FATİH OKUMUŞ - Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan) Yönetim Kurulu Üyesi Operatör Dr. Eşref Abdulgaffar, önümüzdeki günlerde başta başkent Kahire olmak üzere bütün Mısır'da geniş çaplı darbe karşıtı gösteriler yapılacağını, eylemlerin 'zafer günü' 6 Ekim'den itibaren yoğunlaşacağını ve darbenin 100. günü zirveye ulaşacağını söyledi.
Mısır'da 3 Temmuz'daki askeri darbeye karşı düzenlenen protestolar sırasında Kahire Nahda Meydanı'ndaki gösterilerin sorumluluğunu üstlenen Abdulgaffar, AA muhabirine, darbe karşıtı gösteriler ve bu kapsamda yürütülen hazırlıklar ile Mısır'daki siyasi krize ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Darbe karşıtı gençlerin sosyal medya üzerinden organize olarak ilk kez Tahrir Meydanı'na girmesi konusundaki bir soruyu cevaplayan Abdulgaffar şöyle konuştu:
"Elhamdülillah gençlerin kendiliklerinden harekete geçerek yaratıcı eylemler sergilemesi darbecilerin ödünü koparıyor. Bir sonraki adımın ne olacağını kestiremiyorlar. Vatansever gençlerin uzun süredir, hatta Cumhurbaşkanı Mursi döneminde bile bu 'baltacı'ların, suç şebekelerinin işgal ettiği Tahrir Meydanı'ndaki ablukayı kırması bizi ziyadesiyle memnun etmiştir."
"Tahrir'e giren gençlerin sadece İhvan gençliği olmadığını, farklı siyasi eğilimlerden gençlerin herhangi bir üst yapıya bağlı olmaksızın bu eylemi gerçekleştirdiğini" vurgulayan Abdulgaffar, polisin ve "meydandaki işgalcilerin" bu beklenmedik eylem karşısında şoka girdiğini, gençlerin ise korktukları için değil, yeniden dönüp gelmek üzere daha sonra meydanı boşalttığını belirtti.
"Mısır halkının askeri darbeye var gücüyle karşı koyduğunu, İhvan'ın da halkın bir parçası olarak darbenin karşısında yer aldığını" ifade eden Abdulgaffar şöyle devam etti:
"Her gün yeni bir eylem yapılıyor, yeni bir faaliyet yapılıyor. Dün mesela Nahda Meydanı'nda binlerce kişi toplandı, Üniversitenin içine de girdiler. Basında yer almıyor bu eylemler. 6 Ekim'de daha büyük eylemler olacak, darbenin 100. gününde eylemler olacak. Bu cuma değil bir sonraki cuma için eylem çağrımız var. Darbenin 100. günü 11 Ekim Cuma günü sadece Mısır'da değil, dünyanın her yerinde eylem çağrısında bulunuyoruz. Ordunun siyasete müdahil olmasını, katliamları, insanlık suçlarını protesto için, zulme hayır demek için meydanlarda olacağız."
"Mısır'da yaşanan askeri darbe dört başı mamur bir karşı devrimdir" ifadesini kullanan Abdulgaffar, "darbenin Mübarek yönetimini geri getirmek ve 25 Ocak 2011 devrimini yok etmek amacıyla yapıldığını" savundu.
Savunma Bakanı ve Genelkurmay Başkanı Abdulfettah es-Sisi'nin açıkladığı yol haritası doğrultusunda bir seçim tarihi beklentilerinin olup olmadığı sorusu üzerine Dr. Eşref Abdulgaffar şunları söyledi:
"Darbeciler fena halde başarısızlık sendromu yaşıyor. Seçime gitmeye cesaretleri yok. Sisi seçime girmeden cumhurbaşkanı olmak istiyor. Seçim sürecinde her ne kadar uluslararası gözlemciler bulunacak olsa da bugün Mısır yargısı, seçimleri denetleme güç ve imkanından mahrumdur. Seçimlerin güvenilir bir şekilde yapılabilmesi için daha önce meclisin aldığı 'sonuçların sandık mahallinde açıklanması' ilkesi işletilmelidir. Yoksa ne uluslararası gözlemciler ne yargı denetimi seçimlere hile karıştırılmasını önleyebilir. Diyelim ki uluslararası bir gözlemci seçimlerde sahtecilik yapıldı diye rapor yazdı, seçimleri mi iptal edecekler? Hayır. Her şey kontrollerinde olmasına rağmen seçime gitmeye cesaret edemiyorlar."
