Taksim'deki Gezi Parkı olaylarına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında, 1 Haziran-4 Ağustos 2013'te gerçekleştirilen bazı eylemlerle ilgili 7'si yabancı uyruklu 255 sanığın yargılanmasına devam edildi.
İstanbul 55. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, 18 sanık ile avukatları katıldı.
Duruşmada savunma yapan sanık Görkem Yıldır Gültepe, olay günü Taksim'de kız arkadaşıyla yemek yedikten aracına doğru yürümeye başladıkları sırada gaz fişekleri atılması nedeniyle paniklediklerini söyledi.
İstanbul Teknik Üniversitesi'nin yerleşkesine doğru koştuklarını anlatan Gültepe, şunları kaydetti:
"Polis üstüme atladı. Polise, 'direnmiyorum' diyerek ellerimi kaldırdım. Cebimde aracımı bıraktığım otoparka ait fişi göstermeme rağmen görevliler bana inanmadı. Ters kelepçe takıldı. Üzerime bastılar, tokatladılar. Bana vuran polislerin yüzünde gaz maskesi olduğundan onları görsem tanımam. Gruptan görevli bir polis, 'iki gündür buradayız. İki gündür uyumadık, sizinle uğraşıyoruz. Niye geliyorsunuz?' deyip çevremdekilere vurdu. O sırada birinin cep telefonu çalmıştı. Görevliler bu telefonu kırdı. Üzerimde herhangi bir misket, baret yoktu. Suç işlemedim. Beraatimi istiyorum."
Sanık Kadir Ereken, sosyal medya üzerinden Taksim'deki olayları ve insanların yaralandığını görünce bölgeye gittiğini dile getirdi.
Olay yerinde polislere direnmediğini savunan Ereken, eve gitmeye karar verdiği sırada gözaltına aldığını ifade etti.
Ereken, hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini söyledi.
Sanık Cem Arslan, olay günü seyahat özgürlüğünü kullanarak Taksim Gezi Parkı'na gittiğini belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Polisin yoğun gazı ve bütün sokakları bloklaması nedeniyle gece evime dönemedim. Arkadaşımda kaldım. Daha sonra yarı zamanlı çalıştığım işime gitmek için yola çıktım. Polisin yoğun gazı nedeniyle Gezi Parkı'na doğru gitmek zorunda kaldım. Orada beklerken gözaltına alındım. Polislere gazdan etkilendiğimi ve çıkış yolu bulamadığımı söyledim. Onlar da benim durumumu anladıklarını ancak gözaltı minibüsünde yer olduğunu ve benim gözaltı minibüsüne alınmam gerektiğini söyledi. Vatan emniyete götürüldüm. Sanırım nezarethanede yer olmadığı için minibüste 12 saat bekletildim. Minibüsün içinde 2 çevik kuvvet polisinin '30 terörist yakaladık' şeklinde konuştuklarını duydum."
Savunma yapan diğer sanıklar da suçsuz olduklarını söyleyerek beraatlerini istedi.
Şu ana kadar 103 sanığın savunma yaptığı davanın duruşması, 20 Mayıs'a ertelendi.
İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 7'si yabancı uyruklu 255 sanığın, "2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet", "görevi yaptırmamak için direnme", "kamu görevini usulsüz üstlenme", "kamu malına zarar verme", "özel kıyafetleri usulsüz kullanma", "suçluyu kayırma", "ibadethaneyi kirletmek suretiyle zarar verme" ve "hırsızlık" gibi suçlardan çeşitli oranlarda değişen hapis cezaları istemiyle yargılanmaları talep edilmişti.
İddianamede, Dolmabahçe'deki Bezmialem Valide Sultan Camisi'ne girilmesi olayının da aralarında bulunduğu, çeşitli tarihlerdeki Gezi Parkı odaklı eylemlere de yer verilmişti. - İstanbul
Son Dakika › Güncel › Gezi Parkı Olaylarına İlişkin 255 Sanıklı Dava - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?