İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal,
"Burada biz yargılanmıyoruz. Burada bizim hakkımızda bir hüküm verilmeyecek. Burada yargı, kendi kendini yargılıyor. ve kendisiyle ilgili bir hüküm verecek. Bizimle ilgili değil. Biz mesleğimizin, konumumuzun gereğini yaptık. Bu mesleği, hukukun üstünlüğünü, meslektaşı, meslek onurunu korumak için bir bedel ödemek gerekiyorsa, buna hazırız diye defalarca söyledik"
"Sayın hakim duruşmanın 12 Ekim 2013 saat 09.30'a bırakılmasına karar verdi. Ama 12 Ekim Cumartesi. Yani biz Cumartesi de geliriz. Pazar da geliriz hiç önemli değil. Yeter ki usulüne uygun bir yargılama yapılsın"
Haber: Cem TURSUN - Kamera: Enver ALAS - İSTANBUL DHA İstanbul Barosu Başkanı Doç. Dr. Ümit Kocasakal ve 9 baro yöneticisinin "yargı görevi yapanı etkilemeye teşebbüs" iddiasıyla 2 yıldan 4 'er yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı dava yaşanan yoğunluk ve duruşma salonunun fizik yetersizliği nedeniyle 12 Ekim Cumartesi tarihine ertelendi. İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen ilki duruşmanını ardından İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal Silivri Adliyesi önünde açıklama yaptı. Sözlerine davaya destek için gelen yabancı ve yerli baro başkanlarına ve avukatlara teşekkür ederek başlayan Kocasakal, 'Şimdi bize dava açtılar. Biz de bu davaya karşı savunmamızı yapmak, diyeceklerimizi demek için geldik. Bir kere biz günler öncesinden dilekçe vererek bu kadar çok kişinin geleceğini, bunun için uygun bir salon teminini talep ettiğimiz halde bu yapılmadı" dedi.
"BİZ DAİMA AYAKTAYIZ"
Duruşma salonunun çok küçük olduğunu belirten Ümit Kocasakal, "Salon aşağı yukarı 20 metrekare. Çok çok küçük bir salon. Zaten yargılanan 10 kişi oraya girdiğimizde nerdeyse yer kalmıyor. Sanıklara 6 kişilik yer ayrılmış. Önemli değil biz ayakta da dururuz. Zaten biz daima ayaktayız, oturmak gibi bir derdimiz de yok. Ama duruşmayı izlemeye gelen kişilere, müdafilere özellikle yabancı meslektaşlarımıza kötü bir örnek oldu" diye konuştu. Yaz kararnamesinin öne alındığını ifade eden Kocasakal, "Bizim davamızı görecek hakim de dahil olmak üzere Silivri'deki neredeyse bütün hakimler alındı, yerleri değiştirildi. Şimdi yerlerine yenisi gelecek. Normalde çıkması gereken hakim de raporlu olduğu için çıkmadı ve yerine yanılmıyorsam sulh hukuk hakimimiz çıktı. Böyle bir ortamda yapılan yargılama, yargılama olarak nitelenebilir mi? Dava açıyorsanız o yargılamayı bir şekilde ve usulüne, kurallarına uygun bir şekilde yapmanız gerekir. Maalesef böyle olmadı" dedi.
"BİZ CUMARTESİ DE GELİRİZ. PAZAR DA GELİRİZ HİÇ ÖNEMLİ DEĞİL"
Davaya hazılrlıklı geldiklerini kaydeden Ümit Kocasakal, "Özellikle Sokrates'in savunmasını da yanımda getirmiştim. ve çok ilginç bir şey oldu. Biraz da gülelim diye düşünüyorum. Sayın hakim duruşmanın 12 Ekim 2013 saat 09.30'a bırakılmasına karar verdi. Ama 12 Ekim Cumartesi. Yani biz Cumartesi de geliriz. Pazar da geliriz hiç önemli değil. Yeter ki usulüne uygun bir yargılama yapılsın. Bunu bekliyoruz, talep ediyoruz. Tutanağa da sayın hakim öyle yazdırdı. Yani daha uygun bir salon temini ama biz zaten bunu talep etmiştik. Bu yapılmadı, niye yapılmadı onu sizin taktirinize bırakıyorum. Ama şunu söyleyeyim; Eğer 12 Ekim'de 'ha bugün nasıl olsa avukatlar, birileri, epey insan geldi. 12 Ekim'de gelmez' diyorlarsa son derece yanılıyorlar. 12 Ekim'de bunun da çok daha fazlası avukat buraya gelecektir. Ben şimdi yurtdışından gelen yabancı meslektaşlarımızla görüştüm. Hepsi o gün geleceklerini söylediler" diye konuştu.
"HİÇBİR SUÇ İŞLEDİĞİMİZİ DÜŞÜNMÜYORUZ. VE BUNLARI DA TAK TAK BURAYA ANLATMAYA GELDİK"
Tarih konusunda sorulan bir soruya Kocasakal sözlerine şöyle devam etti: 'Nasıl düzeltirler bilmiyorum. Hata olabilir ama duruşmayı bu kadar çabuk bir vaziyette, çünkü bizler ne olduğunu anlamadan, müdafilerin isimleri yazdırılıyorken, en azından kimlik tespiti yapılır diye beklerken, bir anda kimse ne olduğunu anlamadan 'Gereği düşünüldü, salon bakımından ve 12 Ekim'e atanmasına' diyerek hızla çıktı sayın hakim. Bu anlamda sükunet içerisinde daha dikkatli yargılama yapmanın mümkün olduğunu düşünüyorum. Ama böyle gerçekleşti bugün. Biz hiçbir suç işlediğimizi düşünmüyoruz. ve bunları da tak tak buraya anlatmaya geldik. İster cumartesi olsun ister Pazar, ister sabah ister gece 12'de biz burada olacağız"
"İSTANBUL BAROSU'NU HİÇBİR ŞEY, SİNDİREMEZ, YILDIRIMAZ VE SUSTURAMAZ"
Kocasakal, "Hep söylediğim şeyi söyleyerek bitireyim. Sokrates'in savunmasında da o var. Burada biz yargılanmıyoruz. Burada bizim hakkımızda bir hüküm verilmeyecek. Burada yargı, kendi kendini yargılıyor. ve kendisiyle ilgili bir hüküm verecek. Bizimle ilgili değil. Biz mesleğimizin, konumumuzun gereğini yaptık. Bu mesleği, hukukun üstünlüğünü, meslektaşı, meslek onurunu korumak için bir bedel ödemek gerekiyorsa, buna hazırız diye defalarca söyledik. ve işte hazırız. Dolayısıyla bakacağız, göreceğiz. Yargı kendisiyle ilgili nasıl bir yargılama yapacak ve karar verecek. Biz buradaydık ve burada olacağız. İstanbul Barosu öyle bir güçtür ki,hiçbir dava, hiçbir gözdağı veya benzeri şey hukukçuları da, avukatları da, baroları da ve özellikle İstanbul Barosu'nu hiçbir şey, sindiremez, yıldıramaz ve susturamaz" ifadesini kullandı
Son Dakika › Güncel › Ertelenen Duruşma Sonrası Kocasakal'dan Açıklama - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?