DHA YURT BÜLTENİ - 6

Suriye sınırına askeri iş makinesi sevkiyatı

Şanlıurfa'dan yola çıkarılan zırhlı 20 askeri iş makinesi, konvoy halinde Suriye sınırındaki Ceylanpınar ilçesine ulaştı.
Askeri birliklerden Ceylanpınar ilçesine sevk edilen 20 araçlık zırhlı iş makineleri dün gece geç saatlerde konvoy halinde ilçeye ulaştı. İş makinelerinin sınır hattında askeri birliklerin çalışmalarında kullanılacağı öğrenildi.

Görüntü Dökümü
--------
İlçeye giriş yapan askeri iş makineleri
Genel detay görüntüler

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 269 MB

Haber-Kamera: Şafak SAĞ-ŞANLIURFA-DHA)

=======================

Küçük çocuğun balkonda tehlikeli kamerada

Bursa'nın İnegöl ilçesinde 4'üncü kattaki evlerinin balkonunda oyun oynayan 4- 5 yaşlarındaki çocuğun çamaşır asmak için kullanılan korkulukların üzerine çıkması, yürekleri ağızlara getirdi. O anlar, saniye saniye cep telefonunun kamerasıyla görüntülendi.
İnegöl ilçesi Burhaniye Mahallesi'nde 4 katlı bir binanın en üst kadında oturan ailenin 4- 5 yaşlarındaki çocukları, balkonda oyun oynamaya başladı. Küçük çocuk, bir ara çamaşır asmak için kullanılan korkulukların üzerine çıktı. Çocuğun tehlikeli oyununu gören mahalle sakinleri, polise haber verdi. İhbar üzerine adrese polis ekipleri sevk edilirken, durumu fark eden aile, çocuklarını içeri aldı.
Küçük çocuğun yürekleri ağızlara getirdiği anlar, bir çevre sakini tarafından cep telefonuyla saniye saniye görüntülendi.

