Hükümetle Sendikalar Arasında İmzalanan Toplu Sözleşme

Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, hükümet ve sendikalar arasında imzalanan 4. Dönem Toplu Sözleşmesi'yle kamu çalışanlarının insanca yaşamasına yetecek bir zam oranı alamadıklarını belirterek, "Devletin bütün imkanlarını kamu çalışanları kullansın demiyoruz ama TÜİK'in açıkladığı rakamların çok gerisinde bir asgari standartla kamu çalışanları geçinmek zorunda bırakılıyorsa bu masada o toplu sözleşmeyi imzalamaya kimsenin hakkı yok." dedi.

Koncuk, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının Reşat Moralı Toplantı Salonu'nda düzenlenen 4. Dönem Toplu Sözleşmesi'nin imza töreninin ardından basın mensuplarına değerlendirmelerde bulundu.

Toplu sözleşmenin sonuçlarına katılmadığı için imza töreninde yer almadığını belirten Koncuk, 20 milyonun beklentilerini boşa çıkaran bir imza töreninde bulunmayı abesle iştigal olarak gördüğünü söyledi.

Toplu sözleşme sonucunun "ölü doğduğunu" ifade eden Koncuk, şöyle konuştu:

"Arkamda 1 milyon üye olacak benim, bu kadar pısırık, bu kadar korkak bir sendikacılık yapacağım, böyle bir şey yok. Böyle bir sendikal anlayış kabul edilemez. Hükümet, dediğinin arkasında durdu 'Veririm" dedi, aşağı yukarı fazla da bir artış sağlamadı. Niye acaba? Bu soruyu herkese sorması lazım. Kamu işçisine yüzde 12,5 artı 250 lira artı 90 lira iyileştirme yapan aynı siyasal iktidar, memura gelince kesenin ağzını sıkı sıkı bağlıyor neden acaba? Bu sendikacılık farkıdır. 20 milyonu hesaba katmadan yapılan bir zam politikasıdır. Bunları Kamu-Sen olarak kabul etmemiz gerekmez."

Koncuk, yapılacak zammın en düşük dereceli memur maaşında 2018 için 171 lira 4 kuruş, 2019 için ise 221 lira 75 kuruş artış anlamına geldiğine dikkati çekerek, şöyle konuştu:

"Bu zam, ortalama memur maaşlarında ise 2018 yılında 227 lira 49 kuruş, 2019 yılında 294 lira 88 kuruş artış anlamına geliyor. Teferruatlarına girmiyorum. Bu zam oranlarıyla kamu çalışanlarının insanca yaşamasına yetecek bir zam oranını bu masada alamadık. 'Devletin bütün imkanlarını kamu çalışanları kullansın' demiyoruz ama TÜİK'in açıkladığı rakamların çok gerisinde bir asgari standartla kamu çalışanları geçinmek zorunda bırakılıyorsa, bu masada o toplu sözleşmeyi imzalamaya kimsenin hakkı yok. Türkiye Kamu-Sen olarak bu toplu sözleşme sürecini bir orta oyunu gibi gördük. Aktör de bellidir. Sendikacılık tarihimiz iyi bir aktör kazanmıştır."