Genç Hekimler Buluşuyor, Sağlığın Geleceğini Konuşuyor" Toplantısı

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, tıp fakültesi öğrencileriyle bir araya gelip, sorunlarını ve düşüncelerini dinlemek istediğini belirterek, "Hekimliğin zorluğu, sürekli, 24 saatte bir gelişen binlerce bilimsel gelişmeyi takip etmektir. O binlercenin içinde bu salonda olanların da rol alması lazım. Dolayısıyla dünyanın tükettiklerine üreten de olabilmeliyiz" dedi.

Sağlık Bakanlığı'nca Grand Cevahir Otel'de düzenlenen "Genç Hekimler Buluşuyor, Sağlığın Geleceğini Konuşuyor" toplantısı, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın söylenmesiyle başladı.

Bakan Müezzinoğlu, tıp fakültelerinde öğrenim gören öğrencilerin katıldığı toplantıda "Sağlıkta Gelecek Vizyonu" başlıklı sunum yaptı.

Ülkenin en büyük zenginliğinin gençler olduğunu vurgulayan Müezzinoğlu, ülkede 18-22 yaşları arasında 1 milyon genç bulunduğunu söyledi.

Müezzinoğlu, gençlerin üretim kabiliyetini yüzde 10 geliştirmeyi başarmanın önemine işaret ederek, geleceğe başarıyla hazırlanmış gençler sayesinde ülkenin yer altı zenginliklerine ihtiyacı olmayacağını dile getirdi.

Bakan Müezzinoğlu, ülkede petrol ya da enerji kaynaklarının olmaması nedeniyle hayıflanmak yerine var olanların zenginliğine dönüştürülmesinin yollarını bulmak gerektiğini kaydetti.

Bakanlığın, gençlerin sorunları dinlemek için toplantılar gerçekleştirdiğini hatırlatan Müezzinoğlu, toplantıların birinci periyodunda 75 bin, ikinci periyodunda ise 490 salonda 95 bin gençle bir araya geldiklerini anlattı. .

- Tıp öğrencilerin önerileri kitapçığa dönüşecek

Gençlerin sorunlarını, geleceğe bakış açılarını ve ülkeden ne beklediklerini öğrenmek adına toplantıların önemine vurgu yapan Müezzinoğlu, 2023 hedeflerine ulaşabilmek için yapılan toplantıların da devam ettiğini bildirdi. Müezzinoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yarınları planlayacak ve rol alacak kitle kimdir? Tıp fakültesi öğrencileri ve eğitim alan yardımcı sağlık elemanlarıdır. Bunlarla buluşup, buradan çıkacak fikir ve önerileri alarak, gelecek vizyonunu buradaki katkılarla şekillendirelim. Bugün burada 11 tıp fakültesinden yaklaşık 120 öğrenciyle bir araya geldik. Bu öğrencilerin bir hafta önce belli olan konu başlıklarını tartışmalarını istedik. Sağlıkta gelecek vizyonu ne olmalıdır? Türkiye sağlıkta dinamiklerini farklı bir şekilde nasıl yansıtabilir? Eğitimde yaşanan sorunlar nedir? Farklı boyutta değerlendirme yapılırsa neler kazanabiliriz? Bunun için bugün ilkini yapıyoruz. Türkiye genelinde de önümüzdeki günlerde Anadolu yakası, Kocaeli ve Sakarya'daki tıp fakültesi öğrencileriyle toplantılar yapacağız. Sonra Ege, Karadeniz ve Doğu Anadolu'daki öğrencilerimizle buluşacağız. Burada en çok öğrencilerimizi dinleyeceğiz. Gelen önerileri ve fikirleri alacağız. Bunları sonra toplayıp bir sonuç bildirgesine ve kitapçığa dönüştüreceğiz. "

Müezzinoğlu, insanlık tarihi boyunca sağlık hekimliğinin saygın ve zor bir meslek olduğuna dikkati çekerek, bu toplantıların sonunda ortak akıl üretebilmeyi ve paylaşabilmeyi başarmak gerektiğini belirtti.

Birileri üretirken yalnız tüketen olmamak gerektiğini söyleyen Müezzinoğlu, "Hekimliğin zorluğu, sürekli, 24 saatte bir gelişen binlerce bilimsel gelişmeyi takip etmektir. O binlercenin içinde bu salonda olanların da rol alması lazım. Dolayısıyla dünyanın tükettiklerine üreten de olabilmeliyiz. Mutlaka Türkiye'nin yalnız iyi hekim, hastasına iyi bakan hekim değil, tıp bilimine katkı sağlayan, tıp biliminde bu ülke insanının güçlü bir şekilde var olması gerektiğine inanan bir bakış açısını da yakalamamız lazım. Yeni bilgilerin oluşmasına da katkı sağlanması gerekir" ifadelerini kullandı.

Müezzinoğlu, en büyük hazinenin akıl ve gönül olduğunu ifade ederek, akıl ve gönülü üretim için pozitif sinerji oluşturabilecek bir şekilde yansıtmak gerektiğini anlattı.

Bakan Müezzinoğlu, "Gelecekteki sağlık vizyonu ile ilgili önerilerinizi almak için geldik. Öğrencilerimizin bu zeminlere yeni yeni fikirler ve öneriler sunmasını arzu ediyoruz. Önerilerinizden çok yararlanacağız" dedi.

Alın terinin kutsal olduğunu belirten Müezzinoğlu, alın terinin çok daha değerlisi ve anlamlısının ise beyin teri olduğunu söyledi. Müezzinoğlu, beyin teri dökebilen, beyin terini hem kendi insanına hem de kendine sunabilen bakış açısını merkeze koymak gerektiğini kaydetti.

Toplantıda öğrenciler tıp eğitimi alanındaki sorunlarına ilişkin sunumlar gerçekleştirdi.

Toplantıya, Sağlık Bakanlığı Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürü Hacı Ömer Tontuş, İstanbul Medipol Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sabahattin Aydın, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Yeşim Erbil, Cleveland Clinic Kalp Damar Hastalıkları Bölüm Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Murat Tuzcu da katıldı.