Devletin değil halkın polisi

Adana Kemal Serhadlı Polis Meslek Yüksekokulu Müdürü Nuri Ateş, otoriter ülkelerdeki polislerin, mevcut rejimi korumak üzere yetiştirildiğini, ancak demokratik ülkelerdeki polisin öncelikli görevinin rejimi korumak değil, halka hizmet etmek olduğunu söyledi. Ateş, polis ile halk arasındaki ön yargıların da karşılıklı olarak aşıldığını vurguladı.

Özgüveni olan, mesleki kabiliyeti yüksek, bilgiyle donatılmış, sorun çözme yeteneği gelişmiş, halkla ilişkileri üst düzeyde olan bir polis profilinden yana olduklarını kaydeden Kemal Serhadlı Polis Meslek Yüksekokulu Müdürü Nuri Ateş, "Bizim mesleğimizle özel sektör arasında çokta bir fark yok aslında. Sonuçta biz de bir hizmet üretiyoruz. Ama yetiştirdiğimiz öğrencilerimiz, buradan mezun olduklarında bir fabrikaya gidip de orada çalışmayacaklar. Aksine doğrudan doğruya halkla ilişki içine girecekler.

Her şeyi ve tüm işleri halkladır polisin. Bu nedenle de halkla ilişkiler konusuna ayrı bir önem veriyoruz" dedi.

"DEMOKRATİK ÜLKELERDE POLİSİN GÖREVİ REJİMİ KORUMAK DEĞİL"

Otoriter ülkelerdeki polislerin, mevcut rejimi korumak üzere yetiştirildiğini, ancak demokratik ülkelerdeki polisin öncelikli amacınınsa rejimi korumak olmadığının altını çizen Ateş, burada polisin en önemli görevi; halka hizmet etmek olduğunu vurguladı. "Demokratik ülkelerde polis, halka danışarak yine halka güvenlik hizmeti sunar" ifadesini kullanan Ateş, konuşmasını da şöyle sürdürdü:

"Kemal Serhadlı Polis Meslek Yüksekokulu olarak öğrencilerimize bunu vermeye çalışıyoruz. Gençlerimiz mezun olduklarında; 'Ben devleti koruyacağım' mantığıyla değil, 'Tüm bilgi birikimi ve donanımımla halkıma hizmet etmeye hazırım' anlayışıyla görev yapmalı. Yüksekokul olarak, bu anlayışı öğrencilerimize benimsetip, bunu bir yaşam felsefesi haline getirmeye çalışıyoruz. Bu konuda da öğrencilerimizle birlikte sosyal sorumluluk projeleri geliştirip uyguluyoruz."

"POLİS İLE HALK ARASINDAKİ ÖN YARGILAR AŞILIYOR"

Türk Emniyet Teşkilatı bünyesinde görev yapan hiçbir polisin, kendisini 'devletin polisi' olarak görmemesi gerektiğini, bunun yerine 'halkın polisi' olarak kendisini tanımlaması gerektiğini savunan Ateş, "Biz de bu bilinci öğrencilerimize aşılayıp, onları kendilerini 'halkın bir hizmetkarı' olarak görmelerini sağlamaya çalışıyoruz. Türkiye demokratik bir ülke ve bu kapsamda da polis rejimi korumak için değil, halkına güvenlik hizmeti verebilme adına çalışıyor ve çalışmakta zorunda. Bu yüzden halkla ilişkiler konusuna büyük önem veriliyor ve polis-vatandaş ilişkilerinin geliştirilmesine yönelik önemli adımlar atılıyor" ifadesini kullandı. Polisle halk arasında karşılıklı bir önyargı olduğunu, ancak bunun özellikle son dönemlerde ortaya konulan çalışmalarla birlikte aşılmaya başlandığını anlatan Ateş, polis adaylarını modern dünyada halka hizmet etme felsefesiyle yetiştirdiklerini, halka hizmet etme sevdasında olan bir polis teşkilatının da asla halktan uzak duramayacağını söyledi.