarla tartışmalar organize etmedi." ifadelerini kullandı.

Cezayirli ekonomist, ismini vermediği bazı tarafların seçimleri boykot etme konusunda destek göremeyince bu tasarı üzerinden yanlış bilgilendirme fırsatı bulduğu ve bunların sosyal paylaşım siteleri aracılığıyla geniş kitlelere yayıldığı değerlendirmesinde bulundu.

Cezayir'deki mevcut hükümet, 12 Aralık'ta yapılması planlanan seçimlerden sonra göreve gelecek yeni cumhurbaşkanının, siyasi gündem ve diğer öncelikler nedeniyle tasarıyı kabul etmesinin zaman alacağını, ülkenin milli enerji şirketi Sonatrach'ın ise yeni yasanın onaylanması için fazla bekleyemeyeceğini savunuyor.