İKV'den Haftaya Bakış

2014 yılının ilk haftasında Avrupa Birliği (AB) ve Türkiye'nin gündemini AB Bakanlığı tarafından 3 0cak 2014 tarihinde yayımlanan ve 2013 yılını kapsayan İlerleme Raporu ile AB yetkilileri tarafından Türkiye'de yaşanan siyasi gelişmelere ilişkin yapılan açıklamaların yankıları oluşturdu. AB Bakanlığı tarafından düzenlenen İlerleme Raporu hakkında açıklama yapan AB Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen AB müzakere sürecinin 2013 yılında Türkiye'ye büyük kazanımlar sağladığına işaret etti ve "AB üyeliğinin Türkiye için stratejik bir tercih olduğunu yineledi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ise Türkiye'nin AB ile müzakere sürecinin "yeni bir atılım ve söylem geliştirilerek canlandırılması" gerekliliğini ifade etti.

Öte yandan, AB yetkilileri geçtiğimiz hafta boyunca Türkiye gündeminde yer alan yolsuzluk operasyonları konusunda yaşanan gelişmelere ilişkin bir dizi açıklama yaptı. Avrupa Komisyonu'nun Koordinatör Sözcüsü Olivier Bailly, "bir AB adayı olarak Türkiye'nin hukukun üstünlüğü başta olmak üzere AB katılım kriterlerine saygı gösterme taahhüdünü" hatırlatırken, Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Nils Muiznieks ise gelişmeleri, "Türkiye'de yargının bağımsızlığı açısından ciddi bir gerileme" olarak değerlendirdi. Ayrıca, Avrupa Parlamentosu Raportörü Ria Oomen Ruijten tarafından hazırlanan 2013 Türkiye İlerleme Raporu hakkındaki rapor taslağında, yolsuzluk soruşturması ile ilgili gelişmelerin yansıtılacağı haberleri medyaya yer aldı.
Geçtiğimiz hafta, Türkiye'de siyasi gündemi meşgul etmeyi sürdüren yolsuzluk ve rüşvet iddiaları kapsamında yaşanan siyasi gelişmelerin ekonomi üzerindeki etkileri üzerinde değerlendirmede bulunan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, AB ve Birlik normlarına vurgu yaparak, Türkiye'nin nihai hedefinin AB standartları doğrultusunda AB üyeliğine ulaşmak olduğunun altını çizdi.

Türkiye-AB ilişkileri açısından diğer bir önemli gelişme ise 1 Ocak 2014 tarihi itibarıyla faaliyete geçen ve AB'nin eğitim ve gençlik programlarını tek çatı altında toplayan Erasmus+ Programı oldu. Erasmus+ Programı'nın faaliyete geçmesiyle birlikte, Comenius (Okul Eğitimi), Erasmus (Yükseköğretim), Leonardo da Vinci (Mesleki Eğitim), Grundtvig (Yetişkin Eğitimi) ve Gençlik programları tek bir isim altında birleşmiş oldu.

Son olarak, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Japonya ve Singapur ziyaretleri kapsamında bu iki ülke ile birer Serbest Ticaret Anlaşması'nın imzalanmasına yönelik müzakerelerin başlatılması kararı alındı.