Görüntü Dökümü
---------
-Küçük çocuğun tehlikeli hareketleri

Süre: 20 saniye, Boyut: 2 MB

Haber: Yavuz YILMAZ/İNEGÖL,(Bursa), - Kamera: BURSA,

======================

Selimiye Camisi'nde görüntü kirliliği

Edirne'de UNESCO dünya kültür mirasları listesinde bulunan yılda  1 milyon turistin ziyaret ettiği tarihi Selimiye Cami bahçe duvarlarına sprey boyalarla yazılan yazılar görüntü kirliliğine neden oldu. Yazıların tarihe yapılan saldırı olduğunu söyleyen  Edirne Turizm Kültür Sanat Derneği Başkanı Adnan Akıncıoğu, "UNESCO listesinde bulunan Selimiye Cami sadece Edirne'nin değil ülkenin hatta dünyanın göz bebeğidir. Yılda 1 milyon  yerli ve yabancı ziyaretçi çeken tarihi yapının bahçe duvarları kendini bilmez kişi ve kişiler tarafından sprey boya ile saldırıya uğraması kent turizmine zarar vermektedir" dedi.
Mimar Sinan'ın, "Ustalık eserim" dediği ve UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'nde bulunan ve 1 milyon turistin ziyaret ettiği tarihi Selimiye Camisi, bahçe duvarlarına son dönemlerde sprey boyalarla yazılan çeşitli yazılar, görüntü kirliliği yaratırken, tepkilere neden oldu. Selimiye Camisi meydan düzenlemesi nedeniyle bir bölümü yıllardır kapalı bulunan caminin bahçe duvarlarındaki yazılar, çevre esnafı ve sivil toplum örgütü üyelerini harekete geçirdi. Yazıların  yerli ve yabancı turist tarafından şaşkınlıkla karşılandığını anlatan kent sakinleri, yapanların cezalandırılmasını ve önlem alınmasını istedi.
Edirne Turizm Kültür Sanat Derneği Başkanı Adnan Akıncıoğu, tarihi caminin bahçe duvarlarına sprey boyalarla yazılan yazıların tarihe yapılan bir saldırı olduğunu söyledi. Akıncıoğlu, "UNESCO listesinde bulunan Selimiye Camisi sadece Edirne'nin değil ülkenin hatta dünyanın göz bebeğidir. Yılda 1 milyon yerli ve yabancı ziyaretçi çeken tarihi yapının bahçe duvarları kendini bilmez kişi ve kişiler tarafından sprey boya ile saldırıya uğraması kent turizmine zarar vermektedir. Yazılan yazılar tarihe yapılan saldırıdır. Selimiye Camisi kubbesi, minareleri ve genel yapısıyla eşi benzeri olmayan mimari bir yapıdır. Osmanlı'nın en belirgin izlerini taşıyan bu yapıya bunu yapan kişi ya da kişilerin bir an önce bulunması ve cezalandırılması gerekir" dedi.
'DİLEK DUVARI GİBİ OLMUŞ'
Edirne Tanıtma Tava Ciğeri Kalite Koruma Derneği Başkanı Bahri Dinar, yazıları gören turistlerin tepki gösterdiğini anlatarak, önlem alınmasını istedi. Dinar, "UNESCO listesine girmiş, dünyanın göz bebeği, Türkiye'nin de gururu Selimiye Camisi'nin etrafında bu yazılar ve görüntü kirliliği olmaması gerekiyor. Yazanlara diyoruz ki, gelin eğer siz bir şeyler yazacaksanız, içinizi dökecekseniz defteriniz kaleminiz bizden dilediğinizi yazın. Gelen misafirler öncelikle bu yazı kirliliğini görüyorlar ve turistlerin tepkisini çekiyor. Sadece Selimiye değil tarihi eserlerimizin etrafına bu tür yazılar yazmayalım. Burada bakıyoruz, derdini ilan etmiş, aşkını yazmış, tuttuğu takımı yazmış burası bir dilek duvarı gibi olmuş. Tekrar diyorum bu kadar çok yazı yazmak istiyorsanız defteriniz kaleminiz bizden,dilediğiniz gibi yazın. Burada yazılar kötü amaçlı yazılmasa da iyi bir şey değil,  bu kötü bir görüntü ortaya çıkıyor" dedi.
Selimiye Camisi'nin çarşısı Arasta esnaflarından Arif Meriç, "Bu dünyanın harikası, incisi Selimiye'ye bu görüntüler hiç yakışmıyor. Dünyada Mekke, Medine, Kudüs ve Edirne Selimiye diye geçer. Buraya dünyanın dört bir yanından yerli ve yabancı turistler akın akın geliyorlar. Tarihimize karşı yapılan büyük bir saygısızlık var, bu beni çok üzüyor. Taşların etrafına bir bakın Selimiye bunu hak etmiyor. Ben burada bir esnaf olarak diyorum ki, Selimiye bizim gözümüzün bebeğidir, ona çok iyi bakmalıyız. Yalnız biz değil, bütün dünyanın güzü Selimiye'dedir. Bu yazılarla ilgili şunu söylemek isterim ki, bu yazıların en kısa zamanda silinip ve bundan sonrada yazılmaması için bir şeyler yapılmalı. Yetkililere buradan sesleniyorum, bir tanecik Selimiye'miz var" şeklinde konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------
Selimiye Camisi drone ile havadan detaylar
Yazılardan detay
Selimiye Cami detay
Adnan Akıncıoğlu ile röp.
Detay görüntü
Bahri Dinar ile röp.
Farklı açıdan detay
Arif Meriç ile röp
Cami ve çevreden detay
Vatandaşların yazılara bakması

