İbrahim Kalın Dalgalanmanın Türkiye'nin Ekonomisi ile İlgisi Yok

İbrahim Kalın: Dalgalanmanın Türkiye'nin ekonomisi ile ilgisi yok (2)

"TÜRKİYE KİMSEYLE BİR EKONOMİK SAVAŞTAN YANA DEĞİLDİR"

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Dövizdeki hareketliliğe ilişkin sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye kimseyle bir ekonomik savaştan yana değildir. Kendisine yönelik saldırı olduğunda tepkisiz kalması söz konusu değil. Aldığımız tedbirler ile bir iyileşme trendinin olduğunu görüyoruz. Sadece Türkiye'den değil Avrupa ülkelinden Rusya'ya İran'dan Amerika'daki pek çok iş çevresine kadar Trump yönetiminin ek vergi veya TL ile ilgili i açıklamalarına tepkilerin gelmeye de devam ettiğini görüyoruz. Herkes bu politikaların dünya ekonomisine de zarar vereceğini ifade etmekteler. Türkiye serbest piyasa kurallarına bağlı bir şeklide dünya ekonomisi ile entegre olmaya bundan sonara da devem edecektir kimsenin endişesi olmasın. Trump yönetiminin iç siyasi sıkışıklıktan kaynaklanan refleks ile dışarıda bir takım gerginlikler başlattığını hepimiz görüyoruz. İlgili bütün kurumlarımızın alacağı tedbirler ile bundan sonra da uygulayacağı tedbirler ile Türk ekonomisindeki normalleşmenin daha da güçleneceğini öngörüyoruz. Ulusal tehditlere karşı etkin politikalarımızı bundan sonra da devam ettireceğiz."

"ERDOĞAN BUGÜN MERKEL İLE YARIN DA MACRON İLE TELEFONDA GÖRÜŞECEK"

Kalın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bugün Merkel ile yarın da Macron ile telefonda görüşeceğini belirterek, "Diplomasi trafiği çerçevesinde karşı tarafın talepleri üzerine Cumhurbaşkanımızın bugün Almanya Başbakanı Merkel, yarın da Fransa Cumhurbaşkanı Macron ile telefon görüşmesi olacak. Bölgesel, ikili ve son dönemde ekonomide yaşanan gelişmeleri ele almaları öngörülmekte. Bu da özellikle Avrupa'da Trump yönetiminin bu engelleyici kendilerince cezalandırıcı ekonomi politikalarına dönük tepkinin giderek yükselmekte olduğuna işarettir" ifadelerini kullandı.

"2018 YILINDA ÖRGÜTE KATILIM 61 KİŞİYLE SINIRLI KALMIŞTIR"

Terörle mücadeleye ilişkin Kalın, "2018 yılında kırmızı listeden 7, mavi listeden 5, yeşil listeden 4, turuncu listeden 4, gri listeden 30 olmak üzere toplam 50 kilit konumdaki terör örgütü mensubunun etkisiz hale getirildiğini görüyoruz. İkna çalışmaları çerçevesinde 2018 yılında örgüte katılım 61 kişiyle sınırlı kalmıştır ve bu 30 yılın en düşük rakamıdır. Terörle mücadelede somut alıcı adımlar atılmaya devam ediyor" dedi.

( F-35'LERİN ALIMI) "TÜRKİYE TABİİ Kİ HUKUK YOLLARINA MUTLAKA BAŞVURUR"

F-35'lerle ile ilgili bir soru üzerine Kalın, "Trump'ın imzaladığı savunma harcamaları ile ilgili paketin içinde yer alan bir madde. Şu anda bir somut karşılığı yok. Orada pilotlarımızın eğitimi devam ediyor. Türkiye F-35'lerin sadece müşterisi olan bir ülke değildir o projenin bir ortağıdır. Şu ana kadar da üzerine düşen sorumlulukları çerçevesinde belli ödemeler de yapmıştır. İş eğer böyle bir noktaya giderse Türkiye tabii ki hukuk yollarına mutlaka başvurur geri adım atması söz konusu değil. Ortağı olduğu projedeki haklarından feragat etmesi elbette düşünülemez. Umarız iş bu noktaya gelmez. Türkiye'ye dönük bu tür şantaj, yaptırım tehditleri ile bir mesafe alınamayacağını da herkesin bilmesi gerekir" diye konuştu.

"ERDOĞAN'IN ABD'NİN ELEKTRONİK ÜRÜNLERİNE BOYKOT ÇAĞRISI"

Cumhurbaşkanı recep Tayiyp Erdoğan'ın ABD'nin elektronik ürünlerine boykot çağrısına ilişkin bir soru üzerine Kalın şu ifadeleri kullandı: "Türkiye'ye karşı başlatılan bu ekonomik savaşın ya da algı operasyonun bir neticesinin olmasının beklenmesi gayet normal. Bu çerçevede tüketicilerimiz de gayet rasyonel milli ve yerli bir tepki göstermişlerdir. ABD YÖNETİMİNİN TÜRKİYE'DEKİ YARGI SÜREÇLERİNE SAYGILI OLMASI GEREKİRBu sorunların bir an önce çözülmesi beklentimizdir. Bunun için ABD yönetiminin Türkiye'deki yargı süreçlerine saygılı olması gerekir. Bir takım açıklamalar, baskılar ile Türkiye'deki yargı sürecini etkileme yolundan vazgeçmeleri gerekir. Bunlar yoluna girdiği zaman bu ilişkiler tekrar normalleşir Türk- Amerikan ilişiklerinde de yeni bir sayfa açılması anlamına gelir. Türkiye'ye dönük olumsuz bir tavır söz konusu olduğunda da bunlar karşılıksız bırakılmaz."