"Darbeciler eninde sonunda yargılanacak"
"Bizim için Cumhurbaşkanı Mursi'nin göreve iadesinden daha önemli olan meşruiyet ve halkın iradesinin işlerlik kazanmasıdır" diyen Abdulgaffar şöyle devam etti:
"Halkın iradesi sandıkta tecelli eder. Biz illa ki Cumhurbaşkanı İhvan'dan olsun diye ısrar etmiyoruz. Biz cumhurbaşkanı kim olursa olsun, ister laik, ister liberal ister İslami eğilimli olsun, yeter ki halk tarafından seçilsin diyoruz. Seçim dışında bir başka yöntemle iktidarın ele geçirilmesine biz her türlü meşru araçla mani oluruz. Darbeciler eninde sonunda yargılanacaktır. Yöneticiyi sadece halk seçer ve başarılı olamazsa yine halk değiştirir. Şimdi bir başka subayın çıkıp, 'sivil yönetim getireceğim, bir yıl içinde seçime gideceğim' iddiasıyla Sisi'ye karşı darbe yapmayacağının bir garantisi var mı? Bu bir fasit dairedir."
Aynı zamanda Darbeyi Ret ve Meşruiyete Destek İçin Ulusal İttifak üyesi olarak da faaliyet gösteren Eşref Abdulgaffar, "Mısır'da yaşanan askeri darbenin iç yüzünü anlatmak ve Mısır gerçeğini ilk elden aktarmak amacıyla Amerika Birleşik Devletleri'ne ve çeşitli Avrupa ülkelerine heyetler gönderdiklerine" değinerek, "kimi ülkelerin darbeyi kınadığını, kiminin çıkarlarının ise darbecilerin yanında durmalarını gerektirdiğini" belirtti. Abdulgaffar, darbecilere "Amerikan çıkarlarının hizmetinde oldukları halde Mübarek'i bir lahzada gözden çıkaran, daha önce İran Şahı'nı satan Amerika güçlünün yanında yer alır, günü geldiğinde bugünkü uşaklarını da satmakta tereddüt etmez" uyarısında bulundu.
Öte yandan Abdulgaffar, "başından beri darbeyi destekledikleri ve sanki İhvan başka bir gezegenden gelmiş, Cumhurbaşkanı Mursi'ye oy verenler başka bir ülkeden gelmiş gibi halk iradesini hiçe saymakla" itham ettiği Kıpti Ortodoks Kilisesi ve Mısır'da laik eğilimi temsil eden "Temerrüd" hareketi ile herhangi bir diyalog kurmadıklarına işaret etti.
İhvan Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Eşref Abdulgaffar sözlerini tamamlarken İstanbul merkezli Rabia Platformu'nun faaliyetlerini "ilgi ve heyecanla takip edip desteklediklerini belirtirken, Rabiatul-Adeviye Meydanı başta olmak üzere Mısır'daki çeşitli meydanlarda 50 gün boyunca devam eden barışçıl gösterilerin birçok güzelliğe ilham kaynağı olduğuna" dikkati çekti ve bu çerçevede "Rabia haccı" olarak bilinen "Rabia Meydanı'nda şehit olanların adına niyet ederek hac ve umre yapma" uygulamasını örnek gösterdi. - İstanbul
Son Dakika › Güncel › İhvan'dan Darbenin 100. Günü Küresel Eylem Çağrısı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?