Haber-Kamera: Ali Can ZERAY/EDİRNE,

=================

Kuyumcuyu soymaya kalkışan şüpheliler adliyede

Adana'da, av tüfeğiyle kuyumcu Hacı Ali Menekşe'yi (66), soymak isteyen Ümit Ç. (26) ile ona yardım eden Eren T. (25) ve Gani K. (21), adliyeye sevk edildi.
Seyhan ilçesindeki İbo Osman Caddesi'ndeki Hacı Ali Menekşe'ye ait kuyumcu dükkanına  8 Temmuz'da av tüfeğiyle gelen Ümit Ç. (26) vitrindeki altınları istedi. Aynı anda ruhsatlı silahını çeken Menekşe, "Ben emekli  askerim, gençliğine yazık. Burada benden altın alamazsın. Sen de ben de silahlıyız. ya sen beni vuracaksın ya da ben seni. Bir altın için beni mi öldüreceksin? Hadi gel, vazgeç şu işten. Ne derdin varsa oturup konuşalım" dedi.
Ümit Ç.'yi nasihatleriyle ikna eden Menekşe, polisi arayıp durumu bildirdi. Polis ekipleri gelirken, Menekşe av tüfeğinin namlusundaki fişekleri de doldur-boşalt yaparak çıkarttı. Ümit Ç. olay yerine gelen polislere, " Bir süredir işsizdim. Hastayım ve ameliyat olmam gerekiyordu. Ben de arkadaşlarımla birlikte kuyumcu soymaya karar verdim. 3-5 altın alıp çıkacaktık. Çok pişmanım" dedi. Olayın ardından Ümit Ç.'ye yardım eden Eren T.  ve Gani K. da kısa sürede yakalandı.
Şüphelilerin emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü
------
-Zanlıların adli tıp birimine getirilmesi
-Adli tıp biriminden çıkarılması
-Polis araçlarına bindirilmeleri
-Araçların gidişi
-Olayın güvenlik kamera görüntüSÜ
-Olay yerinden arşiv görüntüler

SÜRE: 02'00" BOYUT: 222 MB

Haber: Çağlar ÖZTÜRK-Kamera: Eser PAZARBAŞI/ADANA,

===================

Milas'ta 1.5 ton 'skunk' ele geçirilen 6 kişilik uyuşturucu şebekesi adliyede

Muğla'nın Milas ilçesinde ele geçirilen, yaklaşık 50 milyon lira değerindeki 1.5 ton 'skunk' adlı uyuşturucu meddeyle ilgili gözaltına alınan 6 şüpheli, emniyetteki işlemleri sonrası adliyeye sevk edildi.
İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, yurt dışından getirilecek yüklü miktarda skunk adlı uyuşturucunun iç piyasaya sürüleceği bilgisi üzerine harekete geçti. Milas Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kararıyla, uyuşturucu ticareti yapan şebeke takibe alındı. Yapılan çalışma sonucu şebeke lideri A.A.'nın yurtdışından getireceği yüklü miktardaki uyuşturucu maddeyi, Milas'taki bir koydan iç piyasaya dağıtmayı planladığı öğrenildi. Balkan ülkelerinden deniz yoluyla taşınan uyuşturucunun geçen pazartesi sabahı Milas'ın Haydar Koyu'ndan teslimatının yapılacağı belirlendi. Bunun üzerine ekipler, operasyon için harekete geçti. Denizden Marmaris Sahil Güvenlik Grup Komutanlığı, havadan Havacılık Daire Başkanlığı araçları, karadan Özel Harekat Şube Müdürlüğü ve istihbarat ekipleri eş zamanlı operasyon başlattı. Sahilde durdurulan deniz botunda 'Joshua' ve 'Maço' isimli dedektör köpeklerin yaptığı aramada 1.5 ton skunk ele geçirildi. Uyuşturucunun taşınmasında kullanılması planlanan 3 otomobile el konuldu. Değeri yaklaşık 50 milyon lira olan uyuşturucuyu getiren şebekenin lideri A.A. ile suç ortakları olduğu belirtilen H.İ., V.K., T.I., A.Ö. ve S.V. gözaltına alındı. Emniyete götürülen zanlılar, işlemleri tamamlanınca bu sabah adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü
---------
Zanlıların adliyeye getirilişi

