Hatay'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında açılan, sözde "Hatay sıkıyönetim komutanı" olarak belirlenen dönemin 39. Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Hasan Polat ve eski emniyet mensuplarının da aralarında bulunduğu 39'u tutuklu, 3'ü tutuksuz, 2'si firari 44 sanığın yargılandığı davada, ikinci gün de sanıkların savunmalarının alınmasına devam edildi.
Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, söz konusu tarihte Hatay'da 39. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı, 121. Serinyol Er Eğitim Alayı ile Garnizon Komutanlığında görevli askerler, görevden ihraç edilen polisler ve muhtarın da aralarında bulunduğu tutuklu ve tutuksuz sanıklarla avukatları katıldı.
Tutuklu yargılanan sanıkların savunmaları, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi ile kaydedildi.
Tutuklu sanıklardan eski emniyet mensuplarına "Örgütün emniyetten sorumlu imamı firari sanık Ersan Özkan ile 15 Temmuz ve sonraki günlerde telefon irtibatı kurdukları" hatırlatıldı.
Sanıklar, yaptıkları savunmalarda, Özkan ile telefon görüşmelerini kabul ederek görev amaçlı bunları yaptıklarını ileri sürdü.
Tutuklu sanıklardan Hakan Güler, savunmasında, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi oğluyla gece geç saatlere kadar spor amaçlı yürüyüşe çıktıklarını, eve gelip televizyonu açtığında olaylardan haberdar olduğunu anlattı.
Olayları öğrenince telsizini açıp dinlediğini ve emniyet müdürü vekilinin telsizden herkesin 1 saat içinde şubede olmasını emrettiğini duyduğunu ve şubeye geçtiğini iddia eden Güler, şöyle devam etti:
"Emniyet müdürlüğüne geçtim, direkt emniyet müdürü vekilimizin odasına yöneldim, telsizdeki emrinin dışında bir emri olup olmadığını öğrenmek istedim ancak müdür vekili toplantı halindeydi bölmemek için giremedim odasına. Daha sonra beklemek için emniyetin bahçesine çıktım, girişteki kulübede arkadaşlarla çay içtik daha sonra tekrar yukarı çıkmak için kalktım emniyet müdürlüğünün bahçesinde Ersan Özkan'ın aracını gördüm, o sıra Ersan Özkan'ı aradım burada olup olmadığını öğrenmek için, başka da bir görüşmem olmadı."
Güler, üzerine kayıtlı telefon numarasında ByLock tespit edildiğini hatırlatılması üzerine, bu sistemi kendisinin kullanmadığını ve telefonuna indirmediğini savundu.
Güler, emniyet binasını işgal etmek için değil, telsizden anonsla emir geldiği için şubeye geçtiğini ileri sürdü.
Tutuksuz sanıklardan Cevat Demir ise Gaziantep'te emniyet müdür yardımcısı olduğunu, lojmanında FETÖ terör örgütüne ait gazetelerin bulunduğunu ancak bu gazetelerin kendisine ait olmadığını söyledi.
Diğer sanıklar da savunmalarında, haklarındaki suçlamaları kabul etmediklerini ve cep telefonlarında belirlenen ByLock'u kullanmadıklarını iddia etti.
Duruşma, diğer sanıkların da dinlenmesi için yarın da sürecek.
Son Dakika › Güncel › Hatay'daki Darbe Girişimi Davası - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?