CHP Genel Başkan Yardımcıları Filistin'de

CHP Genel Başkan Yardımcıları Öztürk Yılmaz ve Yasemin Öney Cankurtaran, Doğu Kudüs ve Batı Şeria'yı ziyaret ederek Filistinli yetkililerle temaslarda bulundu.

Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Genel Sekreteri ve Filistin Başmüzakerecisi Saib Ureykat ile Batı Şeria'nın Eriha kentinde yer alan ofisinde gerçekleştirdikleri görüşmede Yılmaz, ziyaretlerinin amacının her şeyden önce Filistinlilerle dayanışma içerisinde bulunduklarını göstermek olduğunu söyledi.

"CHP Türkiye'nin anamuhalefet partisidir ve laik bir partidir" ifadesini kullanan Yılmaz, şöyle devam etti:

"Filistinlilere büyük bir sempati besliyoruz. Siz sadece AK Parti var diye düşünüyor olabilirsiniz ama biz 134 sandalyeye sahibiz. Genel başkanımız bizi buraya gelmemiz için görevlendirdi. Bugün (İsrail meclisi Knesset'in Filistin asıllı Başkan Yardımcısı) Ahmet Tibi ve (Knesset'teki Filistin asıllı milletvekillerinden) Usame Sadi ile görüştük. Her ikisi ile de çok iyi görüşmelerimiz oldu. Burada olmamızın sebebi her şeyden önce dayanışmamızı göstermektir."

Filistin meselesinin Suriye, Irak ve DAEŞ'in gölgesinde kenara itildiğini savunan Öztürk Yılmaz, "Obama yönetiminin seçimlere doğru bir başarı hikayesi yaratmak niyetinde olmadığını görüyoruz. Ancak en azından bazı girişimler olmalı. Fransa'nın girişiminin bu tarz bir şey oluşturacağını ümit ediyoruz. En azından tartışmak ve bu meseleyi yeniden gündeme getirmek için. Aynı zamanda Türkiye'de bizim partimizde de büyük destekçilere sahip olduğunuzu belirtmek isterim. Bizler siyasi partilerle olan ilişkilerinizde yalnız olmadığınızı göstermek istiyoruz. Sadece iktidar partisi değil, aynı zamanda muhalefet partisi olarak da" ifadelerini kullandı.

Yılmaz, parti olarak Filistin meselesinde iki devletli çözümü desteklediklerinin de altını çizdi.

"Filistin Türk halkının kalbindedir"

Ureykat ise "Endişeyle tanık olduklarını ve iğrenç bulduklarını" söylediği Türkiye'ye yönelik bombalı terör saldırılarında hayatını kaybedenler için taziyelerini sunarak ve saldırıları kınadıklarını belirtti.

"Sol ya da sağ farketmez, Filistin Türk halkının kalbindedir. Bu bizi çok memnun ediyor. Bizler Türkiye'deki tüm partilerle barış yönünde ve Filistin'i haritadaki yerine getirme yolunda omuz omuzayız" diyen Saib Ureykat, şöyle devam etti:

"Bölgemiz son bin yılın en yoğun dönüşümünden geçiyor. Avrupa'da 1848'de yaşananlar üzerinden bunu değerlendirebiliriz. Bu dönemde yaşananların ardından Avrupa'nın durulması neredeyse 120 yıl aldı. Arap dünyasında yaşananların maalesef onlarca yıl süreceğini düşünüyorum. Çok kanlı ve uzun bir süreç. İslam, barışın, toleransın ve bir arada var olabilmenin dinidir. DAEŞ katillerinin benim dinimi kullanmalarına Müslümanlar olarak karşı durmalı ve onları yenmeliyiz. Maalesef insanoğlu fikirleri öldürebilecek kurşunu icat edemedi. Bu yüzden kötü fikirler toplumu sardığı zaman bunlara daha iyileri ile karşı koymanız gerekir."

- "Batılı gazetecilerin boğazını kesen katillerle Filistinli bebeği öldüren arasında ne fark var?"

Bölgenin iki şeye ihtiyacı olduğuna dikkat çeken Ureykat, "Birincisi İsrail ve Filistin arasında barışın sağlanması. İsrail işgaline son vermemiz gerekiyor. 1967 sınırları içerisinde başkenti Kudüs olan bir Filistin devletini kurmalıyız. İsrail devleti ile yan yana barış içerisinde yaşayan bir devlet. Filistin Kurtuluş Örgütü olarak bunu tartışmayı kabul ettik ancak maalesef İsrail hükümeti iki devletli çözümün altını oymakta kararlı. Netanyahu ideolojik olarak bir devlet-iki sisteme inanıyor. Arapların kendi otoritesi altında yaşayabileceğini düşünüyor ancak yanılıyor. İkinci unsur ise bölgemizde insanlara haklarının verildiği iyi yönetimlere ihtiyacımız olduğu gerçeği. Mevcut koşullar altında yaşayamayız. Bu iki husus DAEŞ ve diğer aşırıcıları yenmemizi sağlayacak iki şeydir" değerlendirmesini yaptı.

İşgal altındaki Filistin topraklarında yer alan Yahudi yerleşimcilerin ihlallerine de dikkat çeken Ureykat, "Suriye ve Irak'ta Batılı gazetecilerin boğazını kesen katillerle, 18 aylık Filistinli Ali Devabişe bebeği yakarak öldüren Yahudi yerleşimci katiller arasında ne fark var?" ifadelerini kullandı.

"Ankara'da camiden altı saatte çıkabildik"

Filistin meselesini hiçbir konunun ikincil plana itebileceğine inanmadığını da vurgulayan Ureykat, buna örnek olarak FKÖ'nün merhum lideri Yasir Arafat ile Ankara'da karşılaştıkları sevgi selini gösterdi. Ureykat, "Ankara" anısını şöyle paylaştı:

"Bir seferinde Yasir Arafat ile Ankara'yı ziyaret etmiş ve cuma namazına gitmiştim. Camiden çıkabilmem altı saat sürdü. Çünkü herkes Arafat'a sevgisini göstermek istiyordu. Bu kalabalıkta ayakkabımın ve kendimin nerede olduğumu kaybettim. Türk güvenlik görevlilerinin beni bulması altı saat sürdü. Söylemek istediğim Filistin'in Türklerin aklında ve kalbinde olduğu. Aynı durum Endonezya ve Malezyalılar için de geçerli. Avrupa da Filistin meselesini önemsiyor. Bu yüzden Filistin meselesinin ikincil plana itebileceğine inanmıyorum."

Temaslar

İsrail meclisi Knesset'in Filistin asıllı Başkan Yardımcısı Ahmet Tibi ve Knesset'teki bir başka Filistin asıllı milletvekili olan Usame Sadi ile Doğu Kudüs'te, Fetih Hareketi Merkez Kurulu üyesi Azzam El-Ahmed, Filistin eski dışişleri bakanı ve Fetih Hareketi Merkez Kurulu üyesi Nebil Şaab ile de Ramallah'taki ofislerinde görüşen Yılmaz ve Cankurtaran, "Fransa'nın İsrail ile Filistin arasındaki barış müzakereleri sürecini yeniden canlandırmak için başlattığı girişim, Filistinli gruplar arasında devam eden bölünmüşlüğe son vermek için yürütülen müzakereler ve Filistin meselesinin içinde bulunduğu genel durum" hakkında kapsamlı değerlendirmelerde bulundu.

CHP Genel Başkan Yardımcıları Yılmaz ve Cankurtaran yarın da Kudüs'te İsrailli yetkililerle temaslarda bulunacak.

Yılmaz, bu temasların ardından ABD'yi ziyaret ederek.