Haber- Kamera: Oktay ÇAYIRLI/ MİLAS (Muğla),

====================

Tüp mide ameliyatından sonra göbek atan 3 kadın, hayallerine kavuştu

Antalya'da aynı gün oldukları tüp mide ameliyatından sonra müzik eşliğinde göbek atan 3 kadın, bir yılın sonunda verdikleri kilolarla görenleri şaşırttı. İkisi 106, biri 105 kiloyla ameliyata giren kadınlar, 40- 46 arasında kilo verdi. 3 kadın, kendilerini 'yeniden doğmuş' olarak tanımladı.
Antalya'da yaklaşık 1 yıl önce aynı gün tüp mide ameliyatı olan ve ameliyattan sonra mutluluktan göbek atan 3 kadın, verdikleri kilolarla görenleri şaşırttı. 106'şar kiloyla ameliyata giren Fatime Uğurcan (23) ve Necmiye Büyükkaytan (33) kardeşler ile 105 kiloyla ameliyata giren Seyla Ataseven, kilo vermelerinin ardından hayata yeniden bağlandı. Fatime Uğurcan bedenine uygun kıyafet bulamadığı için mağazaların önüne oturup ağladığını anlatırken, iki çocuk annesi ablası Necmiye Büyükkaytan ise kilolu döneminde evinin hemen yakınındaki bakkala bile gidemediğinden yakındı. Aşçı olan Seyla Ataseven (52) ise kiloları nedeniyle mesleğini bırakmak zorunda kaldığını söyledi. 46 kilo veren Uğurcan artık istediği kıyafeti rahatlıkla giyebildiğini, 46 kilo veren Büyükkaytan 13 kilometre yürüyüş yapabildiğini, 40 kilo veren Ataseven ise kaya tırmanışına başladığını söyleyerek, adeta yeniden doğduklarını belirtti.
ÜÇ HASTANIN DA DURUMU İYİ
Aynı gün 3 kadının tüp mide ameliyatını gerçekleştiren Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Genel Cerrahi Bölümü'nden Prof. Dr. Mehmet Tahir Oruç, Fatime Uğurcan ve Necmiye Büyükkaytan kardeşler ile Seyla Ataseven'in sağlık durumunun gayet iyi olduğunu belirtti. Prof. Dr. Oruç, "Fatime ve Necmiye kardeşlerin kilo sorunları vardı. Ameliyattan sonra 1 yılda 45-46 kilo verdiler. Seyla hanımda ise kilonun yanı sıra kiloya bağlı diyabet ve hipertansiyon vardı ve ilaç kullanıyordu. O da 1 yıl sonunda 40 kilo verdi. Şu an diyabet ve hipertansiyon ilaçlarını kullanmıyor" dedi. Tüp mide ameliyatında hastanın mide hacmini yaklaşık 4'te 3 oranında küçülttüklerini ifade eden Prof. Dr. Oruç, "Mide hacmi küçüldüğü için hızlıca kilo kaybı sağlanıyor. Bu ameliyatlar sadece kilo kaybını sağlamıyor aynı zamanda diyabet ve hipertansiyon gibi kiloya bağlı hastalıklar için de önemli bir tedavi yöntemi" diye konuştu.
'KIYAFET BULAMAYINCA MAĞAZALARIN ÖNÜNDE OTURUP AĞLIYORDUM'
Isparta'da yaşayan Fatime Uğurcan, 4 kilo dünyaya geldiğini ve çocukluğundan bu yana hep kilolu olduğunu belirterek, "İlkokulda 45-46 kiloydum. Yaşıtlarıma göre çok kiloluydum. Her yıl 10 kilo koydum kilomun üstüne. Son iki yılda daha hızlı kilo almaya başladım.
Diyetler, spor fayda etmiyordu" dedi. Uğurcan, ameliyata karar vermesini ise "Kırılma noktam, kendime kıyafet bulamamam oldu. Mağazaların önünde oturup ağlıyordum. Mini ve askılı elbiseleri çok seviyordum ama fazlalıklarımdan dolayı giyemiyordum. Sonunda ameliyat olmaya karar verdim" sözleriyle açıkladı. Ameliyata 106 kiloyla girdiğini ve bir yılın sonunda 46 kilo verdiğini anlatan Uğurcan, "Şu an çok mutluyum. Her şeyi giyebiliyorum. En önemlisi hayatıma sağlıklı devam ediyorum" dedi.
'BAKKALA BİLE GİDEMEZKEN ŞİMDİ 13 KİLOMETRE YÜRÜYORUM'
Kardeşi gibi Isparta'da yaşayan evli iki çocuk annesi Necmiye Büyükkaytan ise çocukken aşırı kilolu olmadığını, evlendiğinde 62 kilo olduğunu, ikinci doğumundan sonra kilo almaya başladığını anlattı. Büyükkaytan, "İlk çocuğuma hamilelik dönemimde ve doğumdan sonra çok kilo almadım. Ama ikinci çocuğumdan sonra çok kilo aldım. Diyet yaptım. Ama verdiğim kiloları hep geri aldım" dedi. Kilolu döneminde evinin yakınındaki bakkala bile giderken zorlandığını vurgulayan Büyükkaytan, "Şimdi ise 13 kilometre yürüyüş yapabiliyorum" dedi. 106 kiloyla ameliyata girdiğini ve 1 yıl sonunda 46 kilo verdiğini ifade eden Büyükkaytan, "Artık iki çocuğumla arkadaş gibi oldum. Onlarla oyunlar oynayabiliyorum. Daha önce onlarla oynarken yoruluyordum. Gayet iyiyim. Mutluyum" diye konuştu.
'AMELİYATTAN SONRA DAYANAMADIK OYNADIK'
Seyla Ataseven ise Fatime ve Necmiye ile aynı gün tüp mide ameliyatı olduklarını belirterek, "Ameliyattan çıktık. Yürümemiz istendi bizden. Yürümek için zaten hevesliydik. O anda da müzik çalıyordu. Dayanamadık. Yapabilir miyiz diye düşünmedik bile. Oynamaya başladık. Öyle güzel oynadık ki. Çok eğlendik. Bir zararını da görmedik" dedi.
'MESLEĞİMİ BIRAKMIŞTIM ŞİMDİYSE KAYA TIRMANIŞI YAPIYORUM'
Aşçılık mesleğini obezite nedeniyle bırakmak zorunda kaldığını anlatan Ataseven, şunları söyledi:
"Çocukluğumdan bu yana hep kiloluydum. Uzun yıllar diyet yaptım ama 30 kilo verip 35 kilo aldım. Sürekli verdiğim kiloları geri aldım. Sonunda mesleği de bırakmak zorunda kaldım. Kilolu olmak hayatımı çok etkiledi. Pastane bölümünde çalışırken yiyordum. İşimi bıraktım. Evden çıkamıyordum çünkü aşırı kilolar hareket kabiliyetimi engelliyordu. 105 kiloyla ameliyata girdim. Bir yıl sonunda 65 kiloya indim. Artık diyabet için de tansiyon için de ilaç kullanmıyorum. Ameliyattan sonra Akdeniz Üniversitesi 60+ Tazelenme Üniversitesi öğrencisi oldum. Akdeniz Üniversitesi'nde yüzme, voleybol, tenis ve kaya tırmanışı dersleri de alıyorum. Çok mutluyum."

Görüntü Dökümü
----------
Ameliyat sonrası müzik eşliğinde dans ederlerken görüntü
Seyla Ataseven tırmanma duvarında görüntüsü
Hastane koridorunda yürürlerken görüntüsü
Doktorun odasına ziyaret etmeleri
Sohbetten görüntü
RÖP 1: Prof. Dr. Mehmet Tahir Oruç
RÖP 2: Fatime Uğurcan
RÖP 3: Necmiye Büyükkaytan
RÖP 4: Seyla Ataseven
Doktor ve hastaların birlikte görüntüsü
Detaylar

700 MB -- 06.19/// HD

Haber: Selma KUNAR